فَكَفَىٰ بِاللَّهِ شَهِيدًا بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ إِنْ كُنَّا عَنْ عِبَادَتِكُمْ لَغَافِلِينَ
Fe kefa billahi şehıdem beynena ve beyneküm in künna an ıbadetiküm leğafilın
Kelime
Anlamı
Kökü
فَكَفَىٰ
şimdi yeter
بِاللَّهِ
Allah
شَهِيدًا
şahit olarak
بَيْنَنَا
aramızda
وَبَيْنَكُمْ
ve sizin aranızda
إِنْ
şüphesiz
كُنَّا
biz idik
عَنْ
-dan
عِبَادَتِكُمْ
sizin tapınmanız-
لَغَافِلِينَ
habersiz

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Şüphe yok, bizimle sizin aranızda Allah tanıktır ki sizin kulluğunuzdan haberimiz bile yoktu.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Bizimle sizin aranızda hiç kimse, Allah’ın yaptığı gibi şahitlik yapamaz. Gerçek şu ki, bize tapındığınızın farkında bile değildik.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Bu yüzden bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin (bize) tapmanızdan tamamen habersizdik."

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Bizimle sizin aranızda Allâh, şahit olarak yeterlidir... Muhakkak ki biz, sizin kulluğunuzun hakikatinden gâfildik!"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Şimdi sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz biz sizin tapınmanızdan habersizdik.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Bizim ile sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. Gerçekten biz, sizin ibadetinizden habersizdik."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Şimdi sizinle bizim aramızda şâhid olarak Allah yeter. Doğrusu, ey müşrikler, sizin ibadetinizden, bizim aslâ haberimiz yoktu (çünkü işitmez, görmez ve duymazdık.)"

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Bu yüzden bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin bize tapmanızdan tamamen habersizdik.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    (28-29) Onlarin hepsini bir gun toplariz, sonra, puta tapanlara, «Siz ve putlariniz yerlerinize! deyip onlari birbirlerinden ayiririz. putlari ise: «Bize tapmiyordunuz ki. Allah, sizinle bizim aramizda sahit olarak yeter. Sizin tapinmanizdan bizim haberimiz yoktu,» derler.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Bizimle sizin aramızda şahit olarak Allah yeter. Gerçekten sizin ibâdetinizden hiç ama hiç haberimiz yoktu» diyecekler.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (28-29) O gün insanların hepsini bir araya toplarız da sonra bize ortak koşanlara: “Siz ve koştuğunuz ortaklar olduğunuz yerde kalınız” deriz. Sonra onları birbirinden ayırırız. O zaman bize ortak koşulan varlıklar, ortak koşanlara şöyle derler: “Siz (dünyada iken) bize tapmıyordunuz (aslında kendi arzularınıza tapıyordunuz). Şimdi sizinle bizim aramızda Allah şahittir ki, sizin tapmanızdan haberimiz bile yoktu.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    "Şimdi ise sizin bize tapınmanızdan habersiz olduğumuza dair sizinle bizim aramızda şâhit olarak Allah yeter."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Bu yüzden bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin (bize) tapmanızdan tamamen habersizdik.»

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Bizimle sizin aranızda ALLAH tanıktır ki, biz sizin hizmet etmenizden habersizdik."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    «Şimdi sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter. Sizin bize ibadet ettiğinizden bizim haberimiz yoktur» (diyecekler).

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Aramızda şahit olarak Allah yeterlidir. Gerçekten sizin bize taptığınızdan haberimiz yoktu.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Bizim ile sizin aranızda şahid olarak Tanrı yeter. Gerçekten biz, sizin ibadetinizden habersizdik."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    "Bizimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. Şüphesiz biz, sizin ibadetinizden habersizdik."

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    «Bizimle sizin aranızda şâhid olarak Allah yeter. Biz sizin tapmanızdan şübhesiz ki gaafildik (habersizdik)».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `Şimdi bizimle sizin aranızda şâhid olarak Allah yeter; doğrusu (biz) sizin (bize)tapmanızdan tamâmen habersiz olanlardık!`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Allah, sizinle bizim aramızda şahid olarak yeter. Sizin tapınmanızdan haberimiz yoktur.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Sizin bize ibadet ettiğinizden bizim kesinlikle haberimiz yoktu. Zaten bunun böyle olduğuna, bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter" derler.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Artık şahit olarak bizim ve sizin (bizimle sizin) aranızda Allah kâfidir. Biz, sizin ibadetinizden gerçekten gâfildik (habersizdik).

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Allah, sizinle bizim aramızda şahit olarak yeter. Gerçekten sizin tapınmanızdan bizim haberimiz yoktu (derler)."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    bizimle sizin aranızda hiç kimse Allah’ın yaptığı gibi şahitlik yapamaz: gerçek şu ki, (bize) tapındığınızın farkında bile değildik".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    `Bizimle sizin aranızdaki konularda şâhit olarak Allah yeter, sizin bize taptığınızdan kesinlikle bizim haberimiz yok.`

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    «İmdi Allah Teâlâ, bizim aramızla sizin aranızda şahit olmak için yeter. Muhakkak ki, biz sizin tapınmanızdan elbette habersiz idik.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    "Bizimle sizin aranızda şâhit olarak Allah yeter. Sizin bize tapınmanızdan tamamen habersizdik. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter. Gerçekten biz, sizin bize kulluk etmenizden tamamen habersizdik!"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Aramızda şahit olarak Allah yeterlidir. Gerçekten sizin bize taptığınızdan haberimiz yoktu.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    (28-29) Gün gelir, onların hepsini bir araya toplayıp sonra Allah’a şirk koşanlara: "Siz de, taptığınız şerikleriniz de yerlerinize!" deriz. Artık onları putlarından tamamen ayırmışızdır. Şerikleri: "Siz dünyada bize tapmıyordunuz. Allah da üzerimizde şahittir ki sizin bize taptığınızdan hiç mi hiç haberimiz yoktu!" derler.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    "Şimdi bizimle sizin aranızda Allâh’ın şâhid olması yeter; doğrusu biz sizin (bize) tapmanızdan tamamen habersizdik!"

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    (28-29) O gün onların hepsini bir araya toplarız. Sonra şirk koşanlara: -Siz ve ortaklarınız (şirk koştuklarınız) yerlerinize! deriz. Ve aralarını ayırırız. Ortak koştukları: -Siz bize kulluk etmiyordunuz. Allah, sizinle bizim aramızda şahit olarak yeter. Sizin bize kulluk ettiğinizden haberimiz yoktu, derler.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Bizim ile sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. Gerçekten biz, sizin ibadetinizden habersizlerdik.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "Sizinle bizim aramızda tanık olarak Allah yeter. Doğrusu, biz sizin ibadetinizden tamamen habersizdik."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    "Enough is Allah for a witness between us and you: we certainly knew nothing of your worship of us!"