Mekke döneminde inmiştir. 135 âyettir. Sûre, adını birinci âyette yer alan harflerden almıştır. Sûrede, Allah’ın peygamberler aracılığıyla insanlara gösterdiği doğru yolun temel gerçeklerine işaret edilmekte, Hz.Peygamber teselli edilerek peygamberlik görevini mutlaka en güzel şekilde başaracağı müjdelenip kendisine karşı çıkanların uğrayacağı sonuçlar izah edilmektedir.
10.
Hani bir ateş görmüştü de ailesine şöyle demişti: "Durun, şüphesiz ben bir ateş gördüm; umulur ki size ondan bir kor parçası getirici olurum ya da ateşin yanında bir kılavuzluk bulurum."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
"Gerçekten ben, (evet sadece) ben Allah’ım, Ben’den başka ilah yoktur; o halde bana ibadet et ve beni zikretmek için dosdoğru namaz kıl."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
"Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Herkes yaptığının karşılığını görsün diye onun vaktini gizli tutuyorum."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
"Öyleyse, ona inanmayıp kendi hevasına uyan kimse, sakın seni ondan alıkoymasın; sonra helak olursun."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Dedi ki: "O, benim asamdır; ona dayanmakta, onunla davarlarım için ağaçlardan yaprak düşürmekteyim ve onda benim için daha başka yararlar da var."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
"Musa’yı sandığa koy; sonra onu nehire (Nil’e) bırak; nehir onu kıyıya atsın da benim düşmanım ve onun düşmanı olan biri onu alsın. Benim nezaretimde yetiştirilmen için sana kendimden sevgi verdim."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
40.
"Hani kız kardeşin giderek, "Onu üstlenecek birini size haber vereyim mi?" demişti de böylece, gözü aydın olsun ve hüzne kapılmasın diye seni annene geri çevirmiştik. Sen (elinde olmaksızın) bir insan öldürmüştün de biz seni tasadan kurtarmış ve seni iyiden iyiye denemiştik. Medyen halkı arasında da yıllarca kalmıştın, sonra da bir (sürü imtihanlardan elde ettiğin liyakatini gösteren) ölçü üzere gelmiş oldun ey Musa!"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Dediler ki: "Rabbimiz! Biz Gerçekten onun bizden öne geçmesinden (tebliği engellemesinden) ya da azgın davranmasından korkmaktayız."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
"Haydi ona gidin de deyin ki: "Biz senin Rabbinin elçileriyiz, İsrail oğullarını bizimle birlikte gönder ve onlara (artık) azap verme. Sana Rabbinden bir ayetle geldik. Selam, hidayete tabi olanların üzerine olsun."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Dedi ki: "Bunun bilgisi Rabbimin katında bir kitaptadır. Benim Rabbim şaşırmaz ve unutmaz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
"Ki (Rabbim), yeryüzünü sizin için döşedi, onda sizin için yollar açtı ve gökten su indirdi; böylelikle bununla her tür bitkiden çiftler çıkardık."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
"Yiyin ve hayvanlarınızı otlatın. Şüphesiz bunda akıl sahipleri için elbette ayetler vardır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
55.
Sizi ondan (topraktan) yarattık, sizi ona geri vereceğiz ve sizi bir kere daha ondan çıkaracağız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
"Madem böyle, biz de sana buna benzer bir sihirle geleceğiz. Şimdi sen, seninle bizim aramızda, ne senin, ne de bizim muhalefet etmeyeceğimiz (mesafesi ikimize de) denk bir yerde buluşma zamanı tayin et."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
59.
(Musa) Dedi ki: "Buluşma zamanımız, (ulusal) bayram günü ve insanların toplanacağı kuşluk vakti (olsun)."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
Böylelikle Firavun, arkasını dönüp gitti, hileli düzenini (yürütecek büyücüleri) bir araya topladı, sonra geldi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
61.
Musa onlara dedi ki: "Size yazıklar olsun, Allah’a karşı yalan düzüp uydurmayın, sonra bir azap ile kökünüzü kurutur. Yalan düzüp uyduran gerçekten hüsrana uğramıştır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
63.
Dediler ki: "Bunlar her halde iki sihirbazdır, sizi sihirleriyle yurdunuzdan sürüp çıkarmak ve en üstün olan yolunuzu (dininizi) gidermek istemektedirler."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
64.
