Âyetlerinin çoğu Mekke’de, bir kısmı ise Medine döneminde inmiştir. 78 âyettir. Hac ibadetinden bahsettiği için bu adı almıştır. Sûrede ayrıca kıyamet gününün dehşetinden, kıyamet günü yaşanacak sahnelerden, cihattan vehelâk edilmiş eski toplumlardan söz edilmektedir.
1.
Ey İnsanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Gerçekten kıyamet saatinin depremi müthiş bir olaydır!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
2.
Onu göreceğiniz gün... Çocuğunu emziren anne, dehşetten çocuğunu unutup terk eder. Hâmile olan her kadın çocuğunu düşürür. İnsanları sarhoş olmuş görürsün, halbuki gerçekte onlar sarhoş değildirler. Fakat Allah’ın azabı pek çetindir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
3.
Öyle insanlar vardır ki, hiçbir bilgiye dayanmaksızın Allah hakkında tartışıp durur, her azgın ve hayasız şeytanın peşine takılır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
O şeytan ki alnında âdeta şöyle yazılmış: "Bu, kendisini dost edineni yoldan çıkarır ve doğru alevli ateşe sürükler"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Ey insanlar! Eğer siz öldükten sonra dirilmekten şüphe ediyorsanız, bilin ki: Biz sizi ilkin topraktan, sonra bir nutfeden, sonra (rahim cidarına) yapışan bir hücreden, sonra esas unsurlarıyla hilkati tamamlanmış, ama bütün azalarıyla henüz tamamlanmamış bir çiğnem et görünümünde bir ceninden yarattık ki, kudretimizi size açıkça gösterelim. Dilediğimizi belli bir süreye kadar ana rahminde durdururuz. Sonra da sizi bir bebek olarak dünyaya çıkarırız. Sonra güç kuvvet kazanıncaya kadar sizi büyütürüz. İçinizden kimi henüz çocukken öldürülür, kimi de hayatın en düşkün biçimine götürülür. Öyle ki daha önce bildiği şeyleri bilmez hale gelir. Yeri de kupkuru görürsün, ama oraya Biz su indirince çok geçmeden kıpırdanır, kabarır da gözü gönlü açan her güzel çiftten nice nebat bitirir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Bütün bunlar böyle cereyan etmektedir. Çünkü Allah hakkın, gerçeğin ta kendisidir ve çünkü ölüleri dirilten de O’dur. Her şeye hakkıyla kadir olan da O’dur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Ve şunu da bilin ki o kıyamet saati kesinlikle gelecek ve Allah kabirlerde olanları diriltecektir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Hal böyleyken öyle insanlar vardır ki hiç bir bilgiye, hiç bir delile ve hiç bir aydınlatıcı kitaba dayanmaksızın Allah hakkında tartışır durur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Allah yolundan saptırmak için kibirle kabararak tartışmasını sürdürür. Onun hakkı dünyada bir rüsvaylık olduğu gibi, kıyamet günü de ona can yakıcı azap tattıracağız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
O vakit kendisine: "İşte bu, dünyada işlediklerinin cezasıdır. Yoksa Allah kullarına en ufak bir haksızlık bile yapmaz." denilir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
Öyle insanlar vardır ki Allah’a, sırf bir hesaba binaen, imanla küfrün arasında bir yerde ibadet eder. Şayet umduğu faydayı elde ederse onunla huzur bulup sevinir, eğer bir sıkıntı ve imtihana mâruz kalırsa yüzüstü dönüverir. Dünyayı da âhireti de kaybeder. İşte besbelli olan hüsran budur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Allah’tan başka, kendisine ne zarar ne de yarar sağlamayacak şeylere yalvarır. İşte besbelli sapıklık budur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Hatta bazen da kendisine zararı yararından çok olacak kimselere yalvarıp yakarır. Ne kötü bir efendi, ne fena bir yandaştır o!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
Gerçek şu ki: Allah iman edip makbul ve güzel işler işleyenleri, zemininden ırmaklar akan cennetine yerleştirecektir. Elbette Allah dilediğini yapar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
