قُلْ كَفَىٰ بِاللَّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ ۚ إِنَّهُ كَانَ بِعِبَادِهِ خَبِيرًا بَصِيرًا
Kul kefa billahi şehıdem beynı ve beyneküm innehu kane bi ıbadihı habıram besıyra
Kelime
Anlamı
Kökü
قُلْ
de ki
كَفَىٰ
yeter
بِاللَّهِ
Allah
شَهِيدًا
şahid olarak
بَيْنِي
benimle
وَبَيْنَكُمْ
sizin aranızda
إِنَّهُ
şüphesiz O
كَانَ
بِعِبَادِهِ
kullarını
خَبِيرًا
haber alır
بَصِيرًا
görür

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    De ki: Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah yeter; şüphe yok ki o, kullarından haberdardır, onları görür.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Benimle sizin aranızda, tanık olarak Allah yeter. Şüphesiz O, kullarından haberdardır, onları görür.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak, Esmâ’sıyla hakikatim olan Allâh yeterlidir! Muhakkak ki O, kullarıyla Habiyr’dir, Basıyr’dir."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz O kullarından haberdar olan, onları görendir.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    De ki: "- Allah, sizinle benim aramda şâhid yeter. Muhakkak ki o, kullarının yaptığından haberdardır, bütün hallerini görendir.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Benimle sizin aranızda gerçek şâhit olarak Allah yeterlidir. Zira O, kullarını bilip görmektedir.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    De ki: «Benimle sizin aranizda sahit olarak Allah yeter. Dogrusu O, kullarini gorur, haberdardir.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    De ki: Benimle sizin aramızda şâhid olarak Allah yeter. Şüphesiz ki O, kullarından haberlidir ve (onların her hâlini) görendir.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    De ki: “Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarından hakkıyla haberdardır, onları hakkıyla görendir.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    De ki: "Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarından hakkıyla haberdardır, onları hakkıyla görendir."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    De ki: "Benimle sizin aranızda ALLAH tanıktır. O, kullarından haber alır, görür."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    De ki: «Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarının yaptığından haberdardır, yaptıklarını çok iyi görendir.»

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    De ki; «Benimle sizin aranızda Allah’ın şahitliği yeterlidir. O kullarının yaptıkları her işten haberdardır ve her şeyi görür.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Tanrı yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kâfidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    De ki: «Benimle sizin aranızda hakıykî şâhid olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarının (her şeyinden) cidden haberdârdır, kemâliyle görendir».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    De ki: `Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allah yeter! Şübhesiz ki O, kullarından hakkıyla haberdardır, (onları) hakkıyla görendir.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    De ki: Şahid olarak, benim ve sizin aranızda Allah yeter. Muhakkak ki O; kulları için Habir’dir, Basir’dir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Benim Allah’ın elçisi oluğuma, benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeterlidir. O kullarının yaptığı her şeyden haberdar olan ve onları hep görendir. "

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    De ki: "Benimle sizin aranızda, Allah şahit olarak yeter." Muhakkak ki O, kullarından haberdar olandır, (onları) görendir.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    De ki: "Benimle aranızda şahit olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından hakkıyla haberdardır, görendir."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    De ki: "Benimle sizin aranızda Allah’tan başkası tanıklık edemez; kullarından (onların kalplerinde olanı bütün açıklığıyla) görerek haberdar olan O’dur".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    De ki: "Benimle sizin aranızda (bütün bu olan bitenlere) şahit olarak Allah yeter: Çünkü o kullarıyla ilgili her habere (daha kaynağında) vakıf olan, onların her halini bizzat görendir."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    De ki: «Allah Teâlâ benimle sizin aranızda şahit olarak kifâyet eder. Şüphe yok ki, O, kullarından haberdardır (onları bihakkın) görücü bulunmaktadır.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    De ki: "Benimle sizin aranızda gerçek şâhit olarak Allah kâfidir. Şüphesiz ki O, kullarından haberdardır, onları görmektedir. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz O; kullarından haberdardır, görendir.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    De ki; «Benimle sizin aranızda Allah’ın şahitliği yeterlidir. O kullarının yaptıkları her işten haberdardır ve her şeyi görür.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    De ki: "Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter! Doğrusu O kullarının bütün hallerini bilip görmektedir."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allâh yeter. O, kulları(nın halleri)ni haber alır, görür."

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    De ki: -Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O kullarından haberdardır.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    De ki: «Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    De ki: "Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah yeter. O, kullarından haberdardır, onları görmektedir."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Say: "Enough is Allah for a witness between me and you: for He is well acquainted with His servants, and He sees (all things).