حَتَّىٰ إِذَا جَاءُوا قَالَ أَكَذَّبْتُمْ بِآيَاتِي وَلَمْ تُحِيطُوا بِهَا عِلْمًا أَمَّاذَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
Hatta iza cau kale e kezzebtüm bi ayatı ve lem tühıytu biha ilmen emma za küntüm ta’melun
Diğer ayetlerdeki anlamını görmek için kelime köküne tıklayın.
Kelime
Okunuşu
Anlamı
Kökü
جَاءُوا
cā`ū
geldiklerinde
قَالَ
ḳāle
(Allah onlara) der ki
أَكَذَّبْتُمْ
ekeƶƶebtum
yalanladınız mı?
بِايَاتِي
biāyātī
ayetlerimi
تُحِيطُوا
tuHīTū
anlamadığınız halde
أَمَّاذَا
emmāƶā
yoksa nedir?
كُنْتُمْ
kuntum
olduğunuz
تَعْمَلُونَ
teǎ’melūne
yapıyor(lar)
-
Abdulbaki Gölpınarlı
Abdulbaki Gölpınarlı:
Sonunda, onlar geldi mi, delillerimi bir bilgi edinip kavramadığınız halde yalanladınız mı, neydi o yaptığınız der.
-
Abdullah Parlıyan
Abdullah Parlıyan:
"Siz ayetlerimizi anlayıp, kavramadığınız halde, yalan mı saydınız, yoksa neydi o yaptığınız?" der.
-
Adem Uğur
Adem Uğur:
Nihayet, (hesap yerine) geldikleri zaman Allah buyurur: Siz benim âyetlerimi, ne olduğunu kavramadan yalan saydınız öyle mi? Değilse yaptığınız neydi?
-
Ahmed Hulusi
Ahmed Hulusi:
Nihayet geldiklerinde (Allâh) dedi ki: "İlminizin kapsamı dışında olduğu hâlde işaretlerimi yalanlamaya kalktınız? Neydi bu yaptığınız?"
-
Ahmet Varol
Ahmet Varol:
’Siz benim ayetlerimi bilgi yönünden kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?’
-
Ali Bulaç
Ali Bulaç:
Nihayet geldikleri zaman, (Allah) der ki: "Siz Benim ayetlerimi, bilgi bakımından kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?"
-
Ali Fikri Yavuz
Ali Fikri Yavuz:
Nihayet hesap yerine geldikleri vakit, Allah buyurur ki: "- Siz benim âyetlerimi ilim bakımından kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?"
-
Bayraktar Bayraklı
Bayraktar Bayraklı:
“Siz benim âyetlerimi iyice anlamadan yalan saydınız, öyle mi? Değilse, yaptığınız ne idi?”
-
Bekir Sadak
Bekir Sadak:
Geldikleri zaman Allah: «Ayetlerimi anlamadiginiz halde yalanladiniz mi? Yoksa yaptiginiz neydi?» der.
-
Celal Yıldırım
Celal Yıldırım:
Sonunda (Mahşer alanına) geldiklerinde, (Allah onlara) «siz âyetlerimi anlayıp kavrayamazken onları yalan mı saydınız ? Yoksa neler yapıyordunuz?» der.
-
Cemal Külünkoğlu
Cemal Külünkoğlu:
Nihayet hesap yerine geldiklerinde (Allah şöyle) buyurur: “Ayetlerimi anlamadığınız halde yalanladınız, değil mi? Yoksa yaptığınız, başka neydi ki?”
-
Diyanet İşleri
Diyanet İşleri:
Hesap yerine geldiklerinde Allah şöyle der: "Siz benim âyetlerimi, onları ilmen kavramamışken yalanladınız öyle mi? Yoksa ne yapıyordunuz ki?!"
-
Diyanet Vakfı
Diyanet Vakfı:
Nihayet, (hesap yerine) geldikleri zaman Allah buyurur: Siz benim âyetlerimi, ne olduğunu kavramadan yalan saydınız öyle mi? Değilse yaptığınız neydi?
-
Edip Yüksel
Edip Yüksel:
Geldikleri zaman, "Ayet ve mucizelerimi bilginizle kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa yaptığınız neydi?" der.
-
Elmalılı Hamdi Yazır
Elmalılı Hamdi Yazır:
Nihayet (oraya) geldikleri vakit Allah buyurur: «Siz benim âyetlerimi, ne olduğunu kavramadan yalan saydınız öyle mi? Yoksa yaptığınız başka neydi?»
-
Fizil-al il Kuran
Fizil-al il Kuran:
Hesaplaşma yerine geldiklerinde Allah, onlara der ki; «Ayetlerimi anlamadığınız halde yalanladınız, değil mi? Yoksa yaptığınız, başka neydi ki?»
-
Gültekin Onan
Gültekin Onan:
Nihayet geldikleri zaman, (Tanrı) der ki: "Siz benim ayetlerimi bilgi bakımından kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?"
-
Harun Yıldırım
Harun Yıldırım:
Nihayet, geldikleri zaman Allah buyurur: Siz benim âyetlerimi, ne olduğunu kavramadan yalan saydınız öyle mi? Değilse yaptığınız neydi?
-
Hasan Basri Çantay
Hasan Basri Çantay:
Nihayet (hesâb yerine) geldikleri zaman (Allah) buyurur ki: «Siz benim âyetlerimi, onları hiçbir bilgi ile kavramadığınız halde (körü körüne), tekzîb mi etdiniz? Ne idi o ısraar ile yapdığınız»?
-
Hayrat Neşriyat
Hayrat Neşriyat:
Nihâyet (oraya) geldikleri zaman (Allah onlara): `Kendilerini ilmen kavramadığınız hâlde, ayetlerimi yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?` buyurur.
-
İbn-i Kesir
İbn-i Kesir:
Nihayet geldikleri zaman; buyurur ki: Siz, Benim ayetlerimi anlamadığınız halde mi yalanladınız? Yoksa yaptığınız ne idi.
-
İlyas Yorulmaz
İlyas Yorulmaz:
Onlar huzura geldiklerinde Allah "Ayetlerimin içeriğini henüz anlamadığınız halde (daha okumadan) peşin peşin mi yalanladınız? Yoksa bu yaptığınızın anlamı nedir?" dedi.
-
İskender Ali Mihr
İskender Ali Mihr:
Onlar geldikleri zaman (Allah onlara): "Onu ilmen ihata edemediniz de mi âyetlerimi tekzip ettiniz (yalanladınız)? Yoksa yapmış olduğunuz nedir (başka bir sebep mi var)?" dedi.
-
Kadri Çelik
Kadri Çelik:
Nihayet (bir araya) geldikleri zaman (Allah) der ki: "Siz benim ayetlerimi, bilgi bakımından kavramadığınız halde mi yalanladınız? Değilse ne yapıyordunuz?"
-
Muhammed Esed
Muhammed Esed:
öyle ki, (yargı önüne) çıktıkları zaman, Allah, onlara: "(Doğru düşünce ve) bilgi yoluyla üstesinden gelemeyince tutup mesajlarımızı yalanlamaya kalktınız, öyle mi? Peki, bu yaptığınız neydi öyleyse?" diyecek.
-
Mustafa İslamoğlu
Mustafa İslamoğlu:
Ta ki (huzura) geldikleri zaman, (Allah) onlara "Aklınızın kapasitesi onları kavramaya yetmediği için ayetlerimizi yalanlamaya mı kalktınız? Eğer öyle değilse, bugüne dek ne hazırladınız?" diyecek.
-
Ömer Nasuhi Bilmen
Ömer Nasuhi Bilmen:
Nihâyet geldikleri vakit (Hak Teâlâ) buyurur ki: «Benim âyetlerimi ilmen ihata edemez olduğunuz halde onları tekzîp mi ettiniz. Yoksa sizin yapar olduğunuz şey ne idi?»
-
Ömer Öngüt
Ömer Öngüt:
Nihayet (hesap yerine) geldikleri zaman Allah buyurur: "Siz benim âyetlerimi ilminiz ihata etmediği (kapsamadığı) halde yalanladınız öyle mi? Değilse yaptığınız neydi?"
-
Sadık Türkmen
Sadık Türkmen:
Nihayet geldikleri zaman, (Allah) buyurdu ki: "Ayetlerimizi yalanladınız mı? Onları ilim olarak kavrayamadığınız halde! Yoksa yaptığınız ne idi?"
-
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub:
Hesaplaşma yerine geldiklerinde Allah, onlara der ki; «Ayetlerimi anlamadığınız halde yalanladınız, değil mi? Yoksa yaptığınız, başka neydi ki?»
-
Suat Yıldırım
Suat Yıldırım:
Nihayet hesap yerine vardıklarında Allah Teâlâ: "Demek siz ayetlerimin ne olduğunu iyice anlamadan yalan saydınız öyle mi? Yoksa ne yaptınız?"
-
Süleyman Ateş
Süleyman Ateş:
(Divânına) Geldiklerinde (Allâh onlara) der: "Âyetlerimi anlamadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yaptınız?"
-
Şaban Piriş
Şaban Piriş:
Hepsi geldiği zaman: -Ayetlerimi iyice kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz? der.
-
Tefhim-ul Kur'an
Tefhim-ul Kur'an:
Nihayet geldikleri zaman, (Allah) der ki: «Siz benim ayetlerimi, bilgi bakımından kavramadığınız halde yalanladınız mı? Yoksa ne yapıyordunuz?»
-
Yaşar Nuri Öztürk
Yaşar Nuri Öztürk:
Geldiklerinde Allah onlara: "Ayetlerimizi, ilminiz onları kuşatmadığı halde inkâr mı ettiniz yoksa ne yapıyordunuz?" der.
-
Yusuf Ali (İngilizce)
Yusuf Ali (İngilizce):
Until, when they come (before the Judgment-seat), (Allah) will say: "Did ye reject My Signs, though ye comprehended them not in knowledge, or what was it ye did?"
klavye oklarıyla önceki/sonraki ayete geçebilirsiniz.