Kim Allah’ın, Resulünü dünyada ve âhirette desteklemeyeceğini zannederse, haydi öfkesinden bir ip alıp tavandan uzatsın, boğazından geçirsin. Sonra nefesini kessin de bir baksın, bulduğu bu tedbiri, bu çırpınışları öfke duyduğu şeyi, Allah’ın Resulüne yardımını engelleyecek mi?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
İşte Biz Kur’ân’ı, böyle açık âyetler halinde indirdik. Gerçek şu ki Allah, dilediği kimseyi doğru yola iletir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
(Kâmil ve makbul şekliyle) iman edenler, Yahudiler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecûsiler ve Müşrikler... Allah kıyamet günkü büyük duruşmada onlar arasındaki kesin hükmünü verecektir. Çünkü Allah her şeye hakkıyla şahittir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Bilmez misin ki göklerde ve yerde bulunan kimseler, hatta güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar bütün canlılar ve insanların da birçoğu Allah’ın yüceliğine secde ediyorlar. İnsanların çoğu hakkında ise azap hükmü kesinleşmiştir. Allah’ın zelil kıldığını aziz edecek kuvvet yoktur. Şüphesiz ki Allah ne dilerse yapar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
(19-21) Şu iki hasım takım, Rab’leri hakkında çekişip durmaktalar. Dini inkâr edenlere ateşten elbiseler biçilmiştir. Başlarının üstünden kaynar sular dökülür. Öyle ki onunla içlerinde olan her şey, bütün organları, hatta derileri bile eritilir. Bir de bunlara demirden topuzlar vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
(19-21) Şu iki hasım takım, Rab’leri hakkında çekişip durmaktalar. Dini inkâr edenlere ateşten elbiseler biçilmiştir. Başlarının üstünden kaynar sular dökülür. Öyle ki onunla içlerinde olan her şey, bütün organları, hatta derileri bile eritilir. Bir de bunlara demirden topuzlar vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
(19-21) Şu iki hasım takım, Rab’leri hakkında çekişip durmaktalar. Dini inkâr edenlere ateşten elbiseler biçilmiştir. Başlarının üstünden kaynar sular dökülür. Öyle ki onunla içlerinde olan her şey, bütün organları, hatta derileri bile eritilir. Bir de bunlara demirden topuzlar vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
Bunalmaları sebebiyle, her ne vakit cehennemden çıkmak isterlerse, gerisin geriye oraya itilirler ve kendilerine: "Çıkmak yok! İster istemez, bu yakıcı azabı tadacaksınız!" denir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
İman edip makbul ve güzel işler yapanları ise Allah, içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştirecektir. Orada altın bilezikler ve incilerle bezenirler. Orada giyim kuşamları da ipekten olacak.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
Çünkü onlara sözlerin en güzelini söylemek nasib edilmiş, bütün güzel övgülere lâyık olan Allah’ın yoluna hidâyet edilmişlerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Kendileri dini inkâr edenler, üstelik insanları Allah’ın yolundan ve gerek şehirli, gerek taşralı bütün insanlara müsavi olmak üzere kıble ve ibadet yeri yaptığımız Mescid-i Haramdan engelleyip uzaklaştıranlar bilsinler ki kim orada böyle zulüm ile haktan ve adaletten sapmak isterse ona can yakıcı bir azap tattırırız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
(26-28) Zira Biz vaktiyle İbrâhim’e Beytullah’ın yerini belirlediğimiz zaman: "Sakın Bana hiç bir şeyi ortak koşma ve Ben’im Mâbedimi tavaf ederken, kıyamda, rükûda veya secdede olarak ibadet edenler için tertemiz tut!" Hem bütün insanları hacca dâvet et ki gerek yaya, gerek uzak yollardan gelen yorgun argın develer üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de bunun kendilerine sağlayacağı çeşitli faydaları görsünler ve Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanları, belirli günlerde Allah’ın adını anarak kurban etsinler. Siz de onların etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
