ا م ر (AMR) kökü Kur'an'da 248 kere geçmektedir.
Ayet
Kelime
Anlamı
أَمَرَ
emrettiği
أَتَأْمُرُونَ
emir mi ediyorsunuz
يَأْمُرُكُمْ
size emrediyor
تُؤْمَرُونَ
size emredilen
يَأْمُرُكُمْ
size emrediyor
بِأَمْرِهِ
emrini
أَمْرًا
bir işe (şeye)
يَأْمُرُكُمْ
O size emreder
الْأَمْرُ
işin
الْأُمُورُ
bütün işler
أَمَرَكُمُ
size emrettiği
وَيَأْمُرُكُمْ
ve size emreder
وَأَمْرُهُ
ve işi de
يَأْمُرُونَ
emreden
أَمْرًا
bir şey(in olmasını)
يَأْمُرَكُمْ
ve size emretmez
أَيَأْمُرُكُمْ
size emreder mi?
وَيَأْمُرُونَ
ve emreden
الْأُمُورُ
bütün işler
تَأْمُرُونَ
emrediyorsunuz
وَيَأْمُرُونَ
ve emreder
الْأَمْرِ
o konuda
أَمْرِنَا
işimizde
الْأَمْرِ
(verilen) emir
الْأَمْرِ
bu işten
الْأَمْرَ
الْأَمْرِ
bu işten
الْأَمْرِ
işini
الْأُمُورِ
işlerdendir
وَيَأْمُرُونَ
ve emrederler
أَمْرُ
buyruğu
يَأْمُرُكُمْ
size emreder
الْأَمْرِ
buyruk
أُمِرُوا
emredilmişti
أَمْرٌ
bir haber
الْأَمْرِ
buyruk
أَمَرَ
emreden
وَلَامُرَنَّهُمْ
ve onlara emredeceğim
وَلَامُرَنَّهُمْ
ve onlara emredeceğim
أَمْرٍ
bir iş
أَمْرِهِ
yaptığı işin
أَمَرْتَنِي
bana emrettiğin
الْأَمْرُ
أُمِرْتُ
emrerdildi
الْأَمْرُ
وَأُمِرْنَا
ve bize emredilmiştir
أَمْرُهُمْ
onların işi
أُمِرْتُ
bana emrolundu
أَمَرْتُكَ
sana emrettiğim
أَمَرَنَا
bize emretti
يَأْمُرُ
emretmez
أَمَرَ
emretti
بِأَمْرِهِ
buyruğuna
وَالْأَمْرُ
ve emir
أَمْرِ
buyruğu-
تَأْمُرُونَ
buyurursunuz
وَأْمُرْ
ve emret
أَمْرَ
emrini (beklemeyip)
يَأْمُرُهُمْ
kendilerine emreden
وَأْمُرْ
emret
أَمْرًا
bir işi
الْأَمْرِ
(savaş) iş(in)de
أَمْرًا
bir işi
الْأُمُورُ
(bütün) işler
بِأَمْرِهِ
emrini
أُمِرُوا
oysa emredilmemişti
الْأُمُورَ
nice işleri
أَمْرُ
emri
أَمْرَنَا
tedbirimizi
يَأْمُرُونَ
emrederler
يَأْمُرُونَ
emrederler
لِأَمْرِ
emrine
الْامِرُونَ
emredip
الْأَمْرَ
işleri
أَمْرُنَا
emrimiz
الْأَمْرَ
işleri
أَمْرَكُمْ
işiniz hakkında
أَمْرُكُمْ
işiniz
وَأُمِرْتُ
ve ben emrolundum
وَأُمِرْتُ
ve ben emrolundum
أَمْرُنَا
emrimiz
أَمْرِ
emri-
الْأَمْرُ
أَمْرُنَا
emrimiz
أَمْرَ
emrine
أَمْرُنَا
emrimiz
أَمْرِ
işine
أَمْرُ
emri
أَمْرُنَا
emrimiz
تَأْمُرُكَ
sana emrediyor
أَمْرُنَا
emrimiz
أَمْرَ
buyruğuna
أَمْرُ
buyruğu
أَمْرُ
emri
أُمِرْتَ
emrolunduğun
الْأَمْرُ
işler
بِأَمْرِهِمْ
onların işlerini
أَمْرًا
bir işe
أَمْرِهِ
işinde
امُرُهُ
emrettiğim
أَمَرَ
O emretmiştir
الْأَمْرُ
لَأَمَّارَةٌ
daima emredicidir
أَمَرَهُمْ
emrettiği
أَمْرًا
bir işi
أَمْرَهُمْ
yapacakları işleri için
الْأَمْرَ
işi(ni)
أَمْرِ
emrinden
أَمَرَ
istediği
أَمَرَ
istediği
الْأَمْرُ
işler
أُمِرْتُ
bana emredildi
الْأَمْرُ
بِأَمْرِهِ
buyruğuyla
تُؤْمَرُونَ
emredildiğiniz
الْأَمْرَ
buyruğu
تُؤْمَرُ
emrolunduğun
أَمْرُ
emri
أَمْرِهِ
emri-
بِأَمْرِهِ
O’nun emriyle
أَمْرُ
