يُنَادُونَهُمْ أَلَمْ نَكُنْ مَعَكُمْ ۖ قَالُوا بَلَىٰ وَلَٰكِنَّكُمْ فَتَنْتُمْ أَنْفُسَكُمْ وَتَرَبَّصْتُمْ وَارْتَبْتُمْ وَغَرَّتْكُمُ الْأَمَانِيُّ حَتَّىٰ جَاءَ أَمْرُ اللَّهِ وَغَرَّكُمْ بِاللَّهِ الْغَرُورُ
Yunadunehum elem nekun me’akum kalu bela ve lakinnekum fetentum enfusekum ve terabbastum vertebtum ve ğarretkumul’emaniyyu hatta cae emrullahi ve ğarrekum billahilğaruru.
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
يُنَادُونَهُمْ
yunādūnehum
onlara seslenirler
نَكُنْ
nekun
değil miydik?
مَعَكُمْ
meǎkum
sizinle beraber
وَلَٰكِنَّكُمْ
velākinnekum
ama siz
فَتَنْتُمْ
fetentum
kötülük ettiniz
أَنْفُسَكُمْ
enfusekum
kendi canlarınıza
وَتَرَبَّصْتُمْ
ve terabbeStum
ve beklediniz
وَارْتَبْتُمْ
vertebtum
ve kuşkulandınız
وَغَرَّتْكُمُ
ve ğarratkumu
ve sizi aldattı
الْأَمَانِيُّ
l-emāniyyu
kuruntular
وَغَرَّكُمْ
ve ğarrakum
ve sizi aldattı
بِاللَّهِ
billahi
Allah(ın affı) ile
الْغَرُورُ
l-ğarūru
çok aldatıcı (şeytan)
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Onlar bağırırlar da derler ki: Biz, sizinle berâber değil miydik? Evet derler ve fakat siz, kendinizi fitnelere saldınız ve îman edenlerin bir felâkete uğramasını beklediniz ve şüphe ettiniz ve olmayacak istekler, sizi aldatıp durdu, sonunda Allah’ın emri, gelip çattı ve sizi Şeytan, aldatmıştı.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
"Evet beraberdiniz" derler. "Fakat siz kendinizi, kendiniz yaktınız. Hep mü’minlerin felaketini gözlediniz. İslâm dini hakkında şüphe ettiniz, sizi kuruntular aldattı, sizi o çok aldatan şeytan veya dünya Allah’a karşı güvendirerek, sizi Allah ile aldattı da nihayet ölüm veya Allah’ın azabı gelip çattı."
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Münafıklar onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. (Müminler de) derler ki: Evet ama, siz kendi başınızı belaya soktunuz; fırsat beklediniz; şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah’ın emri gelip çattı!
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
(İkiyüzlüler) onlara (iman edenlere): "Sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. "Evet ama siz, Allâh’ın emri (ölüm) gelesiye kadarki süreçte, nefslerinizi fitneye düşürdünüz (imanı yaşamadınız), gözetleyip durdunuz, şüphe ettiniz, kuruntular da sizi aldattı ve o çok aldatıcı da (bilincinizdeki şartlanmışlık fikirleri) Allâh’la (siz O’ndan var oldunuz ne yapsanız bir şey olmaz size, kuruntusuyla) sizi aldattı!"
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’Evet, ama siz kendi kendinizi fitneye soktunuz, (iman edenlerin başlarına felaketler gelmesini) gözlediniz, şüpheye düştünüz, Allah’ın emri (ölüm) gelinceye kadar uzun emeller sizi aldattı ve çok aldatıcı (şeytan) sizi Allah hakkında aldattı.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
(Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (Müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip-beklediniz, (Allah’a ve İslam’a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp-aldattı. Sonunda Allah’ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldaltıcı da sizi Allah ile (Allah’ın adını kullanarak, hatta masumca sizden görünerek) aldatmış oldu."
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Münafıklar, müminlere şöyle bağırırlar: "- Bizler sizinle beraber (dünyada ibadet eder) değil miydik?" Müminler: "- Evet, bizimle beraberdiniz; fakat siz, kendinizi nifaka düşürüb helâk ettiniz. Müminlere felâket beklediniz, (yahud tevbe için beklediniz), şübhelendiniz ve uzun ömür hülyası, sizi aldattı; tâ Allah’ın emri (ölüm) gelinceye kadar... Bir de, Allah’a karşı, sizi, aldatıcı şeytan aldattı."
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
“Evet, ama siz kendi başınızı belâya soktunuz, gözlediniz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. Şeytan, Allah ile sizi aldattı. Nihayet Allah`ın emri geldi çattı.”
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Ikiyuzluler, inananlara: «Biz sizinle beraber degil miydik» diye seslenirler. Onlar: «Evet oyle; fakat sizler kendinizi aldattiniz, bize pusu kurdunuz, Allah’in buyrugu gelene kadar dinde supheye dustunuz; sizi kuruntular aldatti; sizi seytanlar Allah’a karsi da ayartti.»
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
İkiyüzlü dönekler, mü’minlere : «Biz sizinle beraber değil miydik ?» diye seslenirler. Onlar da: «Evet, beraberdik, ama siz kendinizi fitne unsuru yaptınız; (mü’minlerin başına gelmesini istediğiniz kötülüğü ve kurduğunuz tuzağı) gözleyip şüphe içinde kaldınız. Kuruntularınız sizi iyice aldattı. Allah’ın emri (azabı) gelinceye kadar bu hâliniz devam etti. Aldatıcı azgınlar sizi Allah’a karşı aldatıp ayarttılar.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(Münafıklar) mü`minlere şöyle seslenirler: “Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?” (Mü`minler de) derler ki: “Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah`ın emri (ölüm) gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) Allah hakkında da sizi aldattı.”
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
(Münafıklar) mü’minlere şöyle seslenirler: "Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?" (Mü’minler de) derler ki: "Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah’ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) Allah hakkında da sizi aldattı."
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Münafıklar onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. (Müminler de) derler ki: Evet ama, siz kendi başınızı belaya soktunuz; fırsat beklediniz; şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah’ın emri gelip çattı!
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
"Biz sizinle birlikte değil miydik?" diye onlara seslenirler. "Evet" derler, "Ancak siz kendinizi kandırdınız, beklediniz, kuşkular beslediniz ve ALLAH’ın kararı gelinceye kadar kuruntularla oyalandınız. Kandırıcı, sizi ALLAH hakkında yanılttı."
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
(Münafıklar) onlara: «Biz sizinle beraber değil miydik?» diye seslenirler. (Müminler) de derler ki: «Evet ama, siz kendi canlarınıza kötülük ettiniz, gözlediniz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah’ın emri gelip çattı.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Münafıklar, müminlere «Dünyada sizinle birlikte değil miydik?» diye seslenirler. Müminler de onlara şöyle derler; «Evet, birlikteydik. Fakat siz kendiniz eğri yola saptınız, hep komplo peşinde koştunuz, gerçeklerden kuşku duydunuz, asılsız kuruntulara kapıldınız, sonunda Allah’ın emri gelince öldünüz, o yaman ayartıcı (şeytan) sizi Allah’ın affediciliğine güvendirerek baştan çıkardı.»
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
(Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip beklediniz, (Tanrı’ya ve İslama karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Tanrı’nın buyruğu geliverdi; ve o aldaltıcı da sizi Tanrı ile aldatmış oldu."
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Onlara: "Biz sizinle birlikte değil miydik?" diye seslenirler. Derler ki: "Evet, ama siz Allah’ın emri gelinceye kadar kendinizi fitneye düşürdünüz, bekleyip durdunuz, kuşkulara kapıldınız, kuruntular da sizi aldattı. O çok aldatıcı da sizi Allah’a karşı aldatıpdurdu."
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
(Münafıklar) onlara bağrışırlar: «Biz sizinle beraber değil miydik»? «Evet, dediler (derler, beraberdik). Fakat kendinizi siz kendiniz yakdınız. (Hep mü’minlerin felâketini) gözetdiniz. (İslâm dîni hakkında) şübhe etdiniz. Sizi kuruntular aldatdı. Sizi o çok aldatan, Allaha karşı bile aldatdı». Nihayet (işte) Allahın emri gelib çatdı.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(Münâfıklar) onlara (o Cennet ehline): `Sizinle (dünyada) berâber değil miydik?` diye bağırırlar. (Mü`minler de:) `Evet (berâberdiniz)! Fakat siz, kendinizi (nifakla) fitneye düşürdünüz ve (mü`minlere musîbet gelmesini) beklediniz, hem (hak olan dîninizde) şübhe ettiniz ve boş temennîler sizi aldattı; nihâyet Allah`ın emri (ölüm) geldi; o çok aldatıcı (şeytan)da, sizi Allah hakkında aldattı!` derler.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. Onlar da: Evet, ama siz kendinizi aldattınız, pusu kurdunuz, şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan, sizi Allah’a karşı bile aldattı. Nihayet Allah’ın emri gelip çattı.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
İnananlar azapta olanlara "Biz sizinle beraber olmadık mı?" diye seslenirler. Onlarda "Evet" derler. İnananlar "Ancak siz, kendi nefsinizle denendiniz. Sonra bekleyip seyrettiniz ve hep şüphe içine girdiniz. Sonra, Allah’ın azap emri üzerinize gelinceye kadar, kuruntularınız sizi oyaladı ve gururunuz sizi Allah’a karşı aldattı.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Onlara seslenirler: "Biz, sizinle beraber olmadık mı?" (Onlar): "Evet, fakat siz kendinizi fitneye düşürdünüz, beklediniz ve şüphe ettiniz. Allah’ın emri (ölüm emri) gelinceye kadar emaniyye sizi aldattı. Ve garur (aldatanlar, şeytan ve avaneleri), sizi Allah ile (Allah "Gafur’dur, Rahîm’dir, sizi affeder." diyerek) aldattı." dediler.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Onlara (münafıklar şöyle) seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Onlar, "Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, gözetip beklediniz, kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Allah’ın emri (olan ölüm) geliverdi ve o aldatıcı da sizi Allah ile aldatmış oldu" derler.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
O(nun dışında kala)nlar, şu (içindeki)lere, "Sizinle değil miydik?" diye seslenecekler. Berikiler, "Evet öyleydi!" diye cevap verecekler, "Ama siz kendi kendinizi ayarttınız, (inancınızda) tereddüt gösterdiniz; (yeniden dirilme konusunda) şüpheye kapıldınız ve Allah’ın buyruğu ulaşıncaya kadar kuruntunuz sizi yoldan çıkardı çünkü, Allah hakkındaki ayartıcı düşünceler(iniz) sizi yanılgıya sürükledi!
