قُلْ لِلَّهِ الشَّفَاعَةُ جَمِيعًا ۖ لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۖ ثُمَّ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
Kul lillahiş şefaatü cemıa lehu mülküs semavati vel ard sümme ileyhi türceun
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
لِلَّهِ
lillahi
Allah’ındır
الشَّفَاعَةُ
ş-şefāǎtu
şefa’at
السَّمَاوَاتِ
s-semāvāti
göklerin
وَالْأَرْضِ
vel’erDi
ve yerin
تُرْجَعُونَ
turceǔne
döndürüleceksiniz
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
De ki: Bütün şefâat, Allah’ın; onundur göklerin ve yeryüzünün saltanatı ve tedbîri, sonra da dönüp onun tapısına gideceksiniz.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
"Şefaat hakkını verme yetkisi, yalnız Allah’a aittir. Gökler ve yer üzerindeki hakimiyet de yalnız O’nundur ve sonunda O’na döndürüleceksiniz."
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
De ki: Bütün şefâat Allah’ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
De ki: "Şefaat tümüyle Allâh’ındır! (Çünkü) semâların ve arzın mülkü O’nundur! Sonra O’na rücu ettirileceksiniz."
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’Şefaatin tümü Allah’ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döndürülürsünüz.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
De ki: "Şefaatin tümü Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz."
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
De ki: "- Bütün şefaat Allah’ın kudretindedir. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra (ahirette) hep döndürülüb O’na götürüleceksiniz."
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
“Bütün şefaat Allah`ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O`nundur. Sonra O`na döndürüleceksiniz.”
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
De ki: «Butun sefaat Allah’in iznine baglidir. Goklerin ve yerin hukumranligi O’nundur. Sonra O’na doneceksiniz.»
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
De ki: Şefaatin tamamı Allah’a aittir (O’nun iznine bağlıdır). Göklerin ve yerin mülkü (ve tasarrufu münhasıran) O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
De ki: “Şefaat (yetkisi) yalnız Allah`a aittir. Gökler ve yer üzerindeki otorite (yalnız) O`nundur ve sonunda yalnız O`na döndürüleceksiniz.”
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
De ki: "Şefaat tümüyle Allah’a aittir. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra yalnız O’na döndürüleceksiniz."
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
De ki: Bütün şefâat Allah’ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
De ki: "Tüm şefaat ALLAH’a aittir." Göklerin ve yerin yönetimi O’na aittir. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
De ki: «Bütün şefaat Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra hep döndürülüp O’na götürüleceksiniz.»
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
De ki: «Bütün şefaat Allah’ın iznine bağlıdır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döneceksiniz.»
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
De ki: "Şefaatin tümü Tanrı’nındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz."
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
De ki: Bütün şefâat Allah’ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
De ki: «Bütün şefaat (hakkı) Allahındır. Göklerin ve yerin mülk (-ü tasarrufu) onundur. Nihayet (hepiniz) ancak Ona döndürü (lüb götürü) leceksiniz».
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
De ki: `Şefâat tamâmen Allah`a âiddir. Göklerin ve yerin mülkü, O`nundur. Sonra ancak O`na döndürüleceksiniz.`
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
De ki: Bütün şefaat Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra hepiniz O’na döndürüleceksiniz.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Deki "Bütün şefaat etme yetkisi Allah’a aittir. Göklerde ve yerde olanların tümü ona aittir ve O’na döndürüleceksiniz. "
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
De ki: "Şefaatin hepsi Allah’a mahsustur. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz."
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
De ki: "Şefaatin tümü Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra da O’na döndürüleceksiniz."
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
De ki: "Şefaat (hakkını verme yetkisi) yalnız Allah’a aittir: Gökler ve yer üzerindeki hakimiyet (yalnız) O’nundur ve sonunda yalnız O’na döndürüleceksiniz".
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
De ki: "Şefaate (izin verme) yetkisi tamamıyla ve sadece Allah`a aittir: Gökler ve yerin mutlak otoritesi (de) O`na aittir: sonunda sadece O`na döndürüleceksiniz.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Bütün şefaat, Allah içindir. Göklerin ve yerin mülkü O’nun içindir. Sonra O’na döndürüleceksinizdir.»
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
De ki: "Bütün şefaat (hakkı) Allah’ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz. "
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
De ki: "Bütün şefaat (aracılara ihtiyacı olmayan) Allah’ındır. Göklerin ve yeryüzünün egemenliği/mülkü/krallığı O’nundur. Sonra O’nun katına döndürülürsünüz."
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
«Bütün şefaat Allah’ın iznine bağlıdır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra O’na döneceksiniz.»
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
De ki: "Şefaatin tamamı Allah’a aittir. Çünkü göklerin ve yerin mülk ve hâkimiyeti de O’nundur. Sonunda da O’nun huzuruna götürülecek, O’na hesap vereceksiniz."
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
De ki: "Şefâ’at tamamen Allâh’ındır (yardım ve destek yalnız O’ndandır). Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra O’na döndürüleceksiniz."
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
De ki: Şefaatin hepsi Allah’ındır. Göklerin ve yerin hakimiyeti O’na aittir. Bir zaman sonra O’na döndürüleceksiniz.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
De ki: «Şefaatin tümü Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra da O’na döndürüleceksiniz.»
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
De ki: "Şefaat, tümden ve sadece Allah’ındır. Göklerin ve yerin mülkü/yönetimi O’nundur. Sonunda O’na döndürüleceksiniz."
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
Say: "To Allah belongs exclusively (the right to grant) intercession: to Him belongs the dominion of the heavens and the earth: In the End, it is to Him that ye shall be brought back."
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.