إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا وَيَصُدُّونَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمَسْجِدِ الْحَرَامِ الَّذِي جَعَلْنَاهُ لِلنَّاسِ سَوَاءً الْعَاكِفُ فِيهِ وَالْبَادِ ۚ وَمَنْ يُرِدْ فِيهِ بِإِلْحَادٍ بِظُلْمٍ نُذِقْهُ مِنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ
İnnellezıne keferu ve yesuddune an sebılillahi vel mescidil haramillezı cealnahü lin nasi sevaenil akifü fıhi vel bad ve mey yürid fıhi bi ilhadim bi zulmin nüzıkhü min azabin elım
Kelime
Anlamı
Kökü
إِنَّ
şüphesiz
الَّذِينَ
kimseler
كَفَرُوا
inkar eden(ler)
وَيَصُدُّونَ
ve geri çevirenler
عَنْ
-ndan
سَبِيلِ
yolu-
اللَّهِ
Allah’ın
وَالْمَسْجِدِ
ve Mescid-i (Haram’dan)
الْحَرَامِ
(ve Mescid-i) Haram’dan
الَّذِي
جَعَلْنَاهُ
yaptığımız
لِلنَّاسِ
bütün insanlar için
سَوَاءً
eşit (ibadet yeri)
الْعَاكِفُ
yerli olan
فِيهِ
orada
وَالْبَادِ
ve dışarıdan gelen
وَمَنْ
ve kim
يُرِدْ
isterse
فِيهِ
orada (böyle)
بِإِلْحَادٍ
haktan sapmak
بِظُلْمٍ
zulüm ile
نُذِقْهُ
ona taddırırız
مِنْ
-tan
عَذَابٍ
bir azab-
أَلِيمٍ
acı

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Kâfir olanlar ve halkı Allah’ın yolundan çıkaranlar ve insanlar için ibâdet yeri olarak halkettiğimiz ve orada yurt tutanla orayı ziyâret için gelen hakkında aynı hükümleri yürüttüğümüz Mescid-i Harâm’dan men edenlerse. Ve kim orada nehy edilmiş birşeyi zulmederek yapmak isterse ona elemli azâbı tattırırız.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Gerçekten, O Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenler, Allah’ın yolundan ve kendisini ziyarette yerlisi ile misafiri eşit tutulan, Mescidi Haram’dan insanları alıkoyanlar şunu bilmeliler ki, kim orada zulüm ile haktan sapıp dinsizliğe yeltenirse, ona can yakıcı bir azaptan tattırırız.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    İnkâr edenler, Allah’ın yolundan ve -yerli, taşralı- bütün insanlara eşit (kıble veya mâbed) kıldığımız Mescid-i Harâm’dan (insanları) alıkoymaya kalkanlar (şunu bilmeliler ki) kim orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı azaptan tattırırız.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Muhakkak ki hakikat bilgisini inkâr edenler; hem yerleşik olan hem de dışarıdan gelen insanlar için eşit kılınan Mescid-i Haram’dan ve Allâh yolundan alıkoyanlardır... Kim orada hakikatin gereğine ters düşerek ve zulmederek yanlış yaparsa, ona elim azaptan tattırırız.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    İnkar edenler, Allah’ın yolundan ve içerisinde oranın yerlisi ile dışarıdan gelen bir olmak üzere insanlar için (ibadet ve ziyaret yeri) kıldığımız Mescidi Haram’dan alıkoyanlar (bilsinler ki); kim orada saptırmaya ve zulme yeltenirse biz ona acıklı bir azap tattırırız.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Gerçek şu ki, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azap taddırırız.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Amma o küfre varıp da Allah yolundan ve Mescid-i Haram’dan -ki biz onu, mukîm ve misafire müsavi olmak üzere bütün insanlar için (kıble ve ibadethane) yapmışızdır - alıkoymakta olanlar elbette azab göreceklerdir. Her kim, Mescid-i Haram’da hakdan meylederek zulüm yaparsa, ona acıklı bir azab taddırırız.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Şüphesiz, inkâr edenlere, insanları Allah`ın yolundan, yerli ve yabancı bütün insanlar için eşit kıldığımız Mescid-i Harâm`dan alıkoyanlara ve orada haktan ayrılarak zulmetmek isteyenlere acıklı bir azabı tattıracağız.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Dogrusu inkar edenleri, Allah’in yolundan, yerli ve yolcu butun insanlar icin esit kilinan Mescidi Haram’dan alikoyanlari ve orada zulm ile yanlis yola saptirmak isteyeni, can yakici bir azaba ugratiriz.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    O inkâr edenlere, Allah yolundan ve içinde yerlisi ve misafiri eşit tutulan Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara; içinde haksızlık yaparak dinsizliğe yeltenen kimselere elbette elem verici azâbdan tattıracağız.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    İnkâr edenler ile (insanları) Allah`ın yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (ibadet ve kıble yeri) kıldığımız Mescidi Haram`dan alıkoyanlar (bilsinler ki) kim orada haksızlık yaparak haktan sapmak isterse, biz ona elem dolu bir azaptan tattırırız.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    İnkâr edenler ile Allah’ın yolundan ve içinde, yerli, misafir bütün insanları eşit kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlar (azabı hak etmişlerdir.) Kim de orada zulmederek haktan sapmak isterse, biz ona elem dolu bir azaptan tattıracağız.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    İnkâr edenler, Allah’ın yolundan ve -yerli, taşralı- bütün insanlara eşit (kıble veya mâbed) kıldığımız Mescid-i Harâm’dan (insanları) alıkoymaya kalkanlar (şunu bilmeliler ki) kim orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı azaptan tattırırız.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    İnkar edenler, yerli ve dışarıdan gelen tüm insanlar için eşit olarak ayırdığımız Sınırlanmış Mescid’den ve ALLAH’ın yolundan geri çevirenler ve orada zulüm ve sapıklık arayanlar, tarafımızdan acı bir azap tadacaklardır.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Şüphesiz inkâr edenlere, Allah’ın yolundan, yerli ve yolcu bütün insanlar için eşit kılınan Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara ve orada zulümle yanlış yola saptırmak isteyene can yakıcı bir azab tattırırız.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Kâfirlere, insanları, Allah’ın yolundan ve gerek Mekke yerlilerinin gerekse dışardan gelen herkesin ziyaretine eşitçe açtığımız Mescid-i Haram’a (Kâ’be’ye) girmekten alıkoyanlara gelince kim orada zalimce bir tutum takınarak Allah’ın emirlerini çiğnerse kendisine acıklı bir azap tattırırız.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Gerçek şu ki, küfredip Tanrı yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azab tattırırız.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    İnkâr edenler, Allah’ın yolundan ve yerli, taşralı bütün insanlara eşit (kıble veya mâbed) kıldığımız Mescidi Harâm’dan (insanları) alıkoymaya kalkanlar (şunu bilmeliler ki) kim orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı azaptan tattırırız.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Hakıykat, o küfredenler, o Allahın yolundan ve kendisi (ni ziyaret) de yerli, müsâfir insanları müsâvî kıldığımız Mescid-i haramdan alıkoymakda olanları... Kim orada zulm ile ilhaada yeltenirse biz ona pek acıklı bir azâb tatdırırız.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Şübhesiz ki o inkâr edenler ve (insanları) Allah yolundan, içinde yerli olsun misâfir olsun (kıble ve ma`bed olma husûsunda) insanlar için eşit kıldığımız Mescid-i Harâm`dan men` edenler yok mu, işte her kim ki orada zulüm ile haktan sapmak isterse, ona (pek) elemli bir azabdan tattırırız.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Muhakkak ki o küfredenlere, Allah’ın yolundan ve (yerli, yolcu bütün insanları eşit kıldığımız) Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara ve orada zulm ile ilhada yeltenenlere; elim bir azabtan tattırırız.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Şüphesiz ki doğruları inkâr edenlere ve insanları zorla Allah’ın yolundan ve gerek çölden gelenler veya uzaklardan deve sırtında gelenlerin eşit oldukları mekân olarak yaptığımız Mescidi Haramdan çevirenlere, acıklı bir azap tattıracağız.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Muhakkak ki kâfir olanlara ve Allah’ın yolundan alıkoyanlara ve yerlilere de dışarıdan gelenlere de eşit kıldığımız Mescid-i Haram’dan men edenlere ve orada zulüm ile (Hakk yolundan) saptırmak isteyen kimselere elîm azaptan tattıracağız.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Muhakkak ki o küfre sapanlara, Allah’ın yolundan, yerli ve yolcu bütün insanlar için eşit kılınan Mescidi Haram’dan alıkoyanlara ve de orada zulüm ile haktan sapmaya yeltenenlere, elim bir azaptan tattırırız.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Bilin ki, hakkı inkara şartlanmış olanlara, (başkalarını) Allah’ın yolundan çevirmeye, (keza) hem orada yaşayan, hem de dışarıdan gelen bütün insanlar için tayin ettiğimiz Mescid-i Haram’dan (alıkoymaya) çalışanlara ve (bile bile) haksızlık yaparak oranın saygınlığına gölge düşürmeye kalkışanlara (öte dünyada) çok can yakıcı bir azap tattıracağız.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Fakat inkarda direnenleri, Allah yolundan ve yerli-yabancı ayrımı gözetmeden bütün insanlar için tayin ettiğimiz Mescid-i Haram`dan alıkoyanları, oralı olmayı sapıklığa ve haksızlığa bile isteye vesile kılanları, can yakıcı bir azaba terk edeceğiz.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Muhakkak o kimseler ki, kâfir oldular ve Allah’ın yolundan ve yerliler ile taşradan gelenler için müsavî kıldığımız Mescid-i Haram’dan (nâsı) menederler, ve her kim ki, orada zulme meyletmek arzusunda bulunur, ona bir acıklı azaptan tattıracağız.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Muhakkak ki o küfre sapanlara, Allah’ın yolundan, yerli ve yolcu bütün insanlar için eşit kılınan Mescidi Haram’dan alıkoyanlara ve de orada zulüm ile haktan sapmaya yeltenenlere, elim bir azaptan tattırırız.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Şüphesiz inkâr edenler ve Allah’ın yolundan, yerli ve dışarıdan gelen bütün insanlar için, ibadet yeri olarak eşit kıldığımız, Mescidi Haram’dan alıkoyanlar (azabı hak etmişlerdir.) Kim de orada zulmederek haktan sapmak isterse Biz ona çok acıklı bir azaptan tattıracağız.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Kâfirlere, insanları, Allah’ın yolundan ve gerek Mekke yerlilerinin gerekse dışardan gelen herkesin ziyaretine eşitçe açtığımız Mescid-i Haram’a (Kâ’be’ye) girmekten alıkoyanlara gelince kim orada zalimce bir tutum takınarak Allah’ın emirlerini çiğnerse kendisine acıklı bir azap tattırırız.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Kendileri dini inkâr edenler, üstelik insanları Allah’ın yolundan ve gerek şehirli, gerek taşralı bütün insanlara müsavi olmak üzere kıble ve ibadet yeri yaptığımız Mescid-i Haramdan engelleyip uzaklaştıranlar bilsinler ki kim orada böyle zulüm ile haktan ve adaletten sapmak isterse ona can yakıcı bir azap tattırırız.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Nânkörlük edenler, Allâh’ın yolundan ve gerek yerli, gerek dışarıdan gelen bütün insanlar için ibâdet yeri yaptığımız Mescid-i Harâm’dan (insanları) geri çevirenler (bilsinler ki), kim orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı bir azâb taddırırız.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Küfredenlere, Allah yolundan ve yerli olsun, yolcu olsun bütün insanlar için eşit kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara ve orada zulüm ile sapıklık isteyenlere acı bir azap tattırırız.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Gerçek şu ki, inkâr edip Allah yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azab taddırırız.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Küfre sapanlar, Allah’ın yolundan alıkoyarlar. Hem sürekli içinde kalan hem dışarıdan gelen tüm insanlar için oluşturduğumuz Mescid-i Haram’dan da geri çeviriyorlar. Kim orada zulmederek haktan sapmak isterse, biz ona acıklı bir azabı tattıracağız.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    As to those who have rejected (Allah), and would keep back (men) from the Way of Allah, and from the Sacred Mosque, which We have made (open) to (all) men - equal is the dweller there and the visitor from the country - and any whose purpose therein is profanity or wrong-doing - them will We cause to taste of a most Grievous Penalty.