"Bundan ötürü tuzaklarınızı bir araya getirin, sonra gruplar halinde gelin; bugün üstünlük sağlayan gerçekten kurtuluşu bulmuştur."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Dedi ki: "Hayır, sizler atın." Sonra hemen (ne görsün), sihirlerinden dolayı, onların ipleri ve asaları kendisine gerçekten hareket ediyormuş gibi göründü.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
69.
"Sağ elindekini atıver, onların yaptıklarını yutacaktır; çünkü onların yaptıkları yalnızca bir büyücü hilesidir. Büyücü ise nereye varsa kurtulamaz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Bunun üzerine büyücüler, secdeye kapandılar: "Harun’un ve Musa’nın Rabbine iman ettik" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
(Firavun) Dedi ki: "Ben size izin vermeden önce O’na inandınız, öyle mi? Kuşkusuz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
Dediler ki: "Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla tercih edip seçmeyiz. Ne hüküm vereceksen ver. Sen ancak bu dünya hayatına hükmedebilirsin."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
"Gerçekten biz Rabbimize günahlarımızı ve bizi kendisine karşı zorlayarak sürüklediğin sihir ile ilgili şeyi (suçumuzu) bağışlasın diye iman ettik. Allah, daha hayırlıdır ve daha süreklidir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
74.
"Şüphesiz kim Rabbine suçlu günahkâr olarak gelirse, mutlaka onun için cehennem vardır. Onun içinde ne ölebilir, ne de dirilebilir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
"Kim de O’na iman edip salih amellerde bulunmuş olarak O’na gelirse, işte onlar (var ya), onlar için yüksek dereceler vardır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
76.
"İçlerinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan Adn cennetleri (onlarındır) ve işte bu, arınmış olanın ödülüdür."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
77.
Şüphesiz biz Musa’ya, "(Size) Yetişilmesinden korkmadan ve endişeye kapılmadan kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir ve onlara denizde kuru bir yol aç" diye vahyettik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
78.
Firavun ise, ordularıyla peşlerine düştü; artık kendilerini denizden saran (dev dalgalar) sarıverdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
80.
Ey İsrail oğulları, şüphesiz sizi düşmanlarınızdan kurtardık, Tur’un sağ yanında (Tevrat’ın gelişi için) sizinle sözleştik ve üzerinize kudret helvasıyla bıldırcın indirdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
81.
Size, rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner. Benim gazabım kimin üzerine inerse, muhakkak o, düşüp yıkıma uğramıştır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
82.
Gerçekten ben tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra hidayete erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
86.
Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki: "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Size (verilen) süre pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
87.
Dediler ki: "Biz sana verdiğimiz sözden kendiliğimizden dönmedik, ancak o kavmin (Mısır halkının) süs eşyalarından birtakım ağırlıklar yüklenmiştik, biz onları (ateşe) attık, böylece Samiri de attı."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
88.
Böylece onlara böğürmesi olan bir buzağı heykeli (ortaya) çıkardı. Ardından, "İşte, sizin de ilahınız, Musa’nın da ilahı budur; fakat (Musa) unuttu" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
89.
Onun kendilerine bir sözle cevap vermediğini ve onlara bir zarar veya fayda sağlamaya gücü olmadığını görmüyorlar mı?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
90.
Şüphesiz Harun bundan önce onlara, "Ey kavmim! Gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (denendiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman’dır; o halde bana uyun ve emrime itaat edin" demişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
91.
Demişlerdi ki: "Musa bize geri gelinceye kadar (saygı göstergesi olarak) onun başında durmaktan kesinlikle ayrılmayacağız."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
92.
(Musa da gelince,) "Ey Harun" demişti. "Onların saptıklarını gördüğün zaman seni (onlara müdahale etmekten) alıkoyan neydi?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
94.
Dedi ki: "Ey annemin oğlu! Sakalımı ve başımı tutup yolma. Ben senin, "İsrail oğulları arasında ayrılık çıkardın" demenden ve sözümü önemsememenden endişelenip korktum."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
96.
Dedi ki: "Ben (kendi aklımca halkın inançlarında) onların görmediklerini (bir takım eksiklikler) gördüm de böylece elçinin izinden bir avuç alıp onu atıverdim (belli bir yere kadar yolunu takip edip sonra terk ettim) ve bana nefsim böyle hoş gösterdi."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
97.
Dedi ki: "Defol! Artık hayatın boyunca sana, "Bana dokunmayın!" demek düşer. Şüphesiz senin için kendisinden asla kaçınamayacağın bir de (azap dolu) bir buluşma zamanı vardır. O (ibadet amacıyla) başında bekleyip durduğun ilahına bir bak; biz onu mutlaka yakacağız, sonra darmadağın edip denize savuracağız."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
98.
