إِلَيْهِ يُرَدُّ عِلْمُ السَّاعَةِ ۚ وَمَا تَخْرُجُ مِنْ ثَمَرَاتٍ مِنْ أَكْمَامِهَا وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنْثَىٰ وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ ۚ وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ أَيْنَ شُرَكَائِي قَالُوا آذَنَّاكَ مَا مِنَّا مِنْ شَهِيدٍ
İleyhi yüraddü ılmüs saah ve ma tahrucü min semeratüm min ekmamiha ve ma tahmilü min ünsa ve la tedau illa biılmih ve yevme yünadıhim eyne şürakaı kalu azennake ma minna min şehıd
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
يُرَدُّ
yuraddu
döndürülür
السَّاعَةِ
s-sāǎti
sa’at (kıyamet)
ثَمَرَاتٍ
ṧemerātin
meyvalar
أَكْمَامِهَا
ekmāmihā
kabukları-
تَحْمِلُ
teHmilu
gebe kalmaz
بِعِلْمِهِ
biǐlmihi
O’nun bilgisi
وَيَوْمَ
ve yevme
ve (o) gün
يُنَادِيهِمْ
yunādīhim
onlara seslenildiği
شُرَكَائِي
şurakāī
ortaklarım
اذَنَّاكَ
āƶennāke
sana arz ederiz ki
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Kıyâmetin, ne vakit kopacağına dâir bilgi, Allah’a âittir ve onun hükmü ve bilgisi olmadan meyveler, tomurcuklarından ve kabuklarından çıkamaz ve hiçbir kadın gebe kalamaz ve çocuğunu doğuramaz ve o gün, nerede şeriklerim diye nidâ edilir onlara da, sana bildirdik zâten derler, bu hususta bir tanığımız bile yok.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
"İçimizden buna şahitlik yapacak bir kimse bulunmadığını sana arzederiz" derler.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Kıyamet gününün bilgisi, O’na havale edilir. O’nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
O Saat’in (ölüm) ilmi O’na aittir! O’nun bilgisi dışında ne meyveler tomurcuklardan meydana gelir, ne bir dişi hamile kalır ve ne de taşıdığını doğurur! "Nerede benim ortaklarım?" diye onlara (Allâh’ın) nida ettiği gün, dediler ki: "Senin bir ortağın olduğuna kimse şahit olmamıştır; bunu itiraf ederiz!"
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’Sana arzederiz ki bizden hiçbir şahit yoktur!’ derler.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Kıyamet-saatinin ilmi O’na döndürülür. O’nun ilmi olmaksızın, hiçbir meyve tomurcuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Onlara: "Benim ortaklarım nerede" diye sesleneceği gün, dediler ki: "Sana arzettik ki, bizden hiçbir şahid yok."
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
(Vaktini kimse bilemiyeceği) kıyametin ilmi Allah’a havale edilir. Hem O’nun ilmi olmadıkca meyvelerden hiç biri tomurcuklarından çıkmaz, hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah, müşriklere: "- Nerede imiş ortaklarım?" diye nida edeceği gün, şöyle diyeceklerdir: "- Sana arz ederek bildiririz ki, bizden (sana ortak bulunduğuna) şahidlik edecek bir kimse yoktur."
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Kıyametin bilgisi, yalnızca Allah`a aittir. Allah`ın bilgisi olmadan ne bir meyve kabuğu çıkar, ne de bir dişi, gebe kalıp doğurur. O gün Allah müşriklere, “Nerede ortaklarım?” diye seslenecek. Onlar da, “Bizden bir tanık olmadığını sana arzederiz” derler.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Kiyametin ne zaman kopacagi bilgisi ona aittir. O’nun bilgisi disinda hicbir urun kabugundan cikmaz, hicbir disi gebe kalmaz ve dogurmaz. Onlara: «Bana kostugunuz ortaklar nerede?» diye seslendigi gun: «Sana, buna dair bizden hicbir sahit olmadigini arzederiz» derler.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Kıyâmet’in kopuş saati bilgisi O’na çevrilir (Allah’a aittir). O’nun bilgisi dışında ne meyvalar tomurcuklarından çıkar, ne de bir dişi gebe kalır, ne de doğurur. O gün (Allah’a) ortak koşanlara : «Nerede bana ortak koştuklarınız ?» diye seslenir. Onlar, «içimizde buna hiçbir şâhid bulunmadığını bildirdik» derler,
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
Kıyamet saatinin bilgisi, ancak O`na aittir. O`nun bilgisi olmadıkça hiç bir meyve tomurcuklarından çıkmaz. Hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Gün gelir: “Neredeymiş bana ortak saydığınız putlar?” diye nida eder de, (müşrikler): “İtiraf ederiz ki bizden (senin ortağın olduğuna) şahitlik edecek hiç kimse yoktur.”
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Kıyametin ne zaman kopacağına ilişkin bilgi O’na havale edilir. Meyveler tomurcuklarından ancak O’nun bilgisi altında çıkar, dişi ancak O’nun bilgisi altında hamile kalır ve doğurur. Allah onlara, "Nerede bana ortak koştuklarınız?" diye seslendiği gün şöyle derler: "Sana arz ederiz ki, içimizden onları gören hiçbir kimse yok."
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Kıyamet gününün bilgisi, O’na havale edilir. O’nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
O anın bilgisi O’nun katındadır. O’nun bilgisi olmadan ne meyveler kabuklarından çıkabilir ne de bir dişi gebe kalır veya doğum yapar. "Hani benim ortaklarım nerede?" diye onlara seslendiği gün onlar: "Hiçbirimizin buna şahitlik etmediğini sana arzederiz" derler.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Kıyamet zamanını bilmek ancak Allah’a havale edilir. Onun bilgisi dışında hiçbir meyve kabuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: «Bana koştuğunuz ortaklarım nerede?» diye seslendiği gün, onlar: «Senin ortağın olduğuna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arz ederiz.» derler.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi O’na aittir. Allah’ın bilgisi dışında hiçbir ürün kabuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Onlara: «Bana koştuğunuz ortaklar nerede?» diye seslenildiği gün: «Sana arz ederiz ki bizde hiçbir gören yok» derler.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Kıyamet saatinin ilmi O’na döndürülür. O’nun ilmi olmaksızın, hiçbir meyve tomurcuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Onlara: "Benim ortaklarım nerede" diye sesleneceği gün, dediler ki: "Sana arzettik ki, bizden hiçbir şahid yok."
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Kıyamet gününün bilgisi, O’na havale edilir. O’nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
O saatin ilmi ancak Ona irca olunur. Onun ilmi olmaksızın (hattâ) meyvelerden hiçbiri tomurcuklarından çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Onlara «Benim ortaklarım nerede?» diye nida edileceği gün (görürsün ki şöyle) demişlerdir (diyeceklerdir): «Sana arzetdik. Bizden hiçbir şâhid yokdur».
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Kıyâmetin (ne zaman kopacağı) bilgisi, O`na havâle edilir. O`nun ilmi olmaksızın, ne mahsûller tomurcuklarından çıkar, ne bir dişi hâmile kalır, ne de doğurur! Ve (Allah) onlara: `Nerede (bana koştuğunuz) ortaklarım?` diye sesleneceği gün (onlar): `Sana arz ederiz ki,(şimdi buna dâir) bizden hiçbir şâhid yoktur!` derler.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Kıyamet saatının bilgisi, ancak O’na aittir. O’nun ilmi olmadıkça hiç bir meyve tomurcuklarından çıkmaz. Hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Onlara: Nerede Benim ortaklarım? diye seslendiği gün derler ki: Bizden hiç bir şahid olmadığını Sana arzederiz.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Kıyamet saatinin bilgisi Allah’a (döndürülür) aittir. Allah’ın izni olmadan, hiçbir meyve kabuğundan çıkamaz ve hiçbir dişi yavrusuna hamile kalamaz ve izni olmadan (doğuramaz) bırakamaz. Kıyamet günü onlara "Benim ortaklarım olduğunu söyledikleriniz nerede?" diye seslenilir. Onlarda "Sana ilan ediyoruz. Bizim, onların senin ortakların olduğuna dair hiçbir şahidimiz yok" derler.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
O saatin (kıyâmetin) ilmi O’na döndürülür (O’na aittir). O’nun ilmi olmadan, hiçbir meyve, tomurcuğundan çıkmaz. Hiçbir kadın, hamile kalmaz ve doğum yapamaz. Onlara "Benim ortaklarım nerede?" diye seslenileceği gün "Sana arzettik, bizden bir şahit yoktur." dediler (derler).
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Kıyametin ilmi O’na aittir. O’nun ilmi olmaksızın, hiç bir meyve tomurcuğundan çıkmaz, hiç bir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Onlara, "Benim ortaklarım nerede?" diye sesleneceği gün derler ki: (Ortağın olduğuna dair) Bizden hiç bir şahidin olmadığını sana bildiririz."
