لِكُلِّ أُمَّةٍ جَعَلْنَا مَنْسَكًا هُمْ نَاسِكُوهُ ۖ فَلَا يُنَازِعُنَّكَ فِي الْأَمْرِ ۚ وَادْعُ إِلَىٰ رَبِّكَ ۖ إِنَّكَ لَعَلَىٰ هُدًى مُسْتَقِيمٍ
Li külli ümmetin cealna menseken hüm nasikuhü fe la yünaziunneke fil emri ved’u ila rabbik inneke le ala hüdem mustekıym
Kelime
Anlamı
Kökü
لِكُلِّ
her
أُمَّةٍ
ümmete
جَعَلْنَا
belirledik
مَنْسَكًا
ibadet şekli
هُمْ
onların
نَاسِكُوهُ
uydukları
فَلَا
asla
يُنَازِعُنَّكَ
seninle çekişmesinler
فِي
الْأَمْرِ
bu işte
وَادْعُ
çağır
إِلَىٰ
رَبِّكَ
Rabbine
إِنَّكَ
kuşkusuz sen
لَعَلَىٰ
üzerindesin
هُدًى
bir yol
مُسْتَقِيمٍ
dosdoğru

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve her ümmete bir din verdik, o dine göre ibâdette bulunurlar, artık seninle her hususta çekişmeye kalkışmasınlar ve Rabbinin yoluna çağır, şüphe yok ki sen, doğru yolu bulmuşsun.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Biz her ümmete bir ibadet tarzı kıldık, onlar bu tarz üzere ibadet etmektedirler. Öyleyse onlar, bu ibadet tarzı meselesinde, seninle tartışmasınlar. Sen yalnızca onları, Rabbinin yoluna çağır. Çünkü sen, gerçekten dosdoğru bir yol üzerindesin.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Biz, her ümmete, uygulamakta oldukları bir ibadet tarzı gösterdik. Öyle ise onlar (ehl-i kitap) bu işte seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine davet et. Zira sen, hakikaten dosdoğru bir yoldasın.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Her ümmete ibadet edecekleri bir mensek (ibadet anlayışı ve şekli) oluşturduk... O hâlde bu konuda seni tartışmaya çekemesinler; (tartışma) sadece Rabbine davet et... Kesinlikle hakikate erdiren yoldasın!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Biz her ümmet için bir ibadet tarzı koyduk, onlar buna göre ibadet ederler. Artık (din) iş(in)de seninle çekişmeye girmesinler. Sen Rabbine çağır. Şüphesiz sen dosdoğru bir hidayet üzeresin.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Biz her ümmete bir ibadet tarzı (Mensek) kıldık, onlar bu tarz üzere ibadet etmektedirler. Öyleyse, (din) iş(in)de seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine çağır. Şüphesiz sen dosdoğru bir hidayet üzerindesin.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Biz her ümmet için bir şeriat tayin ettik ki, onlar bununla amel ederler. Bunun için (ey Rasûlüm) din işinde sana asla muhalefet etmesinler. Sen, insanları, Rabbine ibadet etmeye davet et. Çünkü sen, gerçekten hidayete götüren doğru bir yol üzerindesin.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Biz her ümmete, uygulayacakları bir ibadet şekli öğrettik. Öyle ise, onların bu konuda seninle çekişmelerine müsaade etme! Sen, Rabbine davet et! Zira sen gerçekten doğru bir yoldasın.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    (67-69) Her ummete, yerine getirmeleri gerekli ibadetler koyduk. Oyleyse, bu konuda seninle cekismelerine firsat verme; Rabbine davet et, sen suphesiz dogru yol uzerindesin. Seninle tartisirlarsa: «Allah yaptiginizi cok iyi bilir; ayriliga dustugunuz seyler hakkinda, kiyamet gunu aranizda Allah hukmedecektir» de.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Her ümmete (kendi çağlarında) ayrı bir ibâdet yolu sunduk ki onlar o yolda ibâdet ederler. O halde bu konuda seninle tartışmasınlar. Sen Rabbına davet etmeye bak. Şüphesiz ki sen dosdoğru yolda bulunuyorsundur.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Biz her ümmete, kulluklarını göstermeleri için (farklı) bir ibadet tarzı (şeriat) belirledik. O halde onlar din işinde asla seninle tartışmasınlar. Sen insanları Rabbine çağır! Hiç kuşkusuz sen doğru bir yol üzerindesin.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Biz her ümmet için uygulayacağı bir ibadet yolu verdik. O hâlde, din işinde seninle asla çekişmesinler. Sen Rabbine davet et. Çünkü sen hiç şüphesiz hakka götüren dosdoğru bir yol üzerindesin.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Biz, her ümmete, uygulamakta oldukları bir ibadet tarzı gösterdik. Öyle ise onlar (ehl-i kitap) bu işte seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine davet et. Zira sen, hakikaten dosdoğru bir yoldasın.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Her bir topluluğu, uygulayacakları bir dizi kural ile yükümlü kıldık. Onun için bu konuda seninle çekişmesinler. Sen Efendine çağır. Kuşkusuz sen doğru bir yol üzerindesin.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Biz her ümmet için bir şeriat tayin ettik ki, onlar onunla amel ederler. Bunun için (ey Muhammed!) bu konuda seninle hiçbir zaman çekişmesinler. (İnsanları) Rabbine (ibadet etmeye) çağır. Şüphesiz sen gerçekten hidayete götüren doğru bir yol üzerindesin.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Biz her ümmet için uygulayacakları ayrı ibadet biçimleri belirledik. O halde müşrikler bu konuda seninle kesinlikle tartışmamalıdırlar. Sen insanları Rabb’ine çağır. Hiç kuşkusuz sen doğru yoldasın.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Biz her ümmete bir ’ibadet tarzı’ (mensek) kıldık, onlar bu tarz üzere ibadet etmektedirler. Öyleyse, buyrukta seninle çekişmesinler. Sen rabbine çağır. Şüphesiz sen dosdoğru bir hidayet üzerindesin.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Biz, her ümmete, uygulamakta oldukları bir ibadet tarzı gösterdik. Öyle ise onlar (ehli kitap) bu işte seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine davet et. Zira sen, hakikaten dosdoğru bir yoldasın.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Biz her ümmete bir ibâdet yolu (şerîat) gösterdik ki onlar bunun aamilleridir. O halde emirde seninle asla münazaa etmesinler. Sen (insanları sâdece) Rabbine da’vet et. Çünkü sen, şübhesiz dosdoğru bir hidâyetin tâ üzerindesin.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Her ümmet için bir şeriat koyduk ki onlar onunla amel eden kimselerdir. Öyle ise bu hususta seninle aslâ mücâdele etmesinler; ve Rabbine da`vet et! Doğrusu sen, elbette dosdoğru bir hidâyet (bir din) üzerindesin.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Her ümmete; yerine getirmeleri gerekli ibadetler koyduk. Öyle ise işte seninle çekişmesinler, Rabbına davet et. Şüphesiz ki sen; dosdoğru bir hidayet üzeresin.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Her ümmet için onların yapa geldiği birtakım ibadetler var ettik. Bu ibadetler konusunda seninle asla tartışmamaları gerekir. Sen Rabbine davet et. Zira sen en doğru yol üzerindesin.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve Biz, bütün ümmetler için mensek (tek bir şeriat) tayin ettik. Onlar, onunla (o şeriatle) amel ederler (etsinler). Öyleyse emrim konusunda seninle niza etmesinler (çekişmesinler). Sen, Rabbine davet et. Muhakkak ki sen, mutlaka mustakîm (Allah’a doğru istikametlenmiş) olan hidayet üzeresin.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Biz her ümmete bir ibadet tarzı kıldık, onlar bu tarz üzere ibadet etmektedirler. Öyleyse, bu işte (din hususunda) seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine çağır. Şüphesiz sen dosdoğru bir hidayet üzeresin.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Biz her ümmete, kulluklarını göstermeleri için (ayrı) bir ibadet tarzı tayin ettik. Bunun içindir ki, (ey inanan kişi, seninkinden başka yollar tutan) kimseler bu konuda seni tartışmaya sürüklemesinler; sen yalnızca (onların hepsini) Rabbine çağır: çünkü, sen gerçekten dosdoğru bir yol üzerindesin.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Biz her bir ümmet için Allah`a kalben yaklaşsınlar diye bir ibadet yol ve yöntemi belirledik; şu halde (ey bu hitabın muhatabı), kimse seni bu konuda tartışmaya çekmesin; ve sen sadece Rabbine çağır: şu bir gerçek ki sen kesinlikle dosdoğru bir yol üzeresin.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Her bir ümmet için bir şeriat kıldık ki, onlar onunla amel ederlerdi. Artık emr-i dinde seninle münazarada bulunmasınlar. Ve Rabbine dâvet et. Şüphe yok ki, sen elbette dosdoğru vâzıh bir din üzerindesin.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Biz her ümmete bir ibadet yolu tayin ettik, onlar ona göre ibadet etmektedirler. Öyleyse bu hususta seninle çekişmesinler. Sen Rabbine dâvet et, şüphesiz ki sen dosdoğru bir hidayet üzerindesin.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Biz her ümmet için uygulayacağı bir ibadet yolu verdik. O halde din işinde seninle asla çekişmesinler. Sen Rabbine davet et. Çünkü sen, hiç şüphesiz hakka götüren dosdoğru bir yol üzerindesin.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Biz her ümmet için uygulayacakları ayrı ibadet biçimleri belirledik. O halde müşrikler bu konuda seninle kesinlikle tartışmamalıdırlar. Sen insanları Rabb’ine çağır. Hiç kuşkusuz sen doğru yoldasın.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Biz her ümmete kendi dönemlerinde uyguladıkları özel bir ibadet yolu belirledik. Öyle ise onlar din işinde asla sana muhalefet etmesinler. Sen insanları Rabbinin yoluna dâvet et! Çünkü sen gerçekten hakka götüren dosdoğru bir yolun üzerindesin.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Biz her ümmete, uydukları bir mensek (ibâdet yöntemi) yaptık. Bu işte seninle asla çekişmesinler. Sen Rabbine çağır, kuşkusuz sen doğru bir yol üzerindesin.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Her ümmete bir ibadet tarzı belirledik. Öyleyse, yerine getirmeleri gereken iş hususunda seninle tartışmasınlar. Rabbine çağır/yalvar. Hiç kuşkusuz sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Biz her ümmete bir ibadet-tarzı (Mensek) kıldık, onlar bu tarz üzere ibadet etmektedirler. Öyleyse, (din) iş(in) de seninle çekişmesinler. Sen, Rabbine çağır. Şüphesiz sen dosdoğru bir hidayet üzerindesin.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Her ümmet için biz, bir ibadet şekli/bir ibadet yeri belirledik; onlar, onu izlerler. Artık bu iş konusunda seninle çekişmesinler. Sen de Rabbine davet et/dua et. Sen, elbette ki şaşırtmadan yol aldıran bir kılavuzun ardındasın.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    To every People have We appointed rites and ceremonies which they must follow: let them not then dispute with thee on the matter, but do thou invite (them) to thy Lord: for thou art assuredly on the Right Way.