"Sizin ilahınız yalnızca Allah’tır; O’nun dışında ilah yoktur. O, ilim bakımından her şeyi kuşatmıştır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
99.
Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten sana katımızdan bir zikir verdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
108.
O gün, kendisinden sapma imkânı olamayan çağırıcıya (Allah’a) uyacaklar. Rahman’a karşı sesler kısılmıştır; artık bir hışıltıdan başka bir şey işitemezsin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
109.
O gün, Rahman’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
110.
O, önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp ihata edemezler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
111.
(Artık bütün) Yüzler, diri ve gözetip duranın (Allah’ın) önünde baş eğmiştir ve yükü zulüm olan kimse ise hüsrana uğramıştır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
112.
Kim de bir mümin olarak salih olan amellerde bulunursa, artık o ne zulümden korkar, ne de hakkının eksik tutulmasından.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
113.
Böylece biz onu, Arapça bir Kur’an olarak indirdik ve onda ikazları türlü şekillerde açıkladık; umulur ki korkup sakınırlar veya onlar için bir hatırlama (uyanış) icat eder.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
114.
Hak hükümdar olan Allah yücedir. Vahyi sana gelip tamamlanmadan evvel, Kur’an’ı (okumada) acele etme ve de ki: "Rabbim, ilmimi arttır!"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
115.
Şüphesiz biz bundan önce Âdem’e ahit (emir) vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
116.
Hani biz meleklere, "Âdem’e secde edin" demiştik de onlar hemen secde etmişlerdi; yalnız İblis hariç. O ise (secde etmekten) şiddetle kaçınmıştı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
117.
Bunun üzerine dedik ki: "Ey Âdem, bu gerçekten sana da eşine de düşmandır; sakın sizi cennetten sürüp çıkarmasın, sonra meşakkate düşersin."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
120.
Sonunda şeytan ona vesvese vererek dedi ki: "Sana sonsuzluk ağacını ve yok olmayacak bir mülkü haber vereyim mi?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
121.
Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi ve üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine uyumsuzluk gösterdi de kemalinden oldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
123.
Dedi ki: "Bir kısmınız bir kısmınıza düşman olarak, hepiniz oradan inin. Artık size benden bir hidayet gelecektir; kim benim hidayetime uyarsa artık o şaşırıp sapmaz ve azgın da olmaz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
124.
"Kim de benim zikrimden yüz çevirirse, artık onun için sıkıntılı bir geçim vardır ve biz onu kıyamet günü kör olarak haşrederiz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
125.
O, "Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa gerçekten ben, gören biriydim!" der.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
126.
(Allah da) Der ki: "İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutuvermiştin. İşte bugün de sen böyle unutulmaktasın."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
127.
İşte biz ölçüsüzce davrananları ve Rabbinin ayetlerine inanmayanları da böyle cezalandırırız; ahiretin azabı ise gerçekten daha şiddetli ve daha süreklidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
128.
Kendilerinden önceki nesillerden nicelerini yıkıma uğratmamız, onları hidayete erdirmedi mi? (Oysa) Onların kaldıkları yerlerde gezinip durmaktadırlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
129.
Eğer Rabbinden geçmiş bir söz ve adı konulmuş (belirlenmiş) bir süre (ecel) olmasaydı, kuşkusuz (yıkım azabı) kaçınılmaz olurdu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
130.
(Resûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah’tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
131.
Sakın, kendilerini denemek için onlardan bir kesimi faydalandırdığımız dünya hayatının çekiciliğine gözlerini dikme! Rabbinin nimeti hem daha hayırlı, hem de daha süreklidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
132.
Ehline (ailene) namazı emret ve sen de onun üzerine sabret. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık vermekteyiz. Sonuç da takva (ehli) içindir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
133.
Dediler ki: "Neden bize kendi Rabbinden bir ayet (mucize) getirmiyor ki?" Onlara evvelki kitaplarda olanın açıklaması gelmiş değil midir?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
134.
Eğer biz onları bundan önceki bir azap ile yıkıma uğratmış olsaydık şüphesiz (o zaman da), "Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de küçülmeden ve aşağılanmadan önce senin ayetlerine tabi olsaydık" diyeceklerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
135.
De ki: "Herkes gözetlemektedir; siz de gözleyip durun. Sonunda, dümdüz (dosdoğru) yolun sahipleri kimlermiş ve doğru yola ulaşan kimlermiş, pek yakında öğreneceksiniz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster