كَذَٰلِكَ أَرْسَلْنَاكَ فِي أُمَّةٍ قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِهَا أُمَمٌ لِتَتْلُوَ عَلَيْهِمُ الَّذِي أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ وَهُمْ يَكْفُرُونَ بِالرَّحْمَٰنِ ۚ قُلْ هُوَ رَبِّي لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَإِلَيْهِ مَتَابِ
Kezalike erselnake fı ümmetin kad halet min kabliha ümemül liltetlüve aleyhimüllezı evhayna ileyke ve hüm yekfürune bir rahman kul hüve rabbı la ilahe illa hu aleyhi tevekkeltü ve ileyhi metab
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
كَذَٰلِكَ
keƶālike
böylece
أَرْسَلْنَاكَ
erselnāke
seni gönderdik
أُمَّةٍ
ummetin
bir millet
خَلَتْ
ḣalet
geçmiş bulunan
قَبْلِهَا
ḳablihā
kendilerinden önce
أُمَمٌ
umemun
(nice) milletler
لِتَتْلُوَ
litetluve
okuyasın diye
عَلَيْهِمُ
ǎleyhimu
onlara
أَوْحَيْنَا
evHaynā
vahyettiğimiz
يَكْفُرُونَ
yekfurūne
nankörlük ederler
بِالرَّحْمَٰنِ
bir-raHmāni
Rahman’a
رَبِّي
rabbī
benim Rabbimdir
تَوَكَّلْتُ
tevekkeltu
dayandım
وَإِلَيْهِ
ve ileyhi
ve yalnız O’nadır
مَتَابِ
metābi
tevbem/dönüşüm
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
İşte böylece seni de, sana vahyettiğimizi onlara okuman için bir ümmete gönderdik ki onlardan önce nice ümmetler gelip geçmiştir; onlar, rahmanı inkâr ettiler; de ki: O, benim Rabbimdir, yoktur ondan başka tapacak. Ona dayandım, sonucu varıp gideceğim yer de onun tapısı.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
O’dur benim Rabbim, O’ndan başka gerçek ilah yoktur, ben O’na güvendim ve yönümü de O’na döndüm.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Onlar Rahman’ı inkâr ediyorlar. De ki: O benim Rabbimdir. O’ndan başka tanrı yoktur. Sadece O’na tevekkül ettim ve dönüş sadece O’nadır.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
İşte böylece, kendinden önce nice toplumlar gelip geçmiş bir topluluk içinde seni açığa çıkardık ki; Rahmân’ı inkâr edenlere, sana vahyettiğimizi okuyup bildiresin... De ki: "Rabbim ‘HÛ’! Tanrı yoktur sadece ‘HÛ’! Tevekkülüm O’nadır ve metab (tövbe - dönüş) O’nadır."
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’O benim Rabbimdir. O’ndan başka ilâh yoktur. Ben O’na güvendim. Dönüş de yalnız O’nadır.’
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Böylece Biz seni, kendisinden önce nice ümmetler gelip-geçmiş olan bir ümmete (elçi olarak) gönderdik; sana vahyettiklerimizi onlara okuyasın diye. Oysa onlar Rahman’a nankörlük ediyorlar. De ki: "O, benim Rabbimdir, O’ndan başka İlah yoktur. Ben O’na tevekkül ettim ve son dönüş O’nadır."
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
İşte senden önce, Peygamberleri gönderdiğimiz gibi, seni de, kendilerinden önce bir çok ümmetler geçmiş olan bir ümmet içinde gönderdik ki, onlar Rahman’ı inkâr ederlerken, sana vahyettiğimiz kitabı (Kur’an’ı) onlara karşı okuyasın. De ki: "- O Rahman, benim Rabbimdir, ondan başka hiç bir ilâh yoktur. Ben ancak Ona tevekkül ettim ve tevbem de yalnız onadır. "
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
“O benim Rabbimdir. O`ndan başka tanrı yoktur. O`na güvenirim ve dönüşüm de O`nadır.”
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Sana vahyettigimizi okuman icin, seni de onlardan once nice ummetlerin gelip gectigi bir ummete gonderdik; o ummet merhametli olan Allah’i inkar eder; de ki: «O benim Rabbim’dir, O’ndan baska Tanri yoktur, yalniz O’na guvenirim, donusum de O’nadir.»
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Böylece biz seni de kendilerinden önce birçok ümmetlerin gelip geçtiği gibi, bir ümmete (kendi ümmetine), —sana vahyettiğimizi onlara okuman için— peygamber gönderdik. Bunlar Rahman (olan Allahjı tanımazlar. De ki: O benim Rabbimdir, O’ndan başka ilâh yoktur. Ancak O’na yönelip dayanırım, tevbem ve dönüşüm de O’nadır.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik ki, onlar Rahman`ı inkâr ederken sana vahyettiğimiz (Kur`an`)ı onlara okuyasın. De ki: “O, benim Rabbimdir. O`ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Ben yalnız O`na tevekkül ettim, dönüşüm de yalnız O`nadır.”
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin geçmiş olduğu bir ümmete gönderdik ki, onlar Rahmân’ı inkâr ederken sana vahyettiğimizi kendilerine okuyasın. De ki: "O, benim Rabbimdir. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Ben yalnız O’na tevekkül ettim, dönüşüm de yalnız O’nadır."
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Onlar Rahman’ı inkâr ediyorlar. De ki: O benim Rabbimdir. O’ndan başka tanrı yoktur. Sadece O’na tevekkül ettim ve dönüş sadece O’nadır.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Daha önceki toplumlara olduğu gibi seni de bu topluma gönderdik ki sana vahyettiğimizi onlara okuyasın, hâlbuki onlar Rahman’a nankörlük ediyorlar. De ki: "O’dur benim Efendim; O’ndan başka tanrı yoktur. O’na güvendim; dönüş O’nadır."
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
İşte seni böyle, kendilerinden önce nice ümmetler gelip geçmiş olan bir ümmet içinde gönderdik ki, onlar Rahmân’a küfredip dururlarken, sen onlara sana vahyettiğimiz kitabı okuyasın. De ki: «O Rahmân benim Rabbimdir, O’ndan başka tanrı yoktur. Ben O’na dayandım, tevbem de O’nadır.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Ey Muhammed sana vahyettiğimiz mesajı kendilerine okuyasın diye seni öyle bir ümmete gönderdik ki, onlardan önce birçok ümmetler gelip geçmiştir. Onlar rahmeti bol olan Allah’ı tanımıyorlar. Onlara de ki; «Benim Rabbim O’dur, O’ndan başka ilah yoktur, ben yalnız O’na dayandım, dönüş O’nadır.»
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Böylece biz seni, kendisinden önce nice ümmetler gelip geçmiş olan bir ümmete (elçi olarak) gönderdik; sana vahyettiklerimizi onlara okuyasın diye. Oysa onlar rahmana küfrediyorlar. De ki: "O benim rabbimdir, O’ndan başka tanrı yoktur. Ben O’na tevekkül ettim ve son dönüş O’nadır."
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Onlar Rahman’ı inkâr ediyorlar. De ki: O benim Rabbimdir. O’ndan başka tanrı yoktur. Sadece O’na tevekkül ettim ve dönüş sadece O’nadır.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
(Senden önce nasıl peygamberler gönderdiysek) öylece seni de, kendilerinden evvel nice ümmetler gelib geçmiş olan, bir ümmete — sana vahyetdiğimiz (Kur’ân-ı kerîm) i onlara okuman için — gönderdik. Onlar Rahmaanı tanımazlar. Sen, de ki: «O, benim Rabbimdir». Ondan başka hiç bir Tanrı yokdur. Ben ancak Ona dayanıb güvendim. En son dönüşüm de yalınız Onadır».
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(Habîbim, yâ Muhammed!) Böylece (biz) seni, kendilerinden önce nice ümmetler geçmiş bulunan bir ümmet içinde gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın; onlar Rahmân`ı inkâr ediyorlar. De ki: `O, benim Rabbimdir; O`ndan başka ilâh yoktur. (Ben)ancak O`na tevekkül ettim, tevbem de ancak O`nadır.`
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
İşte böyle; sana vahyettiğimizi okuman için, seni de onlardan önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik. Onlar; Rahman’ı inkar ederler. De ki: O benim Rabbımdır. O’ndan başka ilah yoktur. Yalnız O’na tevekkül ederim. Dönüşüm de O’nadır.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Böylece daha önce gelip geçmiş, birtakım inançlara sahip olanların arkasından gelen bir topluma, seni elçi olarak gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Onlar Rahmanı inkar ediyorlar. Deki "Benim Rabbim O Rahmandır. Ondan başkada hiçbir ilah yoktur. Ben yalnızca O na güvendim, dayandım ve dönüş O na dır. "
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Böylece, ondan önce gelip geçmiş ümmetlerde olduğu gibi, seni de, sana vahyettiğimizi, onlara okuman için bir ümmetin içine gönderdik. Onlar, Rahmân’ı inkâr ediyorlar. De ki: "O benim Rabbimdir. Ben O’na tevekkül ettim ve O’ndan başka ilâh yoktur. Ve tövbem, dönüşüm (tövbesi kabul edilmiş olarak dönüşüm) O’nadır."
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Böylece sana vahyettiklerimizi onlara okursun diye biz seni, kendisinden önce nice ümmetler gelip geçmiş olan bir ümmete gönderdik. Oysa onlar Rahman’ı inkâr etmektedirler. De ki: "O, benim Rabbimdir, O’ndan başka ilah yoktur. Ben O’na tevekkül ettim ve şüphesiz dönüş O’nadır."
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
İşte böylece (ey Muhammed) seni, kendisinden önce nice toplumların gelip geçtiği bir (inanmayanlar) toplumu içinden Elçi olarak çıkardık ki, sana vahyettiklerimizi onlara okuyup açıklayasın; çünkü (bilmezlikleri yüzünden) O Rahman’ı inkar ediyor onlar. De ki: "O’dur benim Rabbim. O’ndan başka tanrı yoktur. Ben O’na güven bağlamış bulunuyorum ve O’na dönüktür yönüm".
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Böylece (ey Nebi), kendisinden önce nice (inkarcı) toplumların gelip geçtiği bir toplumun arasından elçi olarak seni seçtik ki, sana vahyettiklerimizi kendilerine ulaştırasın: zira onlar Rahman`ı inkar ediyorlar. De ki: "O benim Rabbimdir, kendisinden başka ilah olmayandır: yalnızca O`na güvendim, yüzümü O`na çevirdim."
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
İşte seni öylece bir ümmet içinde gönderdik ki, onlardan evvel de nice ümmetler gelip geçmişlerdi. Sana vahyettiğimizi onlara tilâvet edesin (diye) ve onlar Rahmân’ı inkâr ederler. De ki: «O benim Rabbimdir, O’ndan başka ilâh yoktur, ancak O’na tevekkül ettim ve son dönüş de ancak O’nadır.»
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Resulüm! Böylece biz seni kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçmiş olduğu bir ümmete gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Onlar Rahman’ı inkâr ediyorlar. De ki: "O benim Rabbimdir, O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Yalnız O’na tevekkül ettim, dönüş de yalnız O’nadır. "
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
(Ey Muhammed!) Böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin geçmiş olduğu bir ümmete gönderdik ki, onlar Rahman’ı inkâr ederken, sana vahyettiğimizi kendilerine okuyasın. De ki: "O, benim Rabbimdir. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Ben yalnız O’na tevekkül ettim/yöneldim, dönüşüm de yalnız O’nun huzurunadır."
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Ey Muhammed sana vahyettiğimiz mesajı kendilerine okuyasın diye seni öyle bir ümmete gönderdik ki, onlardan önce birçok ümmetler gelip geçmiştir. Onlar rahmeti bol olan Allah’ı tanımıyorlar. Onlara de ki; «Benim Rabbim O’dur, O’ndan başka ilah yoktur, ben yalnız O’na dayandım, dönüş O’nadır.»
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
İşte senden önce peygamberler gönderdiğimiz gibi, sana vahyettiğimiz kitabı onlara okuman için seni de, kendilerinden önce nice milletler geçmiş olan bir millete gönderdik. Onlar ise Rahman’a nankörlük eder, O’nu tanımazlar. De ki: "O benim Rabbimdir. O’ndan başka tanrı yoktur. O’na dayandım, tövbem ve dönüşüm yalnız O’nadır."
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Seni de böylece, kendilerinden önce nice milletler geçmiş bulunan bir millete gönderdik ki, sana vahyettiğimizi onlara okuyasın. Oysa onlar Rahmân’a nankörlük ederler. De ki: "O (Rahmân), benim Rabbimdir. O’ndan başka tanrı yoktur. O’na dayandım, tevbem yalnız O’nadır."
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
İşte böylece seni, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmete gönderdik ki; vahyettiklerimizi onlara okuyasın. Oysa onlar Rahman’ı tanımadılar. De ki: -O benim Rabbim’dir, O’ndan başka ilah yoktur. Yalnızca O’na bağlandım, dönüşüm de O’nadır!
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Böylece biz seni, kendisinden önce nice ümmetler gelip geçmiş olan bir ümmete (bu yol üzere peygamber olarak) gönderdik, sana vahyettiklerimizi onlara okursun diye. Oysa onlar Rahman’ı tanımazlık etmektedirler. De ki: «O, benim Rabbimdir, O’ndan başka ilah yoktur. Ben O’na tevekkül ettim ve son dönüş O’nadır.»
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
İşte seni böylece, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmet içinde resul kıldık ki, onlar Rahman’a küfrederlerken sen kendilerine, sana vahyettiğimizi okuyasın. De ki: "O’dur benim Rabbim, ilah yok O’ndan başka, O’na dayanmışım ben! Yalnız O’nadır tövbem!"
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
Thus have we sent thee amongst a People before whom (long since) have (other) Peoples (gone and) passed away; in order that thou mightest rehearse unto them what We send down unto thee by inspiration; yet do they reject (Him), the Most Gracious! Say: "He is my Lord! There is no god but He! On Him is my trust, and to Him do I turn!"
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.