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
Son Saat’in ne zaman geleceği bilgisi yalnız O’nun katındadır. O’nun bilgisi olmadan ne meyveler kabuklarını çatlatır, ne de bir dişi gebe kalır veya doğurur. O Gün Allah, onlara: "Benim şu (sözde) ortaklarım neredeler şimdi?" diye seslendiğinde (hiç tereddütsüz) cevap verecekler: "İtiraf ederiz ki hiçbirimiz (başkasının senin ilahlığına ortak olduğuna) tanık olmuş değiliz!"
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Son Saat`in bilgisi yalnız O`na havale edilir. Hem O`nun bilgisi olmadan ne meyve çekirdekleri kabuklarını çatlatabilecek, ne de herhangi bir dişi gebe kalabilecektir; dahası, doğuramaz bile. Ve o gün onlara "Hani, nerede ortaklarım(!)?" diye seslenen biri çıkar; onlar "Sana itiraf ederiz ki, bizden hiç kimse (buna) asla tanık olmamıştır" diye cevap verirler.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Kıyameti bilmek, O’na havale olunur ve ne meyvelerden bir şey, tomurcuklarından çıkar ve ne de bir dişi yüklü kalır ve ne de doğurur, illâ O’nun bilmesiyledir. Ve o gün ki, onlara nidâ eder ki: «Nerede benim ortaklarım?» Derler ki: «Sana arzettik, bizden hiç bir şahit yoktur.»
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Kıyamet saatini bilmek ancak Allah’a mahsustur. O’nun bilgisi olmadan hiçbir meyve kabuğundan çıkmaz. Hiçbir dişi hamile kalamaz ve doğuramaz. Onlara: "Nerede benim ortaklarım?" diye seslendiği gün: "Sana arzettik, içimizden buna dair hiçbir şâhit yoktur. " derler.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Duruşma saatinin ilmi, ancak O’na havale edilir. O’nun bilgisi olmaksızın meyveler kabuklarından çıkmaz, hiçbir dişi hamile kalmaz ve doğurmaz... Allah onlara: "Bana ortak koştuklarınız nerede?" diye seslendiği gün; "Sana arz ederiz ki, bizden hiçbir tanık yoktur" derler.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
«Sana arz ederiz ki bizde hiçbir gören yok» derler.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Kıyamet (yani dirilme) vaktini yalnız O bilir. O’nun bilgisi ve izni olmaksızın, ne bir meyve tomurcuğundan çıkabilir, ne her hangi bir dişi hamile kalabilir, ne hâmile olan biri yavrusunu doğurabilir. Gün gelir: "Neredeymiş Bana ortak saydığınız putlar?" diye nida eder de, müşrikler: "İçimizden buna şahitlik edecek bir tek kişi bile olmadığını Sana arz ederiz!" derler.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
(Duruşma) Sâ’ati(ni) bilmek, Allah’a havale edilir. O’nun bilgisi olmadan ne meyvalar kabuklarından çıkar, ne bir dişi gebe kalır ve ne de doğurur. (Alah) Onlara: "Ortaklarım nerede?" diye ünlediği gün: "Sana arz ederiz ki bizden hiçbir gören yok." demişlerdir.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
(Kıyamet) Saatinin bilgisi Allah’a aittir. Onun bilgisi olmadan ne meyveler kabuklarından çıkar; ne bir dişi hamile kalır ve ne de doğurur. Allah; onlara: -Nerede ortaklarım? diye seslendiği gün: -Bir şahidimiz olmadığını sana bildiririz, derler.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Kıyamet saatinin ilmi O’na döndürülür. O’nun ilmi olmaksızın, hiçbir meyve tomurcuğundan çıkmaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz da. Onlara: «Benim ortaklarım nerede» diye sesleneceği gün, dediler ki: «Sana arzettik ki, bizden hiçbir şahid olan yok.»
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Kıyamet saatine ilişkin bilgi, Allah’a bırakılır. Onun ilmi dışında ne meyveler kabuğundan çıkar ne de bir dişi gebe kalır veya doğurur. "Ortaklarım nerede?" diye seslendiği gün, şöyle diyeceklerdir: "Bizden hiçbir tanık olmadığını sana arz ederiz."
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
To Him is referred the Knowledge of the Hour (of Judgment: He knows all): No date-fruit comes out of its sheath, nor does a female conceive (within her womb) nor bring forth the Day that (Allah) will propound to them the (question), "Where are the partners (ye attributed to Me?" They will say, "We do assure thee not one of us can bear witness!"
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.