(26-28) Zira Biz vaktiyle İbrâhim’e Beytullah’ın yerini belirlediğimiz zaman: "Sakın Bana hiç bir şeyi ortak koşma ve Ben’im Mâbedimi tavaf ederken, kıyamda, rükûda veya secdede olarak ibadet edenler için tertemiz tut!" Hem bütün insanları hacca dâvet et ki gerek yaya, gerek uzak yollardan gelen yorgun argın develer üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de bunun kendilerine sağlayacağı çeşitli faydaları görsünler ve Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanları, belirli günlerde Allah’ın adını anarak kurban etsinler. Siz de onların etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
(26-28) Zira Biz vaktiyle İbrâhim’e Beytullah’ın yerini belirlediğimiz zaman: "Sakın Bana hiç bir şeyi ortak koşma ve Ben’im Mâbedimi tavaf ederken, kıyamda, rükûda veya secdede olarak ibadet edenler için tertemiz tut!" Hem bütün insanları hacca dâvet et ki gerek yaya, gerek uzak yollardan gelen yorgun argın develer üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de bunun kendilerine sağlayacağı çeşitli faydaları görsünler ve Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanları, belirli günlerde Allah’ın adını anarak kurban etsinler. Siz de onların etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Bundan sonra saçlarını, tırnaklarını kesip üstlerindeki başlarındaki kirleri gidersinler ve diğer hac görevlerini yerine getirsinler, dünyanın bu en kıdemli mâbedini bir kere daha tavaf etsinler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
İşte durum bundan ibaret. Artık kim Allah’ın hürmet edilmesini emrettiği şeyleri tazim ederse bu, Rabbinin nezdinde kendisi için sırf hayırdır. Yenilmesi haram kılınanlar dışında, bütün hayvan size helâl edilmiştir. O halde Allah’ın yasakladığı her şeyden, özellikle pis putlardan ve yalan sözden kaçının.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
Allah’a ortak tanımayan halis muvahhidler olun. Çünkü bilin ki Allah’a şirk koşan kimse, gökten düşüveren ve kuşların didik didik edip kapıştığı birine yahut rüzgârın uzak ve ıssız bir yere savurduğu kimseye benzer.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
32.
Bu böyledir. Artık kim Allah’ın şeairini tazim ederse, şüphe yok ki bu, kalplerin takvâsındandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
33.
O kurbanlıklarda belirli bir süreye kadar sizin çeşitli menfaatleriniz vardır. Sonra varacakları yer, o en kıdemli mâbedde son bulur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
Biz her ümmete kurban ibadeti koyduk ki Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanları keserken Allah’ın adını ansınlar. Şunu unutmayın ki hepinizin ilahı bir tek İlahtır. Öyleyse yalnız O’na teslim olun. Sen ey Resulüm! O alçak gönüllü, samimi ve ihlâslı olanları müjdele!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Onlar ki; yanlarında Allah anıldığında kalpleri saygı ile ürperir. Başlarına gelen dertlere sabrederler. Namazlarını hakkıyla ifa eder, Allah’ın kendilerine nasib ettiği nimetlerden, O’nun rızasında harcayıp dururlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Biz kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin hakkınızda Allah’ın dininin şeâirinden kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Onlar boğazlanmak üzere saf halinde dururken onları kestiğiniz zaman Allah’ın adını anın. Yanı üstü yere yıkılınca da onlardan hem siz yiyin, hem kanaat gösterip istemeyene, hem de isteyen fakire yedirin! İşte böylece onları size âmâde kıldık ki şükredesiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Fakat unutmayın ki ne onların etleri, ne de kanları asla Allah’a ulaşacak değildir. Lâkin Ona ulaşan tek şey, kalplerinizde beslediğiniz takvâdır, Allah saygısıdır. O bu hayvanları size âmâde kıldı ki, sizi doğru yola eriştirdiği için O’nun yüceliğini ilan edesiniz. Öyleyse güzel davrananları müjdele!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
38.
