وَنَزَعْنَا مَا فِي صُدُورِهِمْ مِنْ غِلٍّ إِخْوَانًا عَلَىٰ سُرُرٍ مُتَقَابِلِينَ
Ve neza’na ma fı sudurihim min ğıllin ıhvanen ala sürurim mütekabilın
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
وَنَزَعْنَا
ve nezeǎ’nā
çıkarıp atmışızdır
صُدُورِهِمْ
Sudūrihim
göğüslerindeki
إِخْوَانًا
iḣvānen
kardeşler olarak
مُتَقَابِلِينَ
muteḳābilīne
karşı karşıya otururlar
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Gönüllerindeki kîni, hasedi, tâ kökünden söküp attık onların, kardeşlerdir, birbirlerine karşı tahtlar üstünde otururlar.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Gönüllerindeki kini, hasedi ta kökünden söküp attık onların; onlar mutluluk divanları üzerinde, karşı karşıya oturan kardeşler gibi olacaklar.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Biz onların, (ayrı görmekten kaynaklanan) kin - düşmanlık duygularını içlerinde söküp attık! Kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşılıklı otururlar.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Gönüllerinde kin adına ne varsa çıkarmışızdır. Kardeşler halinde karşı karşıya tahtlar üzerindedirler.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp-çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Biz, o cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Biz onlarin gonullerinde olan kini cikardik, artik onlar sedirler uzerinde karsilikli oturan kardeslerdir.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Kalblerindeki kini söküp çıkarmışızdır. Sedirler üzerinde karşılıklı oturan kardeşlerdir onlar.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(47-48) Biz, onların gönüllerindeki kini söküp atmışızdır. Onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar. Onlar orada bıkkınlık hissetmezler, oradan çıkarılmaları da söz konusu değildir.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Biz, onların kalplerindeki kini söküp attık. Artık onlar sedirler üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı otururlar.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Göğüslerindeki kötü duyguları kaldırırız; kardeşçe karşılıklı yerleştirilmiş koltuklar üzerindedirler.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Biz o cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak sevinç içinde karşılıklı koltuklara otururlar.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Biz cennetliklerin kalplerindeki tüm kin tortularını çekip çıkardık, onlar orada karşılıklı koltuklarda oturan kardeşlerdir.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık; onlar artık köşkler üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olacaklar.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Biz onların göğüslerindeki kîni söküb atdık (atacağız. Onlar) kardeşler haalinde, karşı karşıya tahtları üzerindedirler (tahtlarına dayanarak oturacaklardır).
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Artık onların kalblerindeki kinleri (ve bütün kötü hisleri) söküp atmışızdır, (hepsi de) kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıya (oturmakta)dırlar.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Biz, onların gönüllerindeki kini söküp attık. Artık onlar kardeş olarak sedirler üzerinde karşılıklı otururlar.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Onların kalplerindeki rahatsız edecek bütün düşünceleri çıkartırız. Altlarına serilmiş divanlarda kardeşlik içerisinde karşılıklı oturup, yatarlar.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Ve onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip çıkardık. Onlar, kardeş olarak karşılıklı tahtlar üzerindedirler.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
(O zaman) Biz onları içlerinde (kalmış) olabilecek nahoş duygu ve düşüncelerden arındıracağız ve (böylece) birbirleriyle kardeş olarak mutluluk tahtları üzerinde karşı karşıya oturacaklar.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Zira Biz Onları, içlerine işlemiş olan her tür olumsuz duygu ve düşünceden tamamen arındıracağız. Onlar mutluluk tahtları üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı oturacaklar.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve onların sinelerindeki kirden olan şeyleri çıkarıp attık. Onlar tahtlar üzerinde kardeşler olarak karşı karşıya bulunacaklardır.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Biz onların gönüllerindeki kinleri çıkarır atarız. Artık onlar kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çıkarıp atmışızdır. Tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar, kardeşler olarak...
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Biz cennetliklerin kalplerindeki tüm kin tortularını çekip çıkardık, onlar orada karşılıklı koltuklarda oturan kardeşlerdir.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Onların kalplerindeki kini söküp çıkarmışızdır. Dost ve kardeş olarak, divanlar üzerinde karşı karşıya otururlar.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Onların göğüslerindeki kini çıkarıp atmışızdır; (hepsi) kardeşler olarak divanlar üzerinde karşı karşıya oturur (sohbet eder)ler.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Biz, onların gönlündeki tüm kini söküp attık. Onlar, kardeşler olarak karşılıklı koltuklarda otururlar.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Göğüslerindeki düşmanlığı çekip almışızdır. Köşkler/divanlar üzerinde karşı karşıya oturan kardeşler olmuşlardır.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
And We shall remove from their hearts any lurking sense of injury: (they will be) brothers (joyfully) facing each other on thrones (of dignity).
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.