أَأُنْزِلَ عَلَيْهِ الذِّكْرُ مِنْ بَيْنِنَا ۚ بَلْ هُمْ فِي شَكٍّ مِنْ ذِكْرِي ۖ بَلْ لَمَّا يَذُوقُوا عَذَابِ
E ünzile aliyhiz zikru mim beynina bel hüm fı şekkim min zikrı bel lemma yezuku azab
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
أَأُنْزِلَ
eunzile
indirildi mi?
بَيْنِنَا
beyninā
aramız-
ذِكْرِي
ƶikrī
benim Zikr’im-
يَذُوقُوا
yeƶūḳū
onlar henüz tadmadılar
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Kur’ân, aramızdan ona mı indirildi? Hayır, onlar, benim vahyimden şüphedeler; hayır, onlar daha tatmadılar azâbımı.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
İçimizde ilâhî uyarı O’na mı indirildi?" dediler. Hayır, onlar benim mesajıma karşı şüphe içindeler, evet onlar henüz azabımı tatmadılar.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Kur’an aramızdan Muhammed’e mi indirildi? diyerek kalkıp yürüdüler. Belki, bunlar Kur’an’ım hakkında şüphe içine düştüler. Hayır! Azabımı henüz tatmadılar.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
"Hem Zikir (hakikati hatırlatma), aramızdan O’na mı inzâl olundu?"... Hayır! Onlar Zikrimden (hakikati hatırlatmamdan) kuşku içindeler! Hayır, onlar benim (gerçeği fark ettiren) azabımı (ölümü) henüz tatmadılar!
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’Zikir (Kitap) aramızdan ona mı indirildi.’ Hayır onlar benim zikrimden şüphe içindedirler. Hayır, onlar henüz azabımı tatmadılar.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
"Zikir (Kur’an), içimizden ona mı indirildi?" Hayır, onlar Benim zikrimden bir kuşku içindedirler. Hayır, onlar henüz Benim azabımı tatmamışlardır.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
O Kur’an, aramızdan O’na mı indirilmiş!" (dediler). Doğrusu o kâfirler, benim Kur’an’ımdan şübhededirler. Doğrusu onlar henüz azabımı tadmadılar.
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
“Kur`ân içimizden sadece ona mı indirildi?” Doğrusu onlar, gönderdiğimiz Kur`ân hakkında şüphe içindedirler. Hayır! Azabımı henüz tatmadılar.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
(6-8) Onlardan ileri gelenler: «Yuruyun, tanrilariniza baglilikta direnin, sizden istenen suphesiz budur. Son dinde de bunu isitmedik; bu ancak bir uyarmadir. Kuran, aramizda ona mi indirilmeliydi?» dediler. Hayir, bunlar Kuran’imizdan suphededirler. Hayir, azabimizi henuz tatmamislardi.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
«Aramızdan ona mı Kur’ân indirildi, öyle mi ?» (diyorlardı). Hayır, onlar benim Kur’ân’ımdan tam bir şüphe içindedirler. Hayır, azabımı henüz tadmış değillerdir.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(6-8) Onlardan önde gelen bir grup: “Haydi yürüyün ve ilahlarınıza sımsıkı sarılmaya devam edin! Yapılacak tek şey budur! Doğrusu biz bu tevhid inancını son dinde de görmedik. Bu sırf bir uydurmadır! Ne yani! (İlahi) uyarı, içimizden bir tek ona mı indirildi?” dediler. Evet, onlar yalnız benim uyarıma karşı şüphe içindeler. Doğrusu onlar henüz benim azabımı tatmadılar.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
(6-8) İçlerinden ileri gelenler, "Gidin, ilâhlarınıza tapmaya devam edin. İşte bu istenen şeydir. Biz bunu son dinde (en son dinî inanışlarda) duymadık. Bu ancak bir uydurmadır. O zikir (Kur’an) içimizden ona mı indirildi?" diyerek kalkıp gittiler. Hayır, onlar benim Zikrimden (Kur’an’dan) şüphe içindedirler. Hayır, henüz azabımı tatmadılar.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
(6-8) Onlardan ileri gelenler: Yürüyün, tanrılarınıza bağlılıkta direnin, sizden istenen şüphesiz budur. Son dinde de bunu işitmedik. Bu, ancak bir uydurmadır. Kur’an aramızdan ona mı indirildi? diyerek kalkıp yürüdüler. Hayır! Onlar kitabım hakkında şüphe içindedirler. Hayır! Azabımı henüz tatmadılar.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
"Mesaj, neden aramızdan ona indirildi?" Aslında, onlar mesajımdan kuşku içindedirler. Hayır, onlar azabı henüz tatmadılar.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
«Kur’ân aramızdan ona mı indirilmiş?» dediler. Doğrusu onlar benim Kur’ân’ımdan bir kuşku içindeler. Ve doğrusu onlar henüz azabımı tatmadılar.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Kur’an, aramızda O’na mı indirilmeliydi?» dediler. Doğrusu bunlar Kur’an hakkında şüphe içindedirler. Hayır, onlar azabımı henüz tadmadılar.»
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
"Zikir (Kuran), içimizden ona mı indirildi?" Hayır, onlar benim zikrimden bir kuşku içindedirler. Hayır onlar henüz benim azabımı tatmamışlardır.
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Kur’an aramızdan Muhammed’e mi indirildi? diyerek kalkıp yürüdüler. Belki, bunlar Kur’an’ım hakkında şüphe içine düştüler. Hayır! Azabımı henüz tatmadılar.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
«O Kur’an, aramızdan ona mı indirilmiş»?! Hayır, onlar benim vahyimden şübhededirler. Hayır, onlar benim azabımı henüz tatmadılar.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
(6-8) Onların ileri gelenleri ise: `Yürüyün ve ilâhlarınızın üzerine sabredin (onlara bağlı kalın); çünki bu, elbette (sizden) istenen şeydir. (Biz) bunu (bize anlatılan tevhid inancını) son dinde (Îsâ`nın dîninde de) işitmedik. Bu, uydurmadan başka birşey değildir! Zikir (Kur`ân) aramızdan (ine ine) ona mı indirildi?` diye kalkıp gittiler. Hayır! Onlar benim zikrimden (Kur`ân`ımdan) şübhe içindedirler. Hayır! (Onlar) benim azâbımı henüz tatmadılar!
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Aramızdan zikir ona mı indirilmiştir? Hayır, onlar zikrimden şüphededirler. Hayır, onlar henüz azabımı tatmamışlardı.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Sonra "Zikir (Kur’an), aramızdan ona mı indirilmesi gerekiyordu? dediler. Hayır, onlar benim öğüdümden şüphe içerisindeler. Ayrıca henüz azabımı da tatmadılar.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Zikir, bizim aramızda ona mı indirildi? Hayır, onlar Benim Zikrim’den şüphe içindedirler. Hayır, onlar azabımı henüz tatmadılar.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
"Zikir (Kur’an), içimizden ona mı indirildi?" Hayır, onlar benim zikrimden bir kuşku içindedirler. Hayır, onlar henüz benim azabımı tatmamışlardır.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
Ne yani! (İlahi) uyarı, içimizden bir tek o’na mı indirildi?" Evet, onlar yalnız Benim uyarıma karşı şüphe içindeler. Evet, onlar henüz Benim azabımı tatmadılar.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
ne yani, aramızdan ilahi mesajın indirileceği bir o mu kaldı?" Ama hayır, onlar asıl Benim uyarıma karşı şüpheyle yaklaşıyorlar; dahası, belli ki onlar henüz azabımı tatmamışlar.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
«O Kur’an, bizim aramızda O’nun üzerine mi indirilmiştir?» (dediler). Hayır. O münkirler Benim vahyimden tereddütler içindedirler. Hayır. Azabımı henüz tatmadılar.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
"Aramızda zikir ona mı indirilmiştir?" (dediler). Hayır! Doğrusu onlar benim zikrimden şüphe içindedirler. Hayır! Onlar azabımı henüz tatmadılar.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Kur’an/zikir/öğüt aramızdan ona mı indirildi?" Doğrusu onlar, öğüdümden/zikrimden/Kur’an’dan kuşku duymaktadırlar. Hayır, onlar henüz azabımı tatmadılar.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Kur’an, aramızda O’na mı indirilmeliydi?» dediler. Doğrusu bunlar Kur’an hakkında şüphe içindedirler. Hayır, onlar azabımı henüz tadmadılar.»
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
"Biz bu kadar eşraf dururken, kitap gönderilecek bir o mu kalmış!" Hayır, hayır! Onlar Benim buyruklarım hakkında tam bir şüphe içindedirler, doğrusu onlar azabımı henüz tatmadılar.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
"O Zikr (uyarı, başka kimse kalmadı da) aramızdan ona mı indirildi?" Doğrusu, onlar benim Zikr’imden yana şüphe içindedirler. Hayır, onlar henüz azâbımı tadmadılar!..
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Kur’an, aramızdan ona mı indirilmiş? Hayır, onlar zikrimden şüphe ediyorlar. Çünkü henüz azabımı tatmadılar!
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
«Zikir (Kur’an), içimizden ona mı indirildi?» Hayır, onlar benim zikrimden bir kuşku içindedirler. Hayır, onlar henüz benim azabımı tatmamışlardır.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
"Öğüt ve uyarı, içimizden ona mı indirildi?" Hayır, onlar benim zikrimden/Kur’an’ımdan kuşkulandılar. Hayır, onlar benim azabımı henüz tatmadılar.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
"What! has the Message been sent to him - (Of all persons) among us?"...but they are in doubt concerning My (Own) Message! Nay, they have not yet tasted My Punishment!
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.