Muhakkak ki Allah iman edenleri koruyup müdafaa eder. Çünkü Allah hain ve nankör olan hiçbir kimseyi sevmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Kendilerine savaş açılan müminlere, savaşmaları için izin verildi. Çünkü onlar zulme mâruz kaldılar. Allah onlara zafer vermeye elbette kadirdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
40.
O müminler ki tamamen haksız yere, sırf "Rabbimiz Allah’tır!" dediklerinden ötürü yerlerinden yurtlarından kovulmuşlardı. Eğer Allah insanların bir kısmının zararını diğer bir kısmı ile savmasaydı manastırlar, kiliseler, havralar ve Allah’ın adının çok anıldığı mescidler yıkılır giderdi. Dinine yardım edene Allah da elbette yardım edecektir. Muhakkak ki Allah pek kuvvetlidir, mutlak galiptir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
Onlar öyle mükemmel insanlardır ki şayet kendilerine dünyada hakimiyet nasib edersek namazlarını hakkıyla ifa eder, zekâtlarını verir, iyi ve meşrû olanı yayar, kötülüğü önlerler. Bütün işlerin âkıbeti elbette Allah’a aittir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
(42-44) Eğer onlar seni yalancı sayıyorlarsa sen bil ki onlardan önce Nuh, Âd ve Semûd halkı da, İbrâhim’in halkı da, Lut’un halkı da, Medyen ahalisi de resulleri yalanlamışlardı. Mûsâ da yalancı sayılmıştı. Ben de şöyle yaptım: Her seferinde inkârcılara mühlet verdim. Sonra da tuttuğum gibi işlerini bitirdim. Onların inkârına mukabil nasıl olurmuş Benim inkârım, cümle âlem görüp bildi!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
43.
(42-44) Eğer onlar seni yalancı sayıyorlarsa sen bil ki onlardan önce Nuh, Âd ve Semûd halkı da, İbrâhim’in halkı da, Lut’un halkı da, Medyen ahalisi de resulleri yalanlamışlardı. Mûsâ da yalancı sayılmıştı. Ben de şöyle yaptım: Her seferinde inkârcılara mühlet verdim. Sonra da tuttuğum gibi işlerini bitirdim. Onların inkârına mukabil nasıl olurmuş Benim inkârım, cümle âlem görüp bildi!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
(42-44) Eğer onlar seni yalancı sayıyorlarsa sen bil ki onlardan önce Nuh, Âd ve Semûd halkı da, İbrâhim’in halkı da, Lut’un halkı da, Medyen ahalisi de resulleri yalanlamışlardı. Mûsâ da yalancı sayılmıştı. Ben de şöyle yaptım: Her seferinde inkârcılara mühlet verdim. Sonra da tuttuğum gibi işlerini bitirdim. Onların inkârına mukabil nasıl olurmuş Benim inkârım, cümle âlem görüp bildi!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Halkı zulümde artık onmaz derecede ileri gitmiş nice şehirleri yok ettik! Öyle ki şimdi hepsinin yerinde yeller esiyor: Üstü altına gelmiş binalar, körelmiş kuyular, kurumuş çeşmeler, yerle bir olmuş muhteşem saraylar...Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Peki bu inkârcılar biraz olsun dünyayı gezip dolaşmazlar mı ki, hiç değilse bu sayede düşünüp duygulanacak gönüllere, gerçeğin sesini işitecek kulaklara sahip olsunlar. Ne var ki onlarda kör olan, gözler değil, asıl kör olan sinelerindeki gönüller!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Onlar senden o tehdit edildikleri azabı, çarçabuk getirmeni isterler. Telaşa kapılmasınlar, Allah vâdinden asla dönmez. Bilin ki Rabbinizin ölçüsüyle bir gün, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
Zulümde aşırı giden nice memleket vardı ki Ben onlara önce mühlet verip sonra da tuttuğum gibi işlerini bitirdim! Herkesin dönüşü ancak Banadır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
İman edip makbul ve güzel işler yapanlara bir mağfiret ve çok değerli bir nasip vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
51.
