وَرَبُّكَ أَعْلَمُ بِمَنْ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۗ وَلَقَدْ فَضَّلْنَا بَعْضَ النَّبِيِّينَ عَلَىٰ بَعْضٍ ۖ وَآتَيْنَا دَاوُودَ زَبُورًا
Ve rabbüke a’lemü bi men fis semavati vel ard ve le kad faddalna ba’dan nebiyyıne ala ba’dıv ve ateyna davude zebura
Kelime
Anlamı
Kökü
وَرَبُّكَ
ve Rabbin
أَعْلَمُ
daha iyi bilir
بِمَنْ
olanları
فِي
السَّمَاوَاتِ
göklerde
وَالْأَرْضِ
ve yerde
وَلَقَدْ
ve andolsun ki
فَضَّلْنَا
biz üstün kıldık
بَعْضَ
kimini
النَّبِيِّينَ
peygamberlerin
عَلَىٰ
üzerine
بَعْضٍ
kimi
وَاتَيْنَا
ve verdik
دَاوُودَ
Davud’a da
زَبُورًا
Zebur’u

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve Rabbin pek iyi bilir ne varsa göklerde ve yeryüzünde. Andolsun ki bâzı peygamberleri bâzısından üstün ettik ve Dâvûd’a Zebûr’u verdik.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Çünkü göklerde ve yerde bulunan her varlığı, her bakımdan bilen senin Rabbindir; fakat şu da bir gerçektir ki, bazı peygamberleri bazısından üstün kıldık. Davûd’a da Zebûr’u verdik.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilendir. Gerçekten biz, peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Rabbiniz, semâlarda ve arzda bulunan varlıklarda olarak, daha iyi bilir... Andolsun ki, biz Nebilerin bazısını bazısına üstün kıldık (özellikleri yönünden)! Davud’a da Zebur (hikmetler ihtiva eden BİLGİ) verdik.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Rabbin göklerde ve yerde olanları daha iyi bilir. Andolsun biz peygamberlerin bazılarını bazılarına üstün kıldık. Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilir. Andolsun, Biz peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık ve Davud’a da Zebur verdik.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan kimselerin hepsini en iyi bilendir, (onlardan dilediğine Peygamberlik verir.) Muhakka ki, biz, peygamberlerin bazısını (faziletçe) bazısına üstün kıldık. Dâvud’a da (ahir zaman peygamberinin faziletini bildiren) Zebûr’u verdik. (Bu âyet-i kerime, "Ebû Tâlib’in yetimi nasıl peygamber olabilir? diyen Kureyş kâfirlerini reddetmektedir.)

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilendir. Gerçekten biz, peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık. Dâvûd`a da Zebûr`u verdik.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Goklerde ve yerde olan kimseleri Rabbin daha iyi bilir. And olsun ki peygamberleri birbirinden ustun kilmis ve Davud’a zebur vermisizdir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Ve Rabbin göktekileri ve yerde olan kimseleri daha iyi bilir. And olsun ki, peygamberlerin bir kısmını brr kısmından üstün kıldık; Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Ve Rabbin göklerde ve yerde kim varsa daha iyi bilir. Andolsun, peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. Davud`a da Zebur`u verdik.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Hem Rabbin göklerde ve yerde kim varsa daha iyi bilir. Andolsun, peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. Dâvûd’a da Zebûr’u verdik.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilendir. Gerçekten biz, peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Efendin göklerdekileri ve yerdekileri en iyi bilendir. Peygamberlerden bir kısmını diğerlerine üstün kıldık. Örneğin; Davud’a Zebur’u verdik.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Rabbin göklerde ve yerde olan kimselerin hepsini en iyi bilendir. Andolsun ki biz, peygamberlerin kimini kimine üstün kıldık. Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Rabbin gerek göktekileri (melekleri) ve gerekse yerdekileri (insanları) herkesten iyi bilir.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilir. Andolsun, biz peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık ve Davud’a da Zebur verdik.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilendir. Gerçekten biz, peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Rabbin göklerde ve yerde olan kimseleri en iyi bilendir. Andolsun ki biz peygamberlerin kimini kiminden üstün kılmışızdır. Dâvuda da Zebur verdik.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan kimseleri de en iyi bilendir. And olsun ki, peygamberlerin bazısını bazısına üstün kıldık; Dâvûd`a da Zebûr`u verdik.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Rabbın göklerde ve yerde olanları daha iyi bilendir. Andolsun ki; Biz, peygamberlerden bir kısmını bir kısmına üstün kıldık, Davud’a da Zebur’u verdik.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Ayrıca Rabbin, göklerde ve yerde olan kimselerin hepsini en iyi bilendir. Biz, peygamberlerin (vahyin habercilerinin) bir kısmını diğer bir kısmından üstün tuttuk ve Davud’a içinde emirlerimizin bulunduğu sayfaları (zebur) verdik.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve Rabbin, semalarda (7 kat göklerde) ve yeryüzünde olan kimseleri iyi bilir. Andolsun ki bir kısım nebîleri, diğerlerine üstün kıldık. Ve Davut (A.S)’a Zebur’u verdik.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilir. Şüphesiz biz peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık ve Davud’a da Zebur verdik.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    çünkü, göklerde ve yerde bulunan her varlığı her bakımdan bilen senin Rabbindir. Fakat şu da bir gerçektir ki, Biz bazı nebilere diğerlerine göre daha büyük bir yücelik tevdi etmişizdir; tıpkı Davud’a (rahmetimizin bir belirtisi olarak) ilahi hikmetle dolu bir kitap verdiğimiz gibi.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Zira, göklerde ve yerde bulunan her varlığı Rabbin çok iyi bilmektedir; dahası Rabbin peygamberlerden her birine diğerinden farklı olarak üstün nitelikler vermiştir: Nitekim, Davud`a (hükümdarlıkla birlikte) hikmet yüklü sayfalar verdiğimizi (hatırlayın).

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ve Rabbin göklerde ve yerde olanları pek ziyâde bilendir. Andolsun ki, peygamberlerin bazılarını bazıları üzerine tafdil ettik ve Dâvud’a Zebur’u verdik.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Rabbin göklerde ve yerde olanları en iyi bilendir. Andolsun ki biz peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık. Davut’a da Zebur’u verdik.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Rabbin göklerde ve yerde olan kimseleri daha iyi bilir. Ant olsun Biz, Nebilerin kabiliyetlerini farklı farklı kıldık. Davud’a da Zebur’u verdik.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Rabbin gerek göktekileri (melekleri) ve gerekse yerdekileri (insanları) herkesten iyi bilir.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Hem senin Rabbin, göklerde ve yerde olan kim varsa hepsini pek iyi bilir. Biz nebîlerden bazısını bazısına üstün kıldık, nitekim Davud’a da Zebûr’u verdik.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan kimseleri daha iyi bilir (O, peygamber olmağa kimi lâyık görürse onu seçer). Andolsun ki biz, peygamberlerin kimini kimine üstün kıldık, Dâvûd’a da Zebûr’u verdik.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan kimseleri en iyi bilendir. Bazı peygamberleri de diğerlerinden üstün kılmışızdır. Davud’a Zebur verdik.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilir. Andolsun, biz peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık ve Davud’a da Zebur verdik.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Rabbin, göklerdeki ve yerdeki kimseleri de daha iyi bilir. Yemin olsun biz, peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kılmışızdır. Davûd’a da Zebur’u verdik.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    And it is your Lord that knoweth best all beings that are in the heavens and on earth: We did bestow on some prophets more (and other) gifts than on others: and We gave to David (the gift of) the Psalms.