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
(Münafıklar) seslenecekler: "Biz sizinle beraber değil miydik? (Mü`minler) şöyle cevap verecekler: "Elbette! Ama siz kendi kendinizi tuzağa düşürdünüz; böylece (güya) kendinizi gözettiniz; kuşkuya kapıldınız, Allah`ın emri gelinceye kadar malum kuruntularla avundunuz; dahası, o (kafa) sizi Allah ile aldatarak gurura sürükledi."
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onlara bağırırlar ki: «Biz sizinle beraber değil mi idik?» Onlar da derler ki: «Evet.. Velâkin siz nefsinizi fitneye düşürdünüz, ve (mü’minler hakkında fenalık) gözettiniz ve sizi bâtıl şeyler gurura düşürdü. Tâ ki, Allah’ın emri geliverdi. Ve sizi şeytan Allah ile aldattı.»
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Münafıklar müminlere: "Biz sizinle beraber değil miydik?" diye seslenirler. Müminler de derler ki: "Evet amma, siz kendinizi aldattınız, bize pusu kurdunuz, şüpheye düştünüz, kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı (şeytan) sizi Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah’ın emri gelip çattı. "
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
(münafıklar) müminlere şöyle seslenirler: "Biz de (dünyada) sizinle beraber değil miydik?" (Müminler de) derler ki: "Evet, fakat siz kendinizi yaktınız. Başımıza musibetler gelmesini gözlediniz, şüphe ettiniz. Allah’ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. O çok aldatıcı. Allah hakkında da sizi aldattı."
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Münafıklar, müminlere «Dünyada sizinle birlikte değil miydik?» diye seslenirler. Müminler de onlara şöyle derler; «Evet, birlikteydik. Fakat siz kendiniz eğri yola saptınız, hep komplo peşinde koştunuz, gerçeklerden kuşku duydunuz, asılsız kuruntulara kapıldınız, sonunda Allah’ın emri gelince öldünüz, o yaman ayartıcı (şeytan) sizi Allah’ın affediciliğine güvendirerek baştan çıkardı.»
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Münafıklar şöyle seslenirler: "Biz de sizinle beraber değil miydik?" Müminler cevap verirler: "Evet, beraberdiniz, fakat siz kendi canınızı yaktınız, müminlere hep felaket gelmesini gözleyip durdunuz, şüphelere düştünüz, sizi birtakım kuruntular oyaladı. Bir de baktınız ki emr-i Hak gelmiş. Böylece o dessas, çok aldatıcı şeytan sizi Allah’ın affı ve keremi ile aldattı."
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
(Münâfıklar) onlara seslenirler: "Biz de sizinle beraber değil miydik?" (Mü’minler) derler ki: "Evet ama, siz kendi canlarınıza kötülük ettiniz, beklediniz (hemen tevbe etmediniz) kuşkulandınız, kuruntular sizi aldattı. Allâh’ın emri (ölüm) gelinceye kadar (böyle hareket ettiniz,) o çok aldatıcı (şeytân,) sizi Allâh(ın affı) ile aldattı."
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Münafıklar, müminlere: -Sizinle beraber değil miydik? diye seslenecekler. -Evet, ama, siz kendinizi aldattınız. Çekinceli davrandınız, şüphe ettiniz ve Allah’ın emri gelinceye kadar kuruntular sizi aldattı. Aldatıcı da sizi Allah ile aldattı, derler.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
(Münafıklar) Onlara seslenirler: «Biz sizlerle birlikte değil miydik?» Derler ki: «Evet, ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz, (Müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip beklediniz; (Allah’a ve İslâm’a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp aldattı. Sonunda Allah’ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldatıcı da sizi Allah ile (Allah’ın adını kullanarak, hatta masumca bizden görünerek) aldatmış oldu.»
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Onlara seslenirler: "Biz sizinle değil miydik?" Derler ki: "Evet, bizimleydiniz. Ancak siz kendinizi yaktınız, bekleyip durdunuz, şüphe ettiniz, hayal ve kuruntular/hurafeler/anlamını bilmeden okuyuşlar sizi aldattı; nihayet Allah’ın emri geldi. O yaman aldatıcı, sizi Allah ile aldattı."
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
(Those without) will call out, "Were we not with you?" (The others) will reply, "True! but ye led yourselves into temptation; ye looked forward (to our ruin); ye doubted (Allah´s Promise); and (your false) desires deceived you; until there issued the Command of Allah. And the Deceiver deceived you in respect of Allah.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.