Âyetlerimizi akılları sıra etkisiz bırakmak için çabalayıp duranlar ise, cehennemlik olanların ta kendileridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Senden önce hiç bir resul veya nebî göndermedik ki, halkının hidâyetini umarak gayret gösterdiğinde, Şeytan onun temennisi hakkında bir vesvese vermek, ümidini kırmak istemesin. Ama Allah, şeytanın attığı o vesveseyi giderir, sonra da âyetlerini sapasağlam, muhkem kılar. Zira Allah alîmdir, hakîmdir (her şeyi hakkıyla bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
Yine de Allah’ın bu vesveseye fırsat vermesi, şeytanın attığı vesveseyi kalplerinde bir hastalık, bir şüphe olanlar ve kalpleri katılaşanlar hakkında bir imtihan vesilesi yapmak içindir. Gerçekten, zalimler, pek derin bir muhalefet ve düşmanlık içindedirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
Ve yine, ilimden nasibi olanların bu Kur’ân’ın senin Rabbin tarafından gönderilen gerçeğin ta kendisi olduğunu iyice anlayıp da onu bütün kalpleriyle tasdik edip gönülden tazim ederek bağlanmaları içindir. Elbette Allah iman edenleri dosdoğru yola, isabetli tutuma yöneltir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
55.
Dini inkâr edenler ise, son saat ansızın gelip çatıncaya veya o kısır gün kendilerine gelinceye kadar, Kur’ân hakkında şüphe içinde kalır giderler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
56.
O gün hakimiyet yalnız Allah’ındır. İnsanlar hakkındaki hükmünü verir. İman edip makbul ve güzel işler yapanlar, Naim cennetindedirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Allah yolunda hicret edenleri, sonra da bu uğurda öldürülenleri veya ölenleri ise Allah pek güzel bir tarzda nimetlerine mazhar edecektir. Allah elbette nimet verenlerin en iyisidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
59.
O, mutlaka onları memnun olacakları yere yerleştirecektir. Muhakkak ki Allah her şeyi hakkıyla bilir, hilim ve şefkati boldur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
İşte böyle... Kim kendisine yapılan haksızlığa karşı misliyle karşılık verdikten sonra yine tecavüze uğrarsa, elbette Allah ona yardım edecektir. Çünkü Allah afüvdür, gafurdur (affı ve mağfireti boldur).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
61.
Bu böyle... Çünkü Allah öyle sınırsız kudret sahibidir ki gâh gündüzü kısaltarak geceyi uzatır, gâh geceyi kısaltarak gündüzü uzatır ve çünkü Allah semîdir, basîrdir (her şeyi hakkıyla işitip görmektedir).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
62.
Bu böyle... Çünkü Allah hakkın, gerçeğin ta kendisidir. Müşriklerin O’ndan başka yalvardıkları tanrılar ise batılın ta kendisidir ve tam anlamıyla yüce ve büyük olan da ancak Allah’tır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
63.
Görmedin mi ki Allah gökten yağmur indirir de yer yemyeşil oluverir. Allah latiftir, habîrdir (lütfu boldur, her şeyden haberdardır).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
64.
Göklerde ne var, yerde ne varsa hep O’nundur ve muhakkak ki Allah ganîdir, hamîddir (hiç bir şeye ihtiyacı yoktur, bütün övgülere lâyıktır).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
65.