emrinin
يُؤْمَرُونَ
emredildikleri
يَأْمُرُ
emreden
أَمْرُ
işi
يَأْمُرُ
emreder
أَمَرْنَا
emrederiz
أَمْرِ
emrindendir
أَمْرِنَا
şu işimizden
أَمْرِكُمْ
(şu) işinizden
أَمْرَهُمْ
onların durumlarını
أَمْرِهِمْ
onların işine
أَمْرُهُ
işi
أَمْرِ
buyruğunun
أَمْرًا
emrine
إِمْرًا
çok tehlikeli
أَمْرِي
bu işimden
أَمْرِي
ben kendiliğimden
أَمْرِنَا
buyruğumuz-
أَمْرًا
أَمْرًا
bir işi
الْأَمْرُ
işe
يَأْمُرُ
emrederdi
بِأَمْرِ
emri
أَمْرِي
işimi
أَمْرِي
işime
أَمْرَهُمْ
işlerini
أَمْرِي
buyruğuma
أَمْرِي
buyruğuma
وَأْمُرْ
ve emret
بِأَمْرِهِ
O’nun buyruğunu
بِأَمْرِنَا
emrimizle
بِأَمْرِهِ
onun emriyle
أَمْرَهُمْ
işlerini
وَأَمَرُوا
ve emrederler
الْأُمُورِ
bütün işlerin
بِأَمْرِهِ
emriyle
الْأَمْرِ
bu işte
الْأُمُورُ
bütün işler
أَمْرُنَا
bizim buyruğumuz
أَمْرَهُمْ
işlerini
يَأْمُرُ
(ona) emreder
أَمَرْتَهُمْ
onlara emredersen
أَمْرٍ
bir iş
أَمْرِهِ
onun emrine
تَأْمُرُنَا
senin bize emrettiğin
تَأْمُرُونَ
buyurursunuz
أَمْرَ
emrine
أَمْرِي
(bu) işimde
أَمْرًا
hiçbir işi
وَالْأَمْرُ
ama emir
تَأْمُرِينَ
buyurursan
أُمِرْتُ
ben emrolundum
وَأُمِرْتُ
ve bana emredildi
يَأْتَمِرُونَ
aralarında konuşuyorlar
الْأَمْرَ
o işi
الْأَمْرُ
emir
بِأَمْرِهِ
O’nun buyruğuyla
بِأَمْرِهِ
buyruğuyla
وَأْمُرْ
ve emret
الْأُمُورِ
işlerdendir
الْأُمُورِ
işlerin
الْأَمْرَ
emri
بِأَمْرِنَا
buyruğumuzla
أَمْرًا
bir işte
أَمْرِهِمْ
o işi
أَمْرُ
buyruğu
أَمْرُ
emri
أَمْرِنَا
buyruğumuz-
تَأْمُرُونَنَا
bize emrediyordunuz
الْأُمُورُ
bütün işler
أَمْرُهُ
O’nun işi
تُؤْمَرُ
sana emredilen
بِأَمْرِهِ
onun buyruğuyla
أُمِرْتُ
emredildi
وَأُمِرْتُ
ve bana emredildi
تَأْمُرُونِّي
bana emrediyorsunuz
أَمْرِهِ
emrinden olan
أَمْرِي
işimi
وَأُمِرْتُ
ve emrolundum
أَمْرًا
bir işi
أَمْرُ
emri
أَمْرَهَا
emrini
أُمِرْتَ
emrolunduğun
وَأُمِرْتُ
ve emrolundum
وَأَمْرُهُمْ
ve işleri
الْأُمُورِ
işlerdendir
أَمْرِنَا
emrimiz-
الْأُمُورُ
bütün işler
أَمْرًا
bir iş
أَمْرٍ
emir
أَمْرًا
emir
بِأَمْرِهِ
buyruğuyla
الْأَمْرِ
bu işde
الْأَمْرِ
emrimiz-
بِأَمْرِ
emriyle
الْأَمْرُ
işe
الْأَمْرِ
işin
الْأَمْرِ
işte
أَمْرِ
buyruğuna
أَمْرٍ
bir durumun
أَمْرًا
iş(ler)i
أَمْرِ
buyruğuna
تَأْمُرُهُمْ
emrediyor
أَمْرٍ
أَمْرٍ
bir iş
أَمْرُنَا
bizim buyruğumuz
الْأُمُورُ
bütün işler
أَمْرُ
emri (ölüm)
وَيَأْمُرُونَ
ve emrederler
أَمْرِهِمْ
yaptıklarının
أَمْرِهِمْ
işlerinin
أَمْرًا
yeni bir iş
أَمْرِهِ
buyruğunu
أَمْرِهِ
işinde
أَمْرُ
buyruğudur
وَأْتَمِرُوا
ve konuşup anlaşın
أَمْرِ
buyruğuna
أَمْرِهَا
işinin
أَمْرِهَا
işinin
الْأَمْرُ
buyruğu
أَمَرَهُمْ
kendilerine buyurduğu
يُؤْمَرُونَ
emredildikleri
أَمْرًا
işi
أَمَرَهُ
O’nun kendisine emrettiği
وَالْأَمْرُ
ve buyruk
أَمَرَ
emrederse
أَمْرٍ
أُمِرُوا
emredilmedi