بِالْبَيِّنَاتِ وَالزُّبُرِ ۗ وَأَنْزَلْنَا إِلَيْكَ الذِّكْرَ لِتُبَيِّنَ لِلنَّاسِ مَا نُزِّلَ إِلَيْهِمْ وَلَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ
Bil beyyinati vez zübür ve enzelna ileykez zikra li tübeyyine linnasi ma nüzzile ileyhim ve leallehüm yetefekkerun
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
بِالْبَيِّنَاتِ
bil-beyyināti
açık kanıtları
وَالزُّبُرِ
ve zzuburi
ve Kitapları
وَأَنْزَلْنَا
ve enzelnā
ve indirdik
لِتُبَيِّنَ
litubeyyine
açıklayasın diye
لِلنَّاسِ
linnāsi
insanlara
نُزِّلَ
nuzzile
indirilen
إِلَيْهِمْ
ileyhim
kendilerine
وَلَعَلَّهُمْ
veleǎllehum
ta ki
يَتَفَكَّرُونَ
yetefekkerūne
düşünüp öğüt alsınlar
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Onları, delillerle, kitaplarla gönderdik ve sana da, onlara ne indirildiğini açıkça anlatman, düşünmelerini sağlaman için Kur’ân’ı indirdik.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
O peygamberler, apaçık delillerle ve kitaplarla gönderildiler. Ey peygamber! Biz sana da bu uyarıcı kitabı indirdik ki, insanlara başından beri indirilegelen mesajın aslını, olanca açıklığıyla anlatasın diye, onlar da böylece belki düşünürler.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur’an’ı indirdik.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Apaçık deliller, mucizeler ve Zeburlar (hikmet bilgileri) ile (irsâl ettik)... Sana da Zikri (hatırlatıcıyı) inzâl ettik ki, insanlara kendilerine indirileni açıklayasın ve onlar da tefekkür etsinler.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Apaçık delillerle ve kitaplarla (gönderdik). Sana da zikri (Kur’an’ı) indirdik ki, insanlara kendilerine indirileni açıklayasın ve olur ki düşünürler.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
(Onları) Apaçık deliller ve kitaplarla (gönderdik). Sana da zikri (Kur’an’ı) indirdik ki, insanlara kendileri için indirileni açıklayasın ve onlar da iyice düşünsünler, diye.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Biz, o Peygamberleri mûcizelerle ve kitaplarla gönderdik. Ey Rasûlüm, sana da Kur’an’ı indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara anlatasın olur ki; iyice düşünürler.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Apaçık mucizelerle ve kitaplarla gönderildiler. Kendilerine indirileni insanlara açıklaman için ve düşünsünler diye, sana da bu Kur`ân`ı indirdik.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
(43-44) Dogrusu senden once de kendilerine kitablar ve belgelerle vahyettigimiz bir takim adamlar gonderdik. Bilmiyorsaniz kitablilara sorun. Sana da, insanlara gonderileni aciklayasin diye Kuran’i indirdik. Belki dusunurler.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
(43-44) Senden önce de ancak kendilerine vahiy ettiğimiz adamları birçok belge, mu’cize ve kitâblarla gönderdik. Eğer (bu konulan) bilmiyorsanız ilim ehlinden sorun. Sonra da kendilerine parça parça (halinde) indirileni insanlara açıklayasın diye Kur’ân’ı indirdik; ola ki düşünürsünüz.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(O Peygamberleri) apaçık mucizelerle ve kitaplarla (gönderdik). Ve biz sana da bu uyarıcı kitabı indirdik ki, insanlara, başından beri indirilen mesajın aslını olanca açıklığıyla ulaştırasın. Olur ki iyice düşünürler!
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
(O peygamberleri) apaçık belgeler ve kitaplarla gönderdik. İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman ve onların da (üzerinde) düşünmeleri için sana bu Kur’an’ı indirdik.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur’an’ı indirdik.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Belgeler ve kitaplarla… Sana bu mesajı indirdik ki, kendilerine indirileni halka açıklayasın (bildiresin) ve onlar da düşünsünler.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Biz o peygamberleri mucizelerle ve kitaplarla gönderdik. Ey Peygamberim! Sana da Kur’ân’ı indirdik ki, insanlara vahyedileni açıklayasın. Belki onlar da düşünürler.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
O peygamberleri açık deliller ile ve kitaplar ile göndermiştik. Sana da, insanlara indirilen ilahi mesajı açıklayasın da ola ki, düşünürler diye Kur’an’ı indirdik.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
(Onları) Apaçık deliller ve kitaplarla (gönderdik). Sana da zikri (Kuran’ı) indirdik ki insanlara kendileri için indirileni açıklayasın ve onlar da düşünsünler (yetefekkerun).
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Apaçık mucizeler ve kitaplarla (gönderildiler). İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur’an’ı indirdik.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
(O peygamberler) apaçık bürhanlarla (mu’cizelerle) ve kitablarla (gönderildiler. Habîbim) biz sana da Kur’ânı indirdik. Tâki insanlara, kendilerine ne indirildiğini açıkça anlatasın ve tâki onlar da iyice fikirlerini kullansınlar.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(O peygamberleri) mu`cizelerle ve kitablarla (gönderdik). Sana da, kendilerine indirileni (helâl ve harâmı) insanlara açıklayasın diye Zikr`i (Kur`ân`ı) indirdik; tâ ki düşünsünler.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Kitablar ve apaçık delillerle. Sana da insanlara indirileni açıklayasın diye bu zikri indirdik. Belki düşünürler.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
(O adamlar toplumlarına) Açık deliller ve vahy den oluşan sayfalarla gönderildiler. Sana da, öğütlerle dolu kitabı, onlara indirilenleri açıkça bildirmen için indirdik ki, belki üşünürler.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Beyyinelerle (ispat vasıtaları ile) ve semavî kitaplarla (resûller gönderdik) onlara indirilenleri, insanlara beyan etmen (açıklaman) için sana da zikri (Kur’ân-ı Kerim’i) indirdik. Umulur ki böylece onlar, tefekkür ederler.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
(Onları) Apaçık deliller ve kitaplarla (gönderdik). Sana da zikri (Kur’an’ı) insanlara kendileri için indirileni açıklayasın ve onlar da iyice düşünsünler diye indirdik.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
(Onlar size, kendilerini) apaçık delillerle ve hikmet dolu ilahi kitaplarla (desteklediğimiz peygamberlerin ölümlü adamlardan başka kimseler olmadığını söyleyeceklerdir). Ve biz sana da bu uyarıcı kitabı indirdik ki, insanlara, başından beri indirilegelen mesajın aslını olanca açıklığıyla ulaştırasın ve onlar da böylece belki düşünürler.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
(Biz onları) hakikatin açık belgeleri ve hikmet yüklü sayfalarla (göndermiştik). İşte sana da bu uyarıcı vahyi indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın ve belki onlar da bu sayede düşünürler.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
(O peygamberleri) Açık mûcizeler ile ve kitaplar ile (gönderdik) ve sana da Kur’an’ı indirdik ki, kendilerine indirilmiş oldukları(emir ve nehyi) nâsa açıkça anlatasın ve gerek ki onlar da tefekkür edeler.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
O peygamberleri açık delillerle ve kitaplarla gönderdik. Resulüm! Biz sana bu Zikr’i (Kur’an’ı) indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın. Umulur ki düşünürler!
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Apaçık delilleri ve yazılı belgeleri!.. Sana da Zikri/Kur’an’ı indirdik ki; kendilerine indirileni insanlara bildiresin! Umulur ki, iyice düşünürler.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
O peygamberleri açık deliller ile ve kitaplar ile göndermiştik. Sana da, insanlara indirilen ilahi mesajı açıklayasın da ola ki, düşünürler diye Kur’an’ı indirdik.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Evet, belgeler, mûcizeler ve kitaplarla gönderdik onları. Sana da ey Resulüm bu zikri indirdik ki kendilerine indirileni insanlara açıklayasın. Umulur ki düşünüp anlarlar.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Açık kanıtları ve Kitapları. Sana da o Zikr’i indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın, tâ ki düşünüp öğüt alsınlar.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Onları açıklanmış belgeler ve kitaplarla (gönderdik.) Sana da "zikri" indirdik. Kendilerine indirileni insanlara açıklaman için. Umulur ki onlar da düşünürler.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
(Onları) Apaçık deliller ve kitaplarla (gönderdik) . Sana da zikri (Kur’an’ı) indirdik ki, insanlara kendileri için indirileni açıklayasın ve onlar da iyice düşünsünler, diye.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Açık delillerle, kitaplarla gönderdik. Sana da bu zikiri / Kur’an’ı vahyettik ki, kendilerine indirileni insanlara açık seçik bildiresin de derin derin düşünebilsinler.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
(We sent them) with Clear Signs and Books of dark prophecies; and We have sent down unto thee (also) the Message; that thou mayest explain clearly to men what is sent for them, and that they may give thought.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.