فَأَنْجَيْنَاهُ وَأَهْلَهُ إِلَّا امْرَأَتَهُ قَدَّرْنَاهَا مِنَ الْغَابِرِينَ
Fe enceynahü ve ehlehu illemraetehu kaddernaha minel ğabirın
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
فَأَنْجَيْنَاهُ
feenceynāhu
biz de onu kurtardık
وَأَهْلَهُ
ve ehlehu
ve ailesini
امْرَأَتَهُ
mraetehu
karısı
قَدَّرْنَاهَا
ḳaddernāhā
ona takdir ettik
الْغَابِرِينَ
l-ğābirīne
kalanlardan olmasını
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Derken, onu ve âilesini kurtardık, ancak karısını kurtarmadık, onun, geri kalanlarla kalmasını takdîr etmiştik.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Ve bunun üzerine biz de, O’nu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısının geride kalanlar arasında olmasını gerekli gördük.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Biz de Onu ve ehlini kurtardık, karısı müstesna... Onu, geride kalıp helâk olanlardan (olmasını) takdir ettik.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Biz de onu ve karısı dışında bütün ailesini kurtardık. Onun geride kalanlardan olmasını takdir ettik.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azap içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Bunun üzerine biz de Lût’u ve âilesini kurtardık; ancak karısını geride kalanlardan (helâke uğrayanlardan) takdir ettik.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Karısı müstesna; çünkü onun, geride kalmasını gerekli bulduk.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Bunun uzerine onu ve ailesini kurtardik, yalniz karisinin geride kalanlardan olmasini gerekli bulduk.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Biz, Lût’u da, ailesini de kurtardık ; ancak karısını değil, onu geride kalıp (yok edilecekler) arasında takdîr ettik.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
Biz de Lût`u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını takdir ettik.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak karısı başka. Onun geride kalıp helâk olmasını takdir ettik.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Biz de onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısı hariç; onu geride kalanlardan saydık.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Lût’u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını kararlaştırdık.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Biz de, onu ve ehlini (ailesini) kurtardık, Yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısı müstesna; onun geride (azaba uğrayanların içinde) kalmasını takdir ettik.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Bunun üzerine biz de hem onun, hem geri kalanlardan olmasını takdîr etdiğimiz karısından, başka bütün haanedânını kurtardık.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Bunun üzerine (biz de) onu ve ehlini kurtardık. Ancak karısı hâriç; onun (inkârısebebiyle) geride kalanlardan olmasını takdîr ettik.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısının geride kalanlardan olmasını takdir ettik.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Karısının dışında, Lut’u ve ehlini kurtardık. Karısı yerle bir olanlardan oldu.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Böylece onu ve ailesini, hanımı hariç (olmak üzere) kurtardık. Onu geride kalanlardan taktir ettik.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Biz de onu ve ailesini kurtardık. Sadece karısı müstesna; onu geride kalanlardan (azaba uğrayanlardan olmasını) takdir ettik.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
Ve bunun üzerine Biz de o’nu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısının geride kalanlar arasında olmasını gerekli gördük.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Derken, Biz onu ve (iman) ailesini kurtardık; ancak karısının dökülenler arasında yer almasına karar verdik.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Binaenaleyh O’nu ve bütün hanedanını necâta erdirdik, zevcesi müstesna. Onu takdirimizle azapta bâki kalanlardan kıldık.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Biz de onu ve âilesini kurtardık. Yalnız karısı müstesnâ. Onun geride kalanlar arasında olmasını takdir ettik.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Onu ve eşi haricindeki ailesini kurtardık. (Lût’un eşi) azabı hak edenlerden oldu!
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Lût’u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını kararlaştırdık.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Biz onu, ailesini ve beraberinde olanları kurtardık. Yalnız eşinin geride kalıp azaba uğrayanlardan olmasını takdir etmiştik.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Biz de onu ve âilesini kurtardık, yalnız karısının (azâbda) kalanlardan olmasını takdir ettik.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
O’nu ve ailesini kurtardık, yalnız, geride kalanlardan olmasını takdir ettiğimiz karısı hariç.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Biz de, onu ve ailesini kurtardık, yalnızca karısı hariç; onu geride (azab içinde kalanlar arasında) takdir ettik.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Karısı hariç. Onu, arkada kalanlardan biri olarak takdir etmiştik.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
But We saved him and his family, except his wife; her We destined to be of those who lagged behind.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.