1. Sad. Düşün öğüt ve uyarılarla dolu olan bu Kuran’ı! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
2. Ama hakikati inkara şartlanmış olanlar, boş gurura kapılmış ve (bu sebeple) (doğru yolu bırakıp) yanlış ve eğri yollara sapmışlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
3. Onlardan önce kaç nesli (bu günahlarından dolayı) yok ettik! Ve artık kaçmalarının mümkün olmadığını anladıklarında (nasıl) yalvarıyorlardı (Bize)! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
4. Şimdi bu (insanlar) aralarından bir uyarıcının çıkmasına şaşmaktadırlar; ve hakikati inkar edenler şöyle diyorlar: "O (sadece) bir büyücü, bir yalancıdır! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
5. O, bütün ilahları (reddedip) bir (tek) ilah olduğunu mu iddia ediyor? Doğrusu, bu çok tuhaf bir şeydir!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
6. Liderleri öne atılır: "Pes etmeyin ve ilahlarınıza sımsıkı sarılmaya devam edin: yapılacak tek şey budur!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
7. Biz, yeni itikatların hiç birinde böyle (bir iddia) duymadık! Bu, (fani bir insanın) uydurmasından başka bir şey değildir! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
8. Ne yani! (İlahi) uyarı, içimizden bir tek o’na mı indirildi?" Evet, onlar yalnız Benim uyarıma karşı şüphe içindeler. Evet, onlar henüz Benim azabımı tatmadılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
9. Yoksa onlar, kudret ve lütuf sahibi olan Rabbinin rahmet hazinelerine sahip (olduklarını mı zanneder)ler? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
10. Yoksa, göklerin ve yerin ve ikisi arasında bulunan her şeyin hükümranlığı onlara mı aittir? Öyleyse (akıllarına gelebilecek) her türlü vasıta ile (benzer ilahi bir makama) ulaşmayı denesinler (bakalım)! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
11. (Fakat) işte bütün insanlar, ne kadar (sıkı şekilde) bir araya gelmiş olsalar da (hakikati kabule yanaşmazlarsa) yenilmeye mahkum olurlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
12. Daha önce Nuh kavmi, ’Ad (kavmi) ve (sayısız) direkler üstünde duran çadırların sahibi Firavun (toplumu) da hakikati yalanladılar, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
13. Semud (kabilesi) ve Lut kavmi ve (Medyen’in) yemyeşil vadilerinin sakinleri (de aynı şekilde hakikati yalanlamışlardı): Onların tümü (inkarda) birleştiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
14. Hepsi de elçileri yalanladılar; ve bu nedenle cezamızı hak ettiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
15. Ve onları, (şimdi hakikati inkar edenleri,) tek bir (bela) çığlığı beklemektedir. O, bir an bile gecikmeyecektir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
16. Onlar (alaylı bir şekilde): "Ey Rabbimiz!" derler, "Hesap Günü’nden önce payımıza düşen (cezayı) hemen ver bize!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
17. (Ama sen, yine,) onların söyledikleri her şeye sabırla katlan ve güçlü bir iradeye sahip bulunan kulumuz Davud’u hatırla! O, her zaman Bize yönelirdi: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
18. (ve bunun için,) her sabah ve her akşam sınırsız kudret ve egemenliğimizi anarken dağları o’na eşlik ettirirdik, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
19. ve (aynı şekilde) bölük bölük kuşları da. Bunlar (hep birlikte) O’na, (kendilerini yaratmış olana,) tekrar tekrar yönelirlerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
20. Biz de (buna karşılık) o’nun otoritesini güçlendirmiş ve kararlarında hikmet ve basiret üzere olmasını sağlamıştık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
21. Davacıların kıssasından haberin oldu mu? (Davud’un ibadet ettiği) mabedin duvarlarına tırmanan (iki kişinin kıssasından)? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
22. Davud, onları yanında görünce telaşlanıp korktu; bunun üzerine: "Korkma!" dediler, "Biz (sadece) iki davacıyız. Birimiz ötekinin hakkına tecavüz etti, şimdi aramızda adaletle karar ver, doğrudan ayrılma ve (ikimize) dürüstlük yolunu göster". Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
23. "Bu benim kardeşim: Onun doksandokuz koyunu var, benimse (sadece) bir koyunum; buna rağmen, ’onu bana ver’ dedi ve bu tartışmada bana zorla dediğini yaptırdı". Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
24. (Davud) dedi ki: "Bu (adam) senin koyununu kendininkiler arasına katmayı istemekle sana haksızlık yapmış! Zaten yakınların çoğu birbirlerine aynı şeyi yaparlar, (Allah’a) inanıp doğru ve yararlı işler yapanlar hariç. Böylesi de ne kadar az!" Davud, (bunları söylerken) Bizim kendisini sınadığımızı (birden) anladı; bunun üzerine Rabbinden günahını bağışlamasını diledi, secdeye kapandı ve tevbe ederek O’na yöneldi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
25. Biz de bu (günahı)nı bağışladık, (öteki dünyada) o’nu Bizim yakınlığımız ve menzillerin en güzeli beklemektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
26. (Ve şöyle dedik:) "Ey Davud! Seni (bir Peygamber ve böylece) yeryüzündeki halifemiz kıldık: öyleyse insanlar arasında adaletle hükmet, boş arzu ve heveslere uyma, sonra onlar seni Allah yolundan saptırır. Allah yolundan sapanları ise, Hesap Günü’nü unuttuklarından dolayı şiddetli bir azap bekler!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
27. Ve Biz, hakikati inkar edenlerin sandığı gibi, göğü ve yeri ve ikisi arasındaki şeyleri bir amaç ve anlamdan yoksun yaratmadık. Vay hallerine (cehennem) ateşindeki o inkarcıların! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
28. (Yoksa,) inanıp doğru ve yararlı işler yapanları yeryüzünde bozgunculuk yapanlarla bir mi tutsaydık? Allah’a karşı sorumluluklarının bilincinde olanları yoldan sapmışlarla bir mi tutsaydık? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
29. (Ey Muhammed!) Sana indirdiğimiz bu kutsal ilahi kelam(da her şeyi açıkladık ki) insanlar onun mesajı üzerinde iyice düşünsünler ve akıl iz’an sahipleri ondan ders alsınlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
30. Ve biz Davud’a (oğul olarak) Süleyman’ı armağan ettik; o, ne güzel bir kul(umuz oldu)! O, her zaman Bize yönelirdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
31. (Ve) akşama doğru soylu koşu atları önüne getirildiğinde (bile), Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
32. "Ben güzel olan her şeyi severim, çünkü Rabbimi bana hatırlatır!" derdi; (atlar koşarak uzaklaşıp) gözden kayboluncaya kadar (bu sözleri tekrarladı. Daha sonra,) Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
33. "Onları bana getirin!" (diye emretti) ve bacakları ile boyunlarını (şefkatle) sıvazlamaya başladı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
34. Fakat (daha önce) Süleyman’ı tahtının üzerine bir ceset koymak suretiyle denemiştik; bunun üzerine (Bize) yönelmiş (ve) Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
35. "Rabbim!" demişti, "Günahlarımı affet, bana benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver; çünkü sen lütuf sahibisin!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
36. Bunun üzerine rüzgarı o’nun emrine verdik ki o’nun direktifi ile istediği yöne doğru kolayca essin; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
37. bütün bozguncu güçleri de (o’nun hizmetine verdik), her tür yapı ustasını ve dalgıcı; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
38. ve zincirlerle birbirlerine bağlanmış diğerlerini. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
39. (Ve ona dedik:) "Bu Bizim hediyemizdir, onu hiçbir hesap yapmadan başkalarına dilediğin gibi vermen yahut elinde tutman sana kalmıştır!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
40. Kuşkusuz o’nu (öteki dünyada) Bizim yakınlığımız ve menzillerin en güzeli beklemektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
41. Kulumuz Eyyub’u da hatırla, o’nun Rabbine şöyle seslendiğini: "Şeytan bana (tam bir) bıkkınlık ve azap vermektedir!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
42. (Bunun üzerine kendisine:) "Ayağını (yere) vur: İşte yıkanabileceğin ve içebileceğin bir soğuk su!" dedik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
43. Ona katımızdan bir rahmet ve bütün akıl iz’an sahiplerine bir uyarı olmak üzere mevcut nüfuslarını iki katına çıkaran yeni bir nesil armağan ettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
44. (Ve sonunda o’na dedik ki:) "Şimdi eline bir demet ot al, onunla vur ve yeminini yerine getir!" Gerçekten Biz o’nu sıkıntılara karşı sabırlı gördük. O, ne güzel bir kulumuzdu, daima Bize yönelirdi! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
45. (Hepsi de) güçlü bir iradeye ve keskin bir kavrayış yeteneğine sahip olan İbrahim, İshak ve Yakub’u hatırla: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
46. Biz onları arı duru bir düşünce aracılığıyla temizledik. Öteki dünyayı gözetme (düşüncesiyle). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
47. Ve Bizim nezdimizde onlar gerçekten seçkin, hayırlı kimseler arasındaydılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
48. İsmail’i, Elyesa’yı ve (onlar gibi) kendisini (Bize) adayan herkesi an! Onların tümü hayırlı kimselerdi! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
49. BU, (Allah’a inananlar için) bir uyarıdır. Çünkü, Allah’a karşı sorumluluk bilinci duyanları bütün menzillerin en güzeli beklemektedir: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
50. Kapıları ardına kadar açık sonsuz mutluluk, esenlik bahçeleri, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
51. orada uzanıp dinlenecekler; (ve) her tür meyveyi ve içeceği, (serbestçe) isteyebilecekler, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
52. yanıbaşlarında yumuşak bakışlı, uyumlu eşler olacak. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
53. İşte bu, Hesap Günü için size verilen sözdür: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
54. Bu, (size) vereceğimiz tükenmeyen nimetimizdir! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
55. Bu, (dürüst ve erdemliler içindir); doğruluk ve dürüstlük sınırlarını aşanları ise en kötü bir akibet beklemektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
56. Onlar cehennemi tadacaklar, ne feci bir meskendir o! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
57. Bu, (işte böyleleri içindir,) öyleyse bırak tatsınlar: yakıcı bir ümitsizlik ve buz gibi bir karanlık, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
58. ve aynı cinsten azap üstüne azap! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
59. (Ve onlar birbirlerine soracaklar: "Gördünüz mü) sizinle birlikte körükörüne (günaha) dalan bu kalabalığı? Rahat yüzü görmesin onlar! Elbet onlar (da) ateşi tadacaklar!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
60. (Ve) onlar, (ayartılmış olanlar,) feryad edecekler: "Hayır, asıl (sorumlu) sizsiniz! Siz rahat yüzü görmeyin! Bunu başımıza getiren sizsiniz: Ne kötü bir yer burası!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
61. (Ve) "Ey Rabbimiz!" diye yalvaracaklar, "Bunu kim başımıza getirdiyse onun ateş içindeki azabını kat kat artır!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
62. Ve ekleyecekler: "Nasıl olur da (dünyada) çarpılmış olanlar arasında saydıklarımızı(n hiç birini) burada görmeyiz, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
63. (ve) kendileriyle alay ettiklerimizin? Yoksa (onlar burada da) biz mi göremiyoruz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
64. Cehennem sakinlerinin karşılıklı çekişmeleri (ve şaşkınlıkları) işte böyle sürüp gidecek! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
65. De ki (ey Muhammed): "Ben yalnızca bir uyarıcıyım; bütün mevcudat üzerinde mutlak otorite sahibi olan Tek Allah’tan başka ilah yoktur; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
66. göklerin, yerin ve ikisi arasındaki her şeyin Rabbi, kudret sahibi ve çok bağışlayıcı!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
67. De ki: "Bu, muazzam bir mesajdır: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
68. (nasıl) ondan yüz çevirirsiniz?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
69. (De ki ey Muhammed:) "(İnsanın yaratılışına) karşı çıktıklarında yüce topluluk(ta neler olup bittiği) hakkında bilgi sahibi değildim; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
70. o, (Allah) tarafından bana vahyedilmemiş olsaydı ben de (size) apaçık bir uyarıda bulunamazdım!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
71. (Nitekim) o zaman, Rabbin meleklere demişti: "Ben balçıktan bir insan yaratacağım; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
72. ona en uygun biçimi verip Kendi ruhumdan kattığım zaman onun önünde yere kapanın!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
73. Bunun üzerine bütün melekler yere kapandılar, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
74. yalnız İblis kapanmadı: O küstahça böbürlendi ve (böylece) hakikati inkar edenlerden oldu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
75. (Allah): "Ey İblis!" dedi, "Kendi ellerimle yarattığım şu (varlığın önünde) yere kapanmaktan seni alıkoyan nedir? (Başka bir yaratık önünde boyun eğmeyecek kadar) kibirli misin, yoksa (yalnız) kendisini üstün görenlerden misin?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
76. (İblis): "Ben ondan daha üstünüm!" diye cevap verdi, "Beni ateşten, onu ise balçıktan yarattın". Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
77. (Allah) "Öyleyse" dedi, "bu (meleklik konumu)ndan çık git; çünkü sen artık gözden düşmüş/kovulmuş birisin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
78. Ve benim lanetim Hesap Günü’ne kadar senin üzerinde olacaktır!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
79. (İblis) "Ey Rabbim!" dedi, "O halde herkesin dirileceği Güne kadar bana mühlet ver!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
80. (Allah) "Peki, (öyle olsun)!" dedi, "Sen mühlet verilenlerden oldun, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
81. zamanı (yalnız Benim tarafımdan) bilinen Güne kadar". Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
82. (Bunun üzerine İblis): "Senin kudretine andolsun ki, onların tümünü şiddetli bir sapıklığa sürükleyeceğim!" dedi, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
83. "Senin ihlaslı kulların dışında (tümünü)" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
84. (Allah,) "O zaman, gerçek şudur!" buyurdu, "ve Ben bu gerçeği söylüyorum: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
85. Cehennemi seninle ve sana uyanlarla dolduracağım!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
86. De ki (ey Peygamber!): "Bu (mesaj) için sizden hiçbir karşılık istemiyorum; ve ben sahip olmadığı şeyleri iddia edenlerden değilim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
87. Bu (ilahi kelam), bütün alemler için ancak bir öğüt ve uyarıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
88. Ve onun anlamını bir süre sonra mutlaka kavrayacaksınız!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster