26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.
1.
Bir kısım ayetlerimizi kendisine göstermek için, kulunu bir gece Mescidi Haram’dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescidi Aksa’ya götüren Allah münezzehtir. Gerçekten O, işitendir görendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
2.
Musa’ya kitap verdik ve "Benden başka vekil edinmeyin" diye onu İsrail oğulları için bir hidayet (vesilesi) kıldık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
3.
(Sizler,) Nuh ile birlikte taşıdıklarımızın neslisiniz! Şüphesiz o, şükreden bir kuldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
Kitapta İsrail oğullarına şu hükmü verdik: "Muhakkak siz yerde (Filistin’de) iki defa bozgunculuk çıkaracaksınız ve büyük bir azgınlıkla taşkınlık edeceksiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
"O ikiden (iki taşkınlıktan) birincisinin vakti gelince, kuvvet ve şiddet sahibi olan kullarımızı üzerinize göndeririz de (sizi) evlerin aralarına kadar girip araştırırlar. Bu yerine gelecek kesin bir sözdür."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
"Sonra onlara karşı size tekrar güç ve kuvvet veririz, size mallar ve çocuklarla yardım ederiz ve topluluk olarak da sizi sayıca çok kılarız."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
"Eğer iyilik ederseniz kendi nefsinize iyilik etmiş olursunuz ve eğer kötülük ederseniz o da (kendinizin) aleyhindedir. İkinci vaadin zamanı gelince, yüzünüzü üzüntüye sokmaları, önceden mescide girdikleri gibi girmeleri ve de galebe çaldıkları şeyleri yok etmeleri için onları tekrar göndereceğiz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Umulur ki, Rabbiniz size merhamet eder. Eğer siz (bozgunculuğa) dönerseniz, biz de (sizi cezalandırmaya) döneriz. Biz cehennemi, küfre sapanlar için bir kuşatma yeri kıldık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Şüphesiz ki bu Kur’an, en sağlam yola hidayet eder ve salih amellerde bulunan müminlere, onlar için gerçekten büyük bir ecir olduğunu müjde verir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
İnsan (sabırsız olduğu için) iyiliği istediği gibi, kötülüğü de istemektedir. İnsan, pek de acelecidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Biz geceyi ve gündüzü iki ayet kıldık. Gece ayetini görünmez (karanlık) ve Rabbinizin bol nimetini aramanız ve de yılların sayısını ve hesabı öğrenmeniz için; gündüz ayetini ise aydınlık kıldık. Biz her şeyi yeterince açıkladık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Biz, her insanın kuşunu (yaptıklarını) kendi boynuna doladık ve kıyamet gününde de onun için açılmış olarak bulacağı bir kitap çıkarırız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
Kim hidayete ererse, kendi nefsi için hidayete erer; kim de saparsa kendi aleyhine sapar. Hiç bir günahkâr, bir başkasının günah yükünü yüklenmez. Biz, bir peygamber gönderinceye kadar (hiç bir topluma) azap edecek değiliz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
Biz bir ülkeyi helak etmek istediğimiz zaman, onun nimet içinde yüzen şımarıklarına (her türlü nimetlerin verilmesini) emrederiz, böylelikle onlar onda bozgunculuk çıkarırlar. Artık onun üzerine söz (azap) kesinleşir de onu tümüyle helak ederiz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
Biz, Nuh’tan sonra nice kuşakları helak ettik. Kullarının günahlarını bilen ve gören olarak Rabbin yeterlidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Kim çarçabuk olanı (geçici dünya arzularını) isterse, orada istediğimiz kimseye dilediğimizi çabuklaştırırız. Sonra da ona cehennemi (yurt) kılarız da ona, kınanmış ve kovulmuş olarak gider.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
Kim de ahireti ister ve bir mümin olarak ciddi bir çaba ile ona çalışırsa, işte böylelerinin çabası şükre (takdire) değerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
Hepsine; onlara da bunlara da, Rabbinin ihsanından artırarak veririz. Rabbinin ihsanı kesilmiş değildir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
Onlardan bir kısmını bir kısmına nasıl da üstün tuttuğumuzu gör! Muhakkak ahiret dereceler bakımından da daha yüce ve üstünlük bakımından da daha büyüktür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
Sakın Allah ile beraber başka bir ilah edinme; yoksa kınanmış ve kendi başına (yapayalnız ve yardımcısız) bırakılmış olursun.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
Rabbin, O’ndan başkasına kulluk etmemenizi ve anne babaya iyilikle davranmayı emretti. Şayet onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlılığa ulaşırsa onlara, "Öf" bile deme ve onlara sesini yükseltme. Onlara yumuşak söz söyle.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
Onlara acıyarak alçakgönüllülük kanadını ger ve de ki: "Rabbim! Onlar beni küçükken nasıl terbiye ettilerse, sen de onları esirge."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Rabbiniz, sizin içinizdekini daha iyi bilir. Eğer siz salih olursanız, şüphesiz O da (kendisine) yönelenleri bağışlayıcıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
Çünkü saçıp savuranlar, şeytanın kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine karşı nankördür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
Eğer Rabbinden ummakta olduğun bir rahmeti beklerken (darlıkta olduğundan dolayı) onlardan yüz çevirecek olursan, bu durumda onlara yumuşak söz söyle.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Elini boynuna zincirlenmiş (cimri) kılma, büsbütün de açık tutma. Sonra kınanır da hasret (pişmanlık) içinde kalakalırsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
Şüphesiz senin Rabbin, rızkı dilediğine genişletip açar ve daraltır. Gerçekten O, kullarından haberi olandır, görendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
Yoksulluk endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin. Onlara da size de biz rızık veririz. Şüphesiz onları öldürmek büyük bir (günah ve) yanlışlıktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
33.
Haklı bir neden olmaksızın Allah’ın haram kıldığı bir kimseyi öldürmeyin. Kim mazlum olarak öldürülürse onun velisine (kısas için) yetki vermişizdir; o da öldürmede ölçüyü taşırmasın. Çünkü o gerçekten yardım görmüştür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
Erginlik çağına erişinceye kadar, o da en güzel bir tarz olması dışında yetimin malına yaklaşmayın. Ahde vefa edin. Çünkü ahit bir sorumluluktur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Ölçtüğünüz zaman ölçüyü tam tutun ve dosdoğru bir tartıyla tartın; bu daha hayırlıdır ve sonuç bakımından da daha güzeldir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme; çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Yeryüzünde böbürlenerek yürüme; çünkü sen ne yeri yarabilirsin, ne de boyca dağlara ulaşabilirsin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Bunlar, Rabbinin sana hikmet olarak vahyettiği şeylerdir. Rabbin ile beraber başka bir ilah kılma; yoksa yerilmiş, kovulmuş olarak cehenneme atılırsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
40.
Rabbiniz size erkekleri seçti de meleklerden dişileri mi (kendine) edindi? Gerçekten siz büyük bir söz söylemektesiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
Şüphesiz biz, hatırlayıp kendilerine gelsinler diye bu Kur’an’da çeşitli açıklamalarda bulunduk. Fakat bu, onların sadece kaçışlarını artırır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
De ki: "Eğer söyledikleri gibi O’nunla beraber ilahlar olsaydı, onlar (o ilahlar) da arş sahibine (galip gelmek için) mutlaka bir yol ararlardı."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
Yedi gök, yer ve bunların içindekiler O’nu tesbih etmektedir. O’nu övgü ile tesbih etmeyen hiç bir şey yoktur; ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz. Şüphesiz O, hilim sahibidir, bağışlayandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Kur’an okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanlar arasında görünmez bir perde kıldık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Ve onların kalpleri üzerine, onu (Kur’an’ı) kavrayıp anlarlar diye (engelleyen) kılıflar ve kulaklarına da bir ağırlık koyduk. Sen Kur’an’da Rabbinin birliğini andığın zaman, gerisin geriye dönüp uzaklaşırlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Biz onların seni dinlediklerinde niçin dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin, "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
Sana nasıl örnekler (kötü sıfatlar) vererek saptıklarına bir bak! Artık onların (doğru) yolu bulmaya güçleri yetmemektedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
49.
Dediler ki: "Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, gerçekten biz yeni bir yaratılışla mı diriltileceğiz?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
De ki: "İster taş olun, ister demir! (Bunlar Allah’ın sizi yeniden diriltmesini güçleştirmez.)"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
51.
"Ya da göğüslerinizde (gözlerinizde) büyüksediğiniz bir yaratık (olun fark etmez)!" "Bizi kim (hayata) geri çevirebilir?" diyecekler. De ki: "Sizi ilk defa yaratan." Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Pek yakında olması umulur!"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Sizi çağıracağı gün, O’na övgüyle icabet edecek, (dünyada) pek az bir süre kaldığınızı sanacaksınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
Kullarıma, sözün en güzel olanını konuşmalarını söyle. Çünkü şeytan aralarını açıp bozmaktadır. Şüphesiz şeytan insanın apaçık bir düşmanıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
Sizi en iyi Rabbiniz bilir; dilerse size merhamet eder, dilerse size azap eder. Biz seni onların üzerine bir vekil olarak göndermedik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
55.
Rabbin, göklerde ve yerde olan herkesi en iyi bilir. Şüphesiz biz peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kıldık ve Davud’a da Zebur verdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
56.
De ki: "O’nun dışında (ilah) olduğunu sandıklarınızı çağırın; onlar sizden ne zararı uzaklaştırabilirler ve ne de (o zararı faydaya) dönüştürebilirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
57.
Onların yalvarıp durdukları da, hangisi (Allah’a) daha yakındır diye Rablerine bir vesile ararlar. O’nun rahmetini umar ve azabından korkarlar. Şüphesiz senin Rabbinin azabı sakınılmaya değerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Ne kadar ülke varsa hepsini kıyamet gününden önce ya helâk edecek veya en çetin bir şekilde azap edeceğiz. Bu hüküm kitapta yazılıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
59.
Bizi mucizeler göndermekten, öncekilerin onu yalanlamasından başka bir şey alıkoymadı. Semud’a dişi deveyi görünür (bir mucize) olarak gönderdik, fakat onlar ona zulmettiler. Oysa biz ayetleri ancak korkutmak için göndeririz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
Hani sana, "Şüphesiz Rabbin insanları çepeçevre kuşatmıştır" demiştik. Sana gösterdiğimiz rüyayı ve Kur’an’da lanetlenen ağacı ancak insanlara bir sınama vesilesi kıldık. Biz onları arka arkaya korkutuyoruz, fakat (bu) onlarda büyük bir azgınlıktan başka bir şeyi artırmaya yaramıyor.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
61.
Hani meleklere, "Âdem’e secde edin" demiştik de İblis’in dışında (hepsi) secde etmişlerdi. Dedi ki: "Bir çamur olarak yarattığın kimseye ben secde eder miyim?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
62.
Dedi ki: " Şu benden üstün kıldığını gördün mü? (Benden üstün nesi var ki?) Eğer bana kıyamet gününe kadar süre tanırsan, onun soyunu, pek azı dışında kuşkusuz buyruğum altına alacağım."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
63.
Dedi ki: "Git, onlardan kim sana uyarsa, şüphesiz sizin cezanız cehennemdir; hem de eksiksiz bir ceza!"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
64.
"(Ey İblis!) Onlardan güç yetirdiklerini sesinle yerinden oynat, atlıların ve yayalarınla onların üzerine yürü, mallarda ve çocuklarda onlara ortak ol ve onlara çeşitli vaatlerde bulun." Şeytan, onlara aldatmadan başka bir şey vaat etmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
65.
"Benim kullarım (ise); senin onlar üzerinde hiç bir zorlayıcı gücün yoktur." Vekil olarak Rabbin yeter.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Sizin Rabbiniz, fazlından aramanız için denizde gemileri sizin için yürütür. Gerçekten O, size karşı merhametli olandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
67.
Size denizde bir sıkıntı (tehlike) dokunduğu zaman, O’nun dışında taptıklarınız kaybolur gider; fakat karaya (çıkarıp) sizi kurtarınca (yine) sırt çevirirsiniz. İnsan pek nankördür!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
68.
Kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden güvende misiniz? (Bunlar olduktan sonra) Kendinize bir vekil (bile) bulamazsınız!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
69.
Veya sizi bir kere daha ona (denize) gönderip üzerinize kırıp geçiren bir fırtına salarak nankörlük etmeniz nedeniyle sizi boğmayacağından emin misiniz? (Böyle olduktan sonra) Artık bize karşı onun bir öcünü alacak kimseyi de bulamazsınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Şüphesiz biz Âdemoğlunu yücelttik, onları karada ve denizde (çeşitli araçlarla) taşıdık, temiz güzel şeylerden rızıklandırdık ve yarattıklarımızın birçoğundan fazlasıyla üstün kıldık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
Her insan grubunu imamlarıyla çağıracağımız gün, artık kimin kitabı sağ eline verilirse, onlar kitaplarını okuyacaklar ve onlar, bir hurma çekirdeği üzerindeki küçücük bir tomurcuk (zerre) kadar bile zulme uğratılmazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
Kim dünyada (imamını bulma noktasında) kör ise, O, ahirette de kördür ve yol bakımından daha sapıktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
Onlar neredeyse, sana vahyettiğimizden başkasını bize karşı düzüp uydurman için seni fitneye düşüreceklerdi; o zaman da seni mutlaka dost edinirlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
74.
Eğer biz seni sağlam kılmasaydık, kesinlikle sen onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
O takdirde sana, hayatın da ölümün de kat kat azabını tattırırdık. Sonra bize karşı bir yardımcı da bulamazdın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
76.
Şüphesiz yakında (düzen kurarak) seni yurdundan çıkmak zorunda bırakacaklar; bu durumda kendileri de senden sonra az bir süreden başka kalamazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
77.
(Bu,) Senden önce gönderdiğimiz resullerimizin bir sünnetidir. Sünnetimizde bir değişiklik bulamazsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
78.
Güneşin sarkmasından (öğle vaktinden) gecenin kararmasına kadar namazı kıl ve fecir Kur’an’ını (sabah namazını) da; şüphesiz fecir Kur’an’ı (sabah namazı, meleklerce) şahit olunandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
79.
Gecenin bir kısmında uyanarak, sana mahsus bir nafile (veya fazilet) olmak üzere namaz kıl. (Böylece) Rabbinin, seni övülmüş makama (şefaat makamına) ulaştırması umulur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
80.
Ve de ki: "Rabbim! Beni (girilecek yere) doğru bir girdirişle girdir ve (çıkılacak yerden) doğru bir çıkarılışla çıkar. Katından bana yardımcı bir güç ver."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
82.
Kur’an’dan müminler için şifa ve rahmet olan şeyleri indirmekteyiz. Oysa o, zalimlere hüsrandan başkasını arttırmaz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
83.
İnsana bir nimet verdiğimizde yüz çevirir ve uzaklaşır; ona bir şer dokunduğu zaman da ümitsiz olur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
84.
De ki: "Herkes kendi karakterine (fıtratına) göre davranır. O halde yol olarak kimin daha çok hidayete erdiğini Rabbiniz daha iyi bilir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
85.
Sana ruh hakkında sorarlar. De ki: "Ruh, Rabbimin emrindendir ve size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
86.
Şüphesiz eğer dilersek, sana vahyettiğimiz şeyleri gerçekten gideriveririz de sonra bunun için bize karşı bir vekil de bulamazsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
87.
(Vahyin bekası) Ancak Rabbinden bir rahmet iledir. Şüphesiz O’nun lütfü senin üzerinde çok büyüktür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
88.
De ki: "Eğer bütün insan ve cin (toplulukları), bu Kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere toplansa, onların bir kısmı bir kısmına destekçi olsa bile, onun bir benzerini getiremezler."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
89.
Şüphesiz bu Kur’an’da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. İnsanların çoğu ise ancak küfürde ayak direttiler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
91.
"Ya da sana ait hurmalıklardan ve üzümlerden bir bahçe olup aralarından şarıl şarıl akan ırmaklar fışkırtmalısın."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
92.
"Veya sandığın gibi, gökyüzünü üstümüze parça parça düşürmeli ya da Allah’ı ve melekleri karşımıza (şahit olarak) getirmelisin."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
93.
"Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız." De ki: "Rabbim münezzehtir; ben, elçi olan bir beşerden başkası mıyım?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
94.
Kendilerine hidayet geldiği zaman, insanları inanmaktan alıkoyan şey onların, "Allah, elçi olarak bir beşer mi gönderdi?" demelerinden başkası değildir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
95.
De ki: "Eğer yeryüzünde (insan değil de) güvene ermiş yürüyen melekler olsaydı, biz de onlara gökten elçi olarak elbette melek gönderirdik."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
96.
De ki: "Benimle aranızda şahit olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından hakkıyla haberdardır, görendir."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
97.
Allah, kimi hidayete ulaştırırsa, işte o, hidayet bulmuştur; kimi de saptırırsa onlar için O’nun dışında asla veliler bulamazsın. Kıyamet günü, biz onları yüzükoyun körler, dilsizler ve sağırlar olarak haşrederiz. Onların barınma yerleri cehennemdir; ateşi ne zaman sönmeye yüz tutsa, çılgın alevini onlara arttırırız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
98.
Şüphesiz bu; onların ayetlerimizi inkâr etmelerine ve "Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra, gerçekten biz yeni bir yaratılışla mı diriltileceğiz?" demelerine karşılık cezadır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
99.
Onlar gökleri ve yeri yoktan var eden Allah’ın kendi benzerlerini (bir kez daha) yaratmaya gücünün yeteceğini ve onlar için de kendisinde şüphe olmayan bir süre (ecel) kıldığını görmüyorlar mı? Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
100.
De ki: "Eğer siz Rabbimin rahmet hazinelerine malik olsaydınız, bu durumda harcamakla tükenir endişesiyle gerçekten (cimrilik edip elinizde) tutardınız. İnsan pek cimridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
101.
Şüphesiz biz Musa’ya apaçık dokuz ayet (mucize) vermiştik. İşte İsrail oğullarına sor; onlara geldiği zaman Firavun ona, "Gerçekten ben seni büyülenmiş sanıyorum" demişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
102.
O da, "Şüphesiz bunları görülecek belgeler olarak göklerin ve yerin Rabbinden başkasının indirmediğini sen de bilmişsin. Gerçekten Ey Firavun! Ben artık seni helak olmuş sanıyorum (görüyorum), demişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
103.
Böylelikle, onları o yerden sürmek istedi. Biz de onu ve beraberindekileri hep birlikte boğuverdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
104.
Ve onun ardından İsrail oğullarına dedik ki: "O yerde (Filistin’de) oturun, ahiret vaadi geldiğinde hepinizi bir araya getiririz."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
105.
Biz onu (Kur’an’ı) hak olarak indirdik ve o hak ile indi. Seni de yalnızca bir müjde verici ve uyarıp korkutucu olarak gönderdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
106.
Onu insanlara ağır ağır okuman için bir Kur’an olarak (bölüm bölüm) ayırdık ve onu özel bir indirişle (aşamalı şekilde) indirdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
107.
De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın; O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman çeneleri üstüne kapanarak secde ederler."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
110.
De ki: "İster Allah deyin, ister Rahman deyin; hangisini derseniz deyin, en güzel isimler O’nundur." Namazında sesini çok yükseltme, onda çok da kısma, bu ikisi arasında (orta) bir yol benimse.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
111.
Ve de ki: "Bütün övgüler; çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı bir veliye de (ihtiyacı) bulunmayan Allah’adır." Ve O’nu yüceltebildiğin kadar yücelt!Mealleri KıyaslaSayfada Göster