Görmedin mi ki Allah yerde olan her şeyi ve Kendi emriyle denizlerde yüzen gemileri, sizin hizmetinize verdi? Yerin üstüne düşmesin diye, göğü O tutuyor. Gök ancak O’nun izniyle düşebilir. Çünkü Allah raûfdur, rahîmdir (insanlara karşı çok şefkatli ve merhametlidir).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Size hayatı veren de O’dur. Sizi müteakiben öldürecek ve tekrar diriltecek olan da O’dur. Gerçekten insan pek nankördür!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
67.
Biz her ümmete kendi dönemlerinde uyguladıkları özel bir ibadet yolu belirledik. Öyle ise onlar din işinde asla sana muhalefet etmesinler. Sen insanları Rabbinin yoluna dâvet et! Çünkü sen gerçekten hakka götüren dosdoğru bir yolun üzerindesin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
68.
Eğer seninle mücadele ederlerse de ki: "Allah sizin yaptıklarınızı pek iyi bilmektedir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
69.
O büyük duruşma günü, hakkında ihtilaf ettiğiniz konularda aranızdaki nihaî hükmü Allah verecektir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Bilmez misin ki, Allah gökte ve yerde olan bütün şeyleri bilir? Bunların hepsi bir kitapta mevcuttur. Bütün bunlar Allah’a göre pek kolaydır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
Müşrikler Allah’tan başka, O’nun, tanrılıklarına dair hiç bir delil göndermediği ve kendilerinin de onlara ibadet edilmesinin cevazı hakkında kesin bilgi sahibi olmadıkları bir takım nesnelere ibadet ediyorlar. İşte o zalimlerin hiç bir yardımcısı olmayacaktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
Âyetlerimiz karşılarında açık açık birer delil olarak okunduğunda kâfirlerin yüzündeki inkârcı tavrı hemen fark edebilirsin. Öyle ki, nerdeyse kendilerine âyetlerimizi okuyanlara saldıracak olurlar. De ki: Sizi bundan da beter kızdıracak olan şeyi de bildireyim de görün: "İşte cehennem! Allah onu kâfirlere vâd etmiş bulunuyor. Ne kötü bir sondur o!"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
Ey insanlar! İşte size bir misal veriliyor, ona iyi kulak verin: Sizin Allah’tan başka yalvardığınız bütün sahte tanrılar güç birliği yapsalar da, bir sinek bile yaratamazlar. Hatta sinek onlardan bir şey kapsa, onu dahi kurtarıp geri alamazlar. İsteyen de, kendinden istenilen de, kaçan da kovalayan da ne kadar güçsüz!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
74.
Allah’ı lâyık olduğu tarzda bilemediler. Muhakkak ki Allah pek kuvvetlidir, mutlak galiptir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
Allah meleklerden de insanlardan da elçiler seçer. Allah elbette semî ve basîrdir (her şeyi hakkıyla işitir ve görür).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
76.
O onların yaptıklarını da yapacaklarını da, olanı da olacağı da bilir. Bütün işler yalnız Allah’a raci olur, onlar hakkındaki nihaî hükmü O verir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
77.
Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin, hasılı yalnız Rabbinize ibadet edin, hayırlar işleyin ki felaha eresiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
78.
Allah yolunda gereği gibi cihad edin. Sizi insanlar içinde bu emanete ehil bulup seçen O’dur. Din konusunda, size hiçbir zorluk da yüklemedi. Haydin öyleyse babanız İbrâhim’in milletine ve yoluna! Bundan önce de, bu Kur’ân’da da, size Müslüman adını veren O’dur. Ta ki Resul size şahid olsun, siz de diğer insanlar nezdinde Hakkın şahitleri olasınız. Haydin namazı hakkıyla ifa edin, zekâtı verin ve Allah’a sımsıkı bağlanın. O sizin biricik mevlanız, efendinizdir. O, ne güzel mevla ve ne güzel yardımcıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster