وَلَوْ تَرَىٰ إِذْ فَزِعُوا فَلَا فَوْتَ وَأُخِذُوا مِنْ مَكَانٍ قَرِيبٍ
Ve lev tera iz feziu fe la fevte ve ühızu mim mekanin karıb
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
فَزِعُوا
feziǔ
telaşa düştükleri
فَوْتَ
fevte
hiçbiri kurtulamaz
وَأُخِذُوا
ve uḣiƶū
ve yakalanmışlardır
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Ve dehşetli bir korkuya kapıldıkları ve hiçbirinin kurtulamayıp en yakın bir yerde azâba uğratıldıkları gün, bir görsen onları.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Ey Muhammed! Gerçekleri inkâr edenleri, kabirlerinden kalkıp telaşa düştükleri zaman bir görsen, kaçacak bir yer bulamazlar ve yakın bir yerde yani can damarlarından veya kendi kişiliklerinden kıskıvrak yakalanmışlardır.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
(Resûlüm!) Telaşa düştükleri zaman, bir görsen! Artık kurtuluş yoktur, yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Korku ve dehşete kapıldıklarında bir görsen! Kaçacakları yerleri yoktur; çok yakından yakalanmışlardır!
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiçbir kaçış yeri yoktur ve yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiçbir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanıvermişlerdir.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
(Ey Rasûlüm, kıyamet günü o kâfirleri) dehşete düştükleri vakit görsen!... Artık kaçacak yerleri yoktur ve (cehenneme) yakın bir yerde yakalanmışlardır.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Onların korkuya kapılacakları, hiçbir kaçış yollarının olmayacağı ve yakın bir yerde yakalandıkları anı bir görseydin!
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
(51-52) Onlari korktuklari zaman bir gorsen; artik kurtulus yoktur; cehenneme yakin bir yerde yakalanmislardir. O zaman, «Allah’a inandik» derler ama, ahiret gibi uzak bir yerden imana nasil kolayca ulasirlar?
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Onları, korkup telaşa kapıldıkları zaman görsen ! Artık kurtulma (şansları) hiç yoktur ve yakın bir yerde yakalanmışlardır.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
Onları bir de paniğe kapıldıklarında görsen! Kaçacakları hiçbir yer yok. (Cehennemin) yakınında yakayı ele vermişlerdir.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Sen onları, dehşetli bir korkuya kapılıp da kaçıp kurtulamayacakları ve yakın bir yerden yakalanacakları zaman bir görsen!
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
(Resûlüm!) Telaşa düştükleri zaman, bir görsen! Artık kurtuluş yoktur, yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Korkuya kapıldıkları anı bir görsen; kaçamazlar; yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Onları telaşa düştükleri zaman görsen: Artık kaçamak yoktur. Yakın yerden yakalanmışlardır.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Onları bir de paniğe kapıldıklarında görsen! Kaçacakları hiçbir yer yok. Cehennemin yakınında yakayı ele vermişlerdir.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiçbir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanıvermişlerdir.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Telaşa düştükleri zaman, bir görsen! Artık kurtuluş yoktur, yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Onları can baş kaygısına düşdükleri vakıf görmelisin. Artık kaçacak yerleri de yokdur. Yakın bir mahalde yakalanmışlar,
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(Ey Resûlüm!) Hâlbuki (onları mahşer günü) dehşete düştükleri zaman bir görsen; artık (onlar için) kaçış yoktur, çünki (onlar) yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Bir görsen, hani onlar korkmuşlardı. Artık kaçacak yerleri de yoktur, yakın bir yerde yakalanmışlardır.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Sen (kıyamet gününde) onların korktukları hali bir görsen, kaçacak hiçbir yerleri yok. Çünkü en yakın bir yerden yakalanmışlar.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Ve onları dehşete kapıldıkları zaman görsen. Artık kaçış (kurtuluş) yoktur. Ve onlar, (cehenneme) yakın bir yerden yakalandılar.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen! Artık hiç bir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanıvermişlerdir.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
Sen, (Kıyamet Günü, hakikati inkar edenlerin,) -can damarlarından yakalandıkları için- kaçacak bir yer bulamayıp korkuyla büzüldükleri (anki halleri)ni bir görsen;
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Asıl sen onları, şah damarlarından yakalanıp kaçacak delik bulamamış bir halde dehşetten panikledikleri zaman bir görmeliydin!
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Görecek olsan telaşa düştükleri zaman (ne garip bir manzara görmüş olursun) artık kurtuluş yok ve onlar yakın bir mahalden yakalanmışlardır.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Can baş kaygısına düştükleri zaman bir görmelisin! Artık kaçacak yerleri de yoktur. Yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Korku ve telâşa kapıldıklarında sen onları bir görsen! Artık kaçış ve kurtuluş yoktur! Çok yakın bir yerden yakalanmışlardır!
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Onları bir de paniğe kapıldıklarında görsen! Kaçacakları hiçbir yer yok. Cehennemin yakınında yakayı ele vermişlerdir.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Kıyamet günü o kâfirler can kaygısına düştükleri zaman bir görsen! Artık kaçacak hiçbir yerleri yoktur ve cehenneme yakın bir yerde yakalanmışlardır.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Telâşa düştükleri zaman (onları) bir görsen: Hiçbiri kurtulamaz, yakın yerden yakalanmışlardır.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Onların dehşetli bir korkuya tutuldukları anı bir görsen! Geçip gitmek yok... Yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Sen onları korkuya kapıldıklarında bir görsen. Artık hiçbir kaçış yoktur ve yakın bir yerden yakalanıvermişlerdir.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Bir görsen onları korku ve telaşa düştüklerinde! Artık kaçış, kurtuluş yok! Çok yakın bir yerden yakalanmışlardır.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
If thou couldst but see when they will quake with terror; but then there will be no escape (for them), and they will be seized from a position (quite) near.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.