بَلْ كَذَّبُوا بِمَا لَمْ يُحِيطُوا بِعِلْمِهِ وَلَمَّا يَأْتِهِمْ تَأْوِيلُهُ ۚ كَذَٰلِكَ كَذَّبَ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ ۖ فَانْظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الظَّالِمِينَ
Bel kezzebu bima lem yühıytu bi ılmihı ve lemma ye’tihim te’vılüh kezalike kezzebellezıne min kablihim fenzur keyfe kane akıbetüz zalimın
Kelime
Anlamı
Kökü
بَلْ
hayır
كَذَّبُوا
yalanladılar
بِمَا
şeyi
لَمْ
يُحِيطُوا
kavrayamadıkları
بِعِلْمِهِ
ilmini
وَلَمَّا
ve
يَأْتِهِمْ
kendilerine gelmeyen
تَأْوِيلُهُ
yorumu
كَذَٰلِكَ
böyle
كَذَّبَ
yalanlamışlardı
الَّذِينَ
kimseler de
مِنْ
قَبْلِهِمْ
onlardan önceki(ler)
فَانْظُرْ
bir bak
كَيْفَ
nasıl
كَانَ
olduğuna
عَاقِبَةُ
sonlarının
الظَّالِمِينَ
zalimlerin

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Hayır, onlar bilgileriyle kavrayamadıkları ve henüz zuhûr etmeyen vaitleri yalanladılar. Tıpkı bunun gibi evvelce gelip geçen ümmetler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Bak da gör, zulmedenlerin sonları neye varmış, nice olmuş.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Hayır, o Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenler, ilmini kuşatamadıkları ve kendilerine de henüz yorumu gelmemiş bir şeyi, yani Kur’ân’ı yalanladılar. Onlardan öncekiler de, kitap ve peygamberleri böyle yalanlamışlardı. Gerçekleri görmek istiyorsan, yaratılış maksadına aykırı davrananların, sonunun nasıl olduğuna bir bak.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Bilakis, onlar ilmini kavrayamadıkları ve yorumu kendilerine asla gelmemiş olan (Kur’an’ı) yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Şimdi bak, zalimlerin sonu nasıl oldu!

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Hayır! İlmini ihâta etmedikleri ve ne olduğu hakkındaki bilgisi henüz kendilerine açılmamış bir şeyi yalanladılar... Onlardan öncekiler de böyle yalanladılar! Zulmedenlerin sonu nasıl oldu bir bak!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Hayır, onlar ilmini kavrayamadıkları ve kendilerine henüz yorumu gelmemiş şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zalimlerin sonlarının nasıl olduğuna bir bak!

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Hayır, onlar ilmini kuşatamadıkları ve kendilerine henüz yorumu gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zulmedenlerin nasıl bir sonuca uğradıklarına bir bak.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Hayır, o kâfirler, ilmini kavrayamadıkları Kur’an’ı yalanladılar ve kendilerine, hakikat ve inceliği hakkında bir anlayış da gelmedi. Onlardan önce gelen ümmetler de Peygamberlerini, işte böyle yalanlamışlardı. Amma bak, zalimlerin âkibeti nasıl oldu!...

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Bilâkis, onlar ilmini kavrayamadıkları ve yorumu kendilerine asla gelmemiş olan Kur`ân`ı yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Şimdi bak, zâlimlerin sonu nasıl oldu?

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Onlar, ilmini kavrayamadiklari ve henuz yorumu da kendilerine bildirilmemis olan seyi yalanladilar. Onlardan oncekiler de boylece yalanlamislardi. Zalimlerin sonunun nasil olduguna bir bak.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Hayır, onlar ilmini kavrayamadıkları ve henüz yorumu da kendilerine gelip ulaşmıyan şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Bir bak, zâlimlerin sonu ne oldu ?

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Tersine onlar ilmini kavrayamadıkları ve yorumu henüz kendilerine gelmemiş olan bir mesajı (Kur`an`ı) yalanladılar. Onlardan öncekiler de tıpkı böyle yalanlamışlardı. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Hayır öyle değil. Onlar, ilmini kavrayamadıkları ve kendilerine yorumu gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Kendilerinden öncekiler de (peygamberleri ve onlara indirilen kitapları) böyle yalanlamışlardı. Bak, o zalimlerin sonu nasıl oldu.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Bilakis, onlar hakkıyla bilmedikleri ve bildirdikleri kendilerine (vakıa olarak) gelmemiş Kur’an’ı yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Şimdi bak, zalimlerin sonu nasıl oldu!

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Hayır, onlar bilgisini kavramadan ve asıl anlamına ulaşmadan onu yalanladılar. Kendilerinden öncekiler de böyle yalanladı. Zalimlerin sonuna dikkatle bak.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Hayır. Onlar bilgileriyle kavrayamadıkları, te’vili de kendilerine hiç gelmemiş olan bir şeyi yalan saydılar. Bunlardan önce gelip geçenler de yine böyle inkâr etmişlerdi, amma bak zalimlerin akıbeti nasıl oldu.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Tersine onlar bilgisini kavrayamadıkları ve henüz açıklamasına da muhatap olmadıkları bir mesajı yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlanmışlardı. Gör bakalım, o zalimlerin sonu nice oldu?

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Hayır, onlar ilmini kuşatamadıkları ve kendilerine henüz tevili gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zulmedenlerin nasıl bir sonuca uğradıklarına bir bak.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Hayır, onlar ilmini kavrayamadıkları ve te’vili kendilerine henüz gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Hayır, onlar ilmini kavrayamadıkları şey’i yalan saydılar. Kendilerine te’vîli (hakkında bir idrâk) gelmedi. Onlardan evvelki (ümmetler) de (peygamberlerini) böyle tekzîb etdiler işte. Bak, o zaalimlerin sonucu nice olmuşdur!

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Bil`akis (onlar) ilmini kavrayamadıkları ve te`vîli (ma`nâsı) henüz kendilerine gelmemiş olan bir şeyi (Kur`ân`ı daha anlamadan) yalanladılar. Onlardan öncekiler de(peygamberlerini ve kendilerine gönderilen kitabları) böyle yalanlamıştı ama, bak zâlimlerin âkıbeti nasıl oldu!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Hayır, onlar bilgisini kavrayamadıkları, yorumu kendilerine gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Hayır, bilgisini kavrayamadıkları ve (daha önceki yalanlayanların başlarına gelen) sonucu henüz onların başına gelmediği için Allah’ın ayetlerini yalanladılar. Bunlar gibi daha önceki toplumlarda yalanlamıştı. Bak bakalım, Allah’ın ayetlerini yalanlayarak kendilerine zulmedenlerin sonları nasıl olmuş?

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Hayır onlara tevîl gelmedikçe (gelmediği için) ilmini kavrayamadıkları şeyi yalanladılar. Bunun gibi ondan öncekiler de yalanladılar. Artık bak, zalimlerin akıbeti (sonu) nasıl oldu.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Onlar, ilmini kavrayamadıkları ve kendilerine henüz yorumu (inkârını imkânsız kılan hakikati) gelmemiş olan şeyi (Kur’an’ı) yalanladılar. Onlardan öncekiler de böylece yalanlamışlardı. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Hayır hayır, aslında onlar özünü, hikmetini kavrayamadıkları ve önceden kendilerine açıklanmamış her şeyi yalanlamaya eğilimliler. Onlardan önce gelip geçenler de işte böyle gerçeği yalanlamaya yeltenmişlerdi. (Gerçeği görmek istiyorsan) zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Fakat hayır, aksine onlar özünü kavramaktan aciz kaldıkları, üstelik o mesajın ayrıntılı açıklaması da (henüz) kendilerine ulaşmamışken yalanlamayı tercih ettiler. Onlardan öncekiler de işte böylesi bir yalanlamaya yeltenmişlerdi; fakat (onların akıbetini merak ediyorsan), dön de zalimlerin sonunun ne olduğuna bir bak!

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Hayır. Onlar ilmini ihata edemedikleri ve daha te’vili kendilerine gelmemiş olan bir şeyi tekzîp ettiler. Onlardan evvelkiler de böylece tekzîpte bulunmuşlardı. Artık bak ki zalimlerin akibeti nasıl olmuştur.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Hayır! Onlar ilmini kavrayamadıkları ve henüz te’vili kendilerine gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de aynı şekilde yalanlamışlardı. Bak! Zâlimlerin sonu nasıl oldu?

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Hayır aksine onlar; ilmini kavrayamadıkları ve sonucu henüz kendilerine gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Onlardan önceki kimseler de işte böyle yalanlamışlardı. Gör/bak, zalimlerin sonu nasıl oldu!

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Tersine onlar bilgisini kavrayamadıkları ve henüz açıklamasına da muhatap olmadıkları bir mesajı yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlanmışlardı. Gör bakalım, o zalimlerin sonu nice oldu?

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Hayır! Onlar, hakkında etraflı bir bilgi edinmeden ve henüz yorumuna tam vakıf olmadan, bu Kur’ân’ı, çarçabuk yalanladılar. Kendilerinden öncekiler de böyle yalan saymışlardı. Bak ve zalimlerin sonunun nasıl olduğunu anla!

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Hayır, bilgisini kavrayamadıkları, sonucu henüz başlarına gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Bak, o zâlimlerin sonu nice oldu?

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Onlar, ilmini kavrayamadıkları ve henüz açıklaması onlara gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak!

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Hayır, onlar ilmini kuşatamadıkları ve kendilerine de henüz yorumu gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Zulme sapanların nasıl bir sonuca uğradıklarına bir bak.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Hayır, düşündükleri gibi değil. Onlar, ilmini kuşatamadıkları ve yorumu kendilerine hiç gelmemiş bir şeyi yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamıştı. Bak da gör nasıl olmuştur zalimlerin sonu!

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Nay, they charge with falsehood that whose knowledge they cannot compass, even before the elucidation thereof hath reached them: thus did those before them make charges of falsehood: but see what was the end of those who did wrong!