وَجَاءَ إِخْوَةُ يُوسُفَ فَدَخَلُوا عَلَيْهِ فَعَرَفَهُمْ وَهُمْ لَهُ مُنْكِرُونَ
Ve cae ıhvetü yusüfe fe dehalu aleyhi fe arafehüm ve hüm lehu münkirun
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
وَجَاءَ
ve cā`e
ve geldiler
إِخْوَةُ
iḣvetu
kardeşleri
فَدَخَلُوا
fe deḣalū
girdiler
عَلَيْهِ
ǎleyhi
onun yanına
فَعَرَفَهُمْ
fe ǎrafe hum
o onları tanıdı
مُنْكِرُونَ
munkirūne
tanımıyorlardı
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Yûsuf’un kardeşleri gelip hûzuruna girdiler; Yûsuf, onları tanıdı, fakat onlar, Yûsuf’u tanıyamadılar.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
Her yerde başgösteren kıtlık münasebetiyle, Yûsuf’un kardeşleri de zahire almak için gelip onun huzuruna girdiler de Yûsuf onları tanıdı; onlar ise Yûsuf’u tanımıyorlardı.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Yusufun kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler, (Yusuf) onları tanıdı, onlar onu tanımıyorlardı.
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
(Nihayet) Yusuf’un kardeşleri geldi... Onun yanına girdiler... Onlar Yusuf’u tanımadıkları hâlde Yusuf, onları tanıdı.
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onlar onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
(Kuraklık başlayınca) Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler, onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Bir de Yûsuf’un kardeşleri gelip karşısına çıktılar. Yûsuf hemen onları tanıdı. Halbuki, onlar Yûsuf’u tanımıyorlardı. (Zahire almak için Mısır’a gelmişlerdi).
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
Yûsuf`un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. Yûsuf onları tanıdı, ama onlar onu tanımıyorlardı.
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Yusuf’un kardesleri gelip yanina girdiler. Kendisini tanimadiklari halde o onlari tanidi.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Yûsuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler; Yûsuf onları tanıdı, onlar ise onu tanıyamadılar.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
(Derken, kıtlık yılı gelince) Yusuf`un kardeşleri (Mısır`a) çıkageldiler ve (Yusuf`un) yanına girdiler. Onlar Yusuf`u tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı.
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
(Derken) Yûsuf’un kardeşleri çıkageldiler ve yanına girdiler. Yûsuf onları tanıdı, onlar ise Yûsuf’u tanımıyorlardı.
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Yusuf’un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler, (Yusuf) onları tanıdı, onlar onu tanımıyorlardı.
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Yusuf’un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. Onları tanıdı; ancak onlar onu tanımadı.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
(Bir gün) Yusuf’un kardeşleri çıkageldiler ve onun yanına girdiler. O, onları görür görmez tanıdı, oysa onlar onu tanıyamamışlardı.
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Bir gün Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler. Yusuf onları hemen tanıdı, fakat onlar onu tanımamışlardı.
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
(Kuraklık başlayınca) Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler, o onları hemen tanıdı; fakat onlar onu tanımadılar (münkirun).
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Yusuf’un kardeşleri gelip onun huzuruna girdiler. O kendilerini tanıdığı halde onlar onu tanımadılar.
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Yuusufun kardeşleri gelib onun huzuruna girdiler. (Yuusuf) onları tanıdı, onlar ise kendisini tanımıyorlardı.
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Derken, (o kıtlık yıllarında) Yûsuf`un kardeşleri de gelip onun huzûruna girdiler;(Yûsuf) derhâl onları tanıdı; hâlbuki onlar onu (o mevki`de) tanıyabilecek kimseler değillerdi.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onları tanıdı, ama onlar kendisini tanımıyorlardı.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Yusuf’un kardeşleri gelip, Yusuf’un karşısına çıktıklarında onları tanıdı, ama onlar Yusuf’u tanımadılar.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Ve Yusuf (A.S)’ın kardeşleri geldiler ve onun yanına girdiler. Onlar onu tanımadıkları halde o, onları hemen tanıdı.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Yusuf’un kardeşleri (azık almak için) gelip yanına girdiler. Kendisini tanımadıkları halde, o onları tanıdı.
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
(Yıllar sonra) Yusuf’un kardeşleri (Mısır’a) geldiler ve o’nun huzuruna çıktılar; o hemen tanıdı onları; ama berikiler o’nu tanımadılar.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Nihayet Yusuf`un kardeşleri (tahıl yardımından pay almak için Mısır`a) geldiler ve onun huzuruna çıktılar. O onları derhal tanıdı, fakat onlar onu tanıyamadılar.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve Yusuf’un kardeşleri geldi, hemen O’nun huzuruna girdiler. Derhal onları tanıdı. Onlar ise O’nu inkar ediciler idiler.
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Yusuf’un kardeşleri geldiler, onun huzuruna girdiler. O onları tanıdı, fakat onlar onu tanıyamadılar.
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Ve (yıllar sonra kuraklık başlayınca); Yusuf’un kardeşleri geldiler, makamına/huzuruna girdiler. Hemen onları tanıdı. Ama onlar onu tanımıyorlardı.
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Bir gün Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler. Yusuf onları hemen tanıdı, fakat onlar onu tanımamışlardı.
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Gün geldi, Yusuf’un kardeşleri Mısır’a gelip onun huzuruna çıktılar. O onları tanıdı, ama öbürleri onu tanıyamadılar.
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
Yûsuf’un kardeşleri geldiler, onun yanına girdiler, o onları tanıdı; fakat onlar onu tanımıyorlardı.
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler. Onu tanımadılar; Yusuf, onları tanıdı.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
(Kuraklık başlayınca) Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler, onlar onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Nihayet Yûsuf’un kardeşleri çıkageldiler; Yûsuf’un yanına girdiler, o onları tanıdı. Ama onlar onu tanıyamıyorlardı.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
Then came Joseph´s brethren: they entered his presence, and he knew them, but they knew him not.
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.