وَإِذْ أَخَذْنَا مِيثَاقَكُمْ لَا تَسْفِكُونَ دِمَاءَكُمْ وَلَا تُخْرِجُونَ أَنْفُسَكُمْ مِنْ دِيَارِكُمْ ثُمَّ أَقْرَرْتُمْ وَأَنْتُمْ تَشْهَدُونَ
Ve iz ehazna mısakaküm la tesfikune dimaeküm ve la tuhricune enfüseküm min diyariküm sümme akrartüm ve entüm teşhedun
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
أَخَذْنَا
eḣaƶnā
almıştık
مِيثَاقَكُمْ
mīṧāḳakum
sizden kesin söz
تَسْفِكُونَ
tesfikūne
dökmeyeceksiniz
دِمَاءَكُمْ
dimā`ekum
birbirinizin kanını
تُخْرِجُونَ
tuḣricūne
çıkarmayacaksınız
أَنْفُسَكُمْ
enfusekum
birbirinizi
دِيَارِكُمْ
diyārikum
yurtlarınız-
أَقْرَرْتُمْ
eḳrartum
kabul etmiştiniz
وَأَنْتُمْ
veentum
ve siz
تَشْهَدُونَ
teşhedūne
şahidsiniz
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Bir zaman birbirinizin kanını dökmemek, yerinizden yurdunuzdan çıkmamak hususunda kesin söz almıştık sizden. Sonra siz de bunu ikrar etmiş, siz de buna tanık olmuştunuz.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Ey israiloğulları! Hani sizden; birbirinizin kanını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair kesin söz almıştık, siz de bunları kabul edip şahit olmuştunuz.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
(Ey İsrailoğulları!) Birbirinizin kanını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair sizden söz almıştık. Her şeyi görerek sonunda bunları kabul etmiştiniz.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Hani sizden, birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi yaşadığı yerden uzaklaştırmayın diye söz almıştık. Siz de buna şahitlik eder hâlde ikrar (kabul) etmiştiniz.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Yine sizden, kanlarınızı akıtmayacaksınız ve birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız, diye kesin söz aldık. Siz bunu aynen kabul etmiştiniz ve bizzat kendiniz buna şahitlik ediyorsunuz.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Hani sizden "Birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayın" diye misak almıştık. Sonra sizler bunu onaylamıştınız, hala (buna) şahitlik ediyorsunuz.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Yine bir vakıt sizden şöyle kesin söz almıştık: " Birbirinizin kanlarını dökmiyeceksiniz, birbirinize zulüm yaparak bir kısmınızı yurdlarınızdan çıkarmıyacaksınız." Sonra, siz de bunları ikrar ve kabul ettiniz. Bununla beraber geçmişlerinizin bu ahdine siz de şâhitlik edersiniz (ve bu ahitleri Tevrat’da da görüyorsunuz.)
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Hatırlayınız ki, sizden, “Birbirinizin kanını akıtmayınız, birbirinizi yurtlarınızdan çıkartmayınız” diye sağlam söz almıştık. Sonra siz bunu kabullendiniz ve birbirinize karşı şahitlik ettiniz.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Kaninizi dokmeyin, birbirinizi yurdunuzdan surmeyin diye sizden soz almistik, sonra bunu boylece kabul etmistiniz, buna siz sahidsiniz.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Ve hani birbirinizin kanlarını dökmeyin, birbirinizi yurdunuzdan çıkarmayın, diye sizden söz almıştık. Sonra siz de bunu ikrar etmiştiniz ve buna hâlâ da şâhidlik ediyorsunuzdur.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(Yine) birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan sürmeyeceksiniz diye de sizden söz almıştık. Sonra sizler bunu onaylamıştınız. Hâlâ da (buna) tanıklık etmektesiniz (bu ahitleri Tevrat`ta da görmektesiniz).
