كَمَثَلِ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ قَرِيبًا ۖ ذَاقُوا وَبَالَ أَمْرِهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Kemeselilleziyne min kablihim kariyben zaku vebule emrihim ve lehum ’azabun eliymun.
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
كَمَثَلِ
kemeṧeli
durumu gibidir
الَّذِينَ
elleƶīne
kimselerin
قَبْلِهِمْ
ḳablihim
kendilerinden önceki
قَرِيبًا
ḳarīben
yakın zaman
ذَاقُوا
ƶāḳū
tadmışlardır
أَمْرِهِمْ
emrihim
yaptıklarının
وَلَهُمْ
velehum
ve onlar için vardır
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Onlar, kendilerinden az önce gelip de yaptıkları işin vebâlini tatmış olanlara benzerler ve onlara elemli bir azap var.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Ey mü’minler! Bu düşmanlarınızın durumu, kendilerinden önce yakın geçmişte olan, müslümanlarla savaşanların durumu gibidir. Onlar yaptıklarının cezasını tattılar, öteki dünyada da şiddetli bir azap vardır onlara.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
(Onların durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara acıklı bir azap vardır.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
(Bu Yahudilerin misali) kendilerinden yakın (zaman) önce (Bedir’de) işlerinin vebalini tatmış ve kendileri için (sonsuz gelecekte) feci bir azap olan kimselerin meseli gibidir.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Tıpkı kendilerinden kısa süre önce yaptıklarının cezasını tatmış olanlar gibi. Onlar için acıklı bir azap vardır.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tadmışlardır. Onlara acı bir azap vardır.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Onların hali, kendilerinden az önce geçenlerin hali gibidir ki, yaptıklarının cezasını (dünyada) taddılar. Onlara (ahirette) acıklı bir azab da var.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Onların durumu, kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanlara benzemektedir. Onlara acıklı bir azap vardır.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Onlarin durumu, kendilerinden az zaman once gecmis ve islerinin karsiligini tatmis olanlarin durumu gibidir. Onlara can yakici azap vardir.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Bunlar, kendilerinden yakın bir süre önce gelip geçen, işlerinin günah ve vebalini tadan kimselere benzerler. Bunlar için elem verici bir azâb vardır.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
Onların durumu, kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını (Bedir`de) tatmış olan (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir. Onlara (ahirette de) elem dolu bir azap vardır.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Onların durumu, kendilerinden az öncekilerin (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir. Onlar (Bedir’de) yaptıklarının cezasını tatmışlardır. Onlara (Ahirette de) elem dolu bir azap vardır.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
(Onların durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara acıklı bir azap vardır.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Kendilerinden kısa bir süre önce geçmiş olanlara benziyorlar. Onlar, işlediklerinin karşılığını tatmışlar ve acı bir azabı hak etmişlerdi.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
(Bu yahudilerin durumu) kendilerinden az önce, işlerinin günahını tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azab bulunan kimselerin (Bedir’de cezalarını bulan putperestlerin) durumu gibidir.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Onların durumu, kendilerinden az önce, yaptıklarının vebalini tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibidir.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, buyruklarının / buyrultularının sonucunu tatmışlardır. Onlara acı bir azab vardır.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tatmışlardır. Onlar için can yakıcı bir azab da vardır.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
(Onların) haali kendilerinden az öncekiler (in haali) gibidir ki onlar, yapdıklarının kötü aakıbetini (dünyâda) tatmışlardır. Onlar için (âhiretde de) çetin bir azâb vardır.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(Onların misâli;) kendilerinden az önce, yaptıklarının vebâlini tatmış olanların(Bedir`de öldürülenlerin) hâli gibidir! Ve onlar için (âhirette de pek) elemli bir azab vardır.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Kendilerinden az önce geçmiş ve işlerin vebalini tatmış olanların durumu gibidir. Onlar için elim bir azab vardır.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Onlar, yakın bir zamanda, yaptıkları yanlış işlerin karşılığını tadan kimseler gibidir. Ayrıca onlar için acıklı bir azap olacak.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
(Onların durumu) kendilerinden yakın zaman önce, yaptıkları işlerin sonucunu tatmış olanların durumu gibidir. Ve onlar için acı bir azap vardır.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
(İkiyüzlülüklerinin durumu,) Kendilerinden az önce yaptıklarının vebalini tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibidir.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
(Ey müminler, düşmanlarınızın her ikisinin akibeti de) onlardan kısa bir süre önce, kendi yaptıklarından doğan felaketi tatmış olanlar(ınki) gibi (olacak)tır ve onları (öteki dünyada daha şiddetli) bir azap beklemektedir;
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
(Onların akıbeti de), kendilerinden hemen önce yaptıklarının acısını tadanların akıbetine benzeyecektir; dahası onları can yakıcı bir azap beklemektedir.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onlar, kendilerinden biraz zaman evvel işlerinin vebalini tatmış kimseler gibidirler ve kendileri için pek elemli bir azap vardır.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
(Bu yahudilerin durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara elem verici bir azap vardır.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Onlarin durumu, kendilerinden az öncekilerin (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir. Onlar (Bedir’de) yaptıklarının cezasını tatmışlardır. Onlara, (Ahirette de) çok acıklı bir azap vardır.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Onların durumu, kendilerinden az önce, yaptıklarının vebalini tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibidir.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Bu Yahudilerin hali, kendilerinden az önce, yaptıkları işlerin vebalini tatmış olan, âhirette de ayrıca gayet acı bir azap çekecek olan kimselerin durumuna benzer.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
(Onların durumu), kendilerinden az önce, yaptıklarının vebâlini tatmış olan, âhirette de kendileri için acı bir azâb bulunan kimselerin durumu gibidir.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Onlar, kendilerinden az önce, yaptıklarının cezasını tadan kimseler gibidir. Onlar için acı bir azap vardır.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tadmışlardır. Onlar için acı bir azab vardır.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Kendilerinden biraz önce günahlarının vebalini tadanlara benziyorlar. Acı bir azap var onlara...
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
Like those who lately preceded them, they have tasted the evil result of their conduct; and (in the Hereafter there is) for them a grievous Penalty;-
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.