فَوَقَاهُمُ اللَّهُ شَرَّ ذَٰلِكَ الْيَوْمِ وَلَقَّاهُمْ نَضْرَةً وَسُرُورًا
Fevekahumullahu şerre zalikelyevmi ve lakkahum nadreten ve sururen.
Kelime
Anlamı
Kökü
فَوَقَاهُمُ
onları korumuştur
اللَّهُ
Allah
شَرَّ
şerrinden
ذَٰلِكَ
o
الْيَوْمِ
günün
وَلَقَّاهُمْ
ve onlara vermiştir
نَضْرَةً
parlaklık
وَسُرُورًا
ve sevinç

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Derken Allah da korumuştur onları, bugünün şerrinden ve yüzlerine bir parlaklık, gönüllerine bir sevinçtir, vermiştir.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Ve bu yüzden Allah onları o günün dehşetinden koruyacak, aydınlık ve sevinç verecektir.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    İşte bu yüzden Allah onları o günün fenalığından esirger; (yüzlerine) parlaklık, (gönüllerine) sevinç verir.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Bundan dolayı Allâh, işte o sürecin şerrinden onları korudu ve onlara bir parlaklık ve sürur verdi.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Allah da onları bu günün kötülüğünden korumuş ve kendilerine bir yüz parlaklığı ve sevinç vermiştir.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Artık Allah, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Allah da onları, o günün azabından korur ve kendilerine güzel bir yüz ve sevinç verir.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Bundan dolayı Allah, onları o günün kötülüklerinden koruyacaktır ve onları güler yüze ve mutluluğa kavuşturacaktır.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Allah da onlari bu yuzden o gunun fenaligindan korur; onlarin yuzune parlaklik ve nese verir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Allah da onları o günün şerrinden korudu ve yüzlerini ışılar hale getirip sevince erdirdi.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Allah da o günün şerrinden onları korur ve (yüzlerini) bir aydınlığa ve sevince kavuşturur.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Allah da onları o günün kötülüğünden korur ve yüzlerine bir aydınlık ve içlerine bir sevinç verir.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    İşte bu yüzden Allah onları o günün fenalığından esirger; (yüzlerine) parlaklık, (gönüllerine) sevinç verir.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Nitekim, ALLAH onları o günün kötülüğünden korur ve onlara neşe ve sevinç verir.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Allah da onları o günün fenalığından korur, yüzlerine parlaklık, gönüllerine sevinç verir.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Allah da onları o günün kötülüğünden korur, yüzlerine parlaklık ve gönüllerine sevinç sunar.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Artık Tanrı, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Bundan dolayı Allah da bu günün şerrinden onları korur ve onlara bir mutluluk, bir sevinç verir.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    İşte bundan dolayı Allah bu günün şerrinden onları korumuş, (yüzlerine) bir güzellik, (yüreklerine) bir sevine vermiş,

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Allah da onları o günün şerrinden korudu ve onlara (yüzlerinde) bir güzellik (ve parlaklık), hem (gönüllerinde) bir sevinç verdi!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Allah da onları, o günün şerrinden korumuştur. Ve onlara bir güzellik, bir sevinç vermiştir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Sonra Allah bu günün şerrinden onları koruyacak ve onlara aydınlık ve sevinç veren bir karşılıkla karşılayacak.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Oysa Allah, onları işte böyle bir günün şerrinden korudu. Ve onları, pırıl pırıl bir yüze ve surura (sevince) kavuşturdu.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Artık Allah da onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara bir güzellik ve bir sevinç vermiştir.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ve bu yüzden Allah onları o Gün’ün dehşetinden koruyacak, aydınlık ve sevinç verecektir,

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Bu yüzden Allah onları bu günün dehşetinden koruyacak ve onların (yüzlerine) nur, (yüreklerine) sürur koyacak;

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    (11-12) Artık Allah, onları o günün şerrinden korumuştur. Ve onlara bir güzellik ve bir sevinç vermiştir. Ve onları sabrettikleri için cennetle ve ipekli libasla mükâfaatlandırdı.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Allah da onları bu yüzden o günün fenalığından korur; onların yüzüne parlaklık ve neşe verir.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Işte bu yüzden Allah, onları o günün fenalığından esirger; (yüzlerine) parlaklık, (gönüllerine) sevinç verir.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Allah da onları o günün kötülüğünden korur, yüzlerine parlaklık ve gönüllerine sevinç sunar.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Allah da onları o günün felaketinden korur, onların yüzlerine nûr, gönüllerine sürûr verir.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Allâh da onları, o günün şerrinden korumuş, onlar(ın yüzlerin)e parlaklık ve (gönüllerine) sevinç vermiştir.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Allah da onları o günün şerrinden korumuş ve onlara bir parıltı ve sevinç bahşetmiştir.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Artık Allah da, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Allah da onları o gününün şerrinden korumuş ve kendilerini bir parlaklığa, bir sevince ulaştırmıştır.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    But Allah will deliver them from the evil of that Day, and will shed over them a Light of Beauty and (blissful) Joy.