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Hani, "Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız" diye de sizden kesin söz almıştık. Sonra bunu böylece kabul etmiştiniz. Kendiniz de buna hâlâ şahitlik etmektesiniz.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
(Ey İsrailoğulları!) Birbirinizin kanını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair sizden söz almıştık. Her şeyi görerek sonunda bunları kabul etmiştiniz.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz ve birbirinizi yurtlarından çıkarmayacaksınız diye de sizden söz almıştık. Bunu kabul etmiş ve tanık olmuştunuz.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Yine bir zamanlar mîsakınızı almıştık; birbirinizin kanlarını dökmeyeceksiniz, nüfusunuzu diyarınızdan çıkarmıyacaksınız. Sonra siz buna ikrar da verdiniz ve ikrarınıza şahit de oldunuz.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Hani birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan sürmeyeceksiniz diye de sizden söz almıştık. Kendi tanıklığınızla bunu kabul etmiştiniz.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Hani sizden "Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz ve birbirinizi yurtlarınızdan (diyariküm) çıkarmıyacaksınız diye misak almıştık. Sonra sizler bunu onaylamıştınız (akrertüm). Hala da buna tanıklarsınız.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Hani:"Kanlarınızı dökmeyeceksiniz ve birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız" diye kesin sözünüzü almıştık. Sonra siz kabul ettiniz. Hala da şâhitlik ediyorsunuz…
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Hani sizden (ey Yahudiler,) : «(Birbirinizin) kanlarını (haksız) yere) akıtmayın, kendinizi kendi yurdlarınızdan çıkarmayın» diye kat’î söz almışdık. Sonra siz de (buna karşı) ikraar vermişdiniz ve haalâ (bu yolda aleyhinizde) şâhidlik edib duruyorsunuz da.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Bir zaman da: `Birbirinizin kanlarını dökmeyeceksiniz ve birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız!` diye sağlam sözünüzü almıştık, sonra (bunu açıkça) kabûl ettiniz. Ve siz(buna) şâhidlik etmektesiniz.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Hani; bir de kanınızı dökmeyin, birbirinizi yurdunuzdan sürmeyin diye söz almıştık, sonra bunu ikrar ettiniz ve şahid de oldunuz.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Birbirlerinizin öldürüp kanını dökmeyeceğinize ve birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair, kendinizde buna şahitler olarak, sağlam söz almıştık.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Ve "Birbirinizin kanlarını dökmeyin, birbirinizi yurdunuzdan çıkarmayın." diye sizden misak almıştık. Siz de bunu (misakinizi) ikrar etmiştiniz. Sizler (buna) şahadet edersiniz.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
"Kanınızı dökmeyin ve birbirinizi yurdunuzdan sürmeyin" diye sizden söz almıştık. Sonra bunu böylece ikrar etmiştiniz ve buna siz de şahitlik ediyorsunuz.);
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
O zaman, birbirinizin kanını dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan sürmeyeceğinize dair kesin söz almıştık sizden, siz de kabul etmiştiniz; ve (şimdi de) buna şahitlik yapıyorsunuz.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Yine sizden "Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurdunuzdan çıkarmayacaksınız" diye de söz almıştık; üstelik siz de bunu ikrar etmiştiniz; hala da buna şahitsiniz.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve bir vakitte Biz, «Kendi kanlarınızı dökmeyeceksiniz ve nefislerinizi yurdunuzdan çıkarmayacaksınız,» diye bir ahdinizi almıştık. Sonra ikrar da etmiştiniz. Ve siz (bu ikrarınıza) şehâdet de edersiniz.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Bir zamanlar da sizden: "Birbirinizin kanlarını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız. " diye söz almıştık. Sonra da bunu kabul etmiş, (bu ikrarınıza) şâhit de olmuştunuz.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Hani o zaman; "Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız" diye de, kesin söz almıştık. Sonra bunu böylece kabul etmişlerdi. Kendiniz de buna hâlâ şahitlik etmektesiniz.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Hani birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz, birbirinizi yurtlarınızdan sürmeyeceksiniz diye de sizden söz almıştık. Kendi tanıklığınızla bunu kabul etmiştiniz.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Hani sizden, "Birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi ülkenizden çıkarmayın!" diye söz almıştık, siz de bunu kabul etmiştiniz. Buna siz de şahitlik edersiniz.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
"Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz,birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız?" diye sizden kesin söz almıştık; göre göre bunu kabul etmiştiniz.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Sizden "boş yere kanınızı akıtmayınız, birbirinizi yurdunuzdan çıkarmayınız" diye söz almıştık; sonra siz de söz vermiştiniz ve hala buna şahitlik ediyorsunuz.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Hani sizden «Birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayın» diye kesin söz almıştık. Sonra sizler bunu onaylamıştınız, hâlâ da (buna) şahitlik etmektesiniz.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Sizden şu sözü de almıştık: Birbirinizin kanını dökmeyeceksiniz. Birbirlerinizi yurtlarınızdan çıkarmayacaksınız. Bunu kabul etmiştiniz. Hâlâ da buna tanıklarsınız.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
And remember We took your covenant (to this effect): Shed no blood amongst you, nor turn out your own people from your homes: and this ye solemnly ratified, and to this ye can bear witness.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.