سَيَقُولُونَ ثَلَاثَةٌ رَابِعُهُمْ كَلْبُهُمْ وَيَقُولُونَ خَمْسَةٌ سَادِسُهُمْ كَلْبُهُمْ رَجْمًا بِالْغَيْبِ ۖ وَيَقُولُونَ سَبْعَةٌ وَثَامِنُهُمْ كَلْبُهُمْ ۚ قُلْ رَبِّي أَعْلَمُ بِعِدَّتِهِمْ مَا يَعْلَمُهُمْ إِلَّا قَلِيلٌ ۗ فَلَا تُمَارِ فِيهِمْ إِلَّا مِرَاءً ظَاهِرًا وَلَا تَسْتَفْتِ فِيهِمْ مِنْهُمْ أَحَدًا
Se yekulune selasetür rabiuhüm kelbühüm ve yekulune hamsetün sadisühüm kelbühüm racmem bil ğayb ve yekulune seb’atüv ve saminühüm kelbühüm kur rabbı a’lemü bi ıddetihim ma ya’lemühüm illa kalılün fe la tümari fıhim illa miraen zahirav ve la testefti fıhim minhüm ehada
Kelime
Anlamı
Kökü
سَيَقُولُونَ
diyecekler
ثَلَاثَةٌ
onlar üçtür
رَابِعُهُمْ
dördüncüleri
كَلْبُهُمْ
köpekleridir
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
خَمْسَةٌ
beştir
سَادِسُهُمْ
altıncıları
كَلْبُهُمْ
köpekleridir
رَجْمًا
taş atar gibi
بِالْغَيْبِ
görülmeyene
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
سَبْعَةٌ
yedidir
وَثَامِنُهُمْ
sekizincileri
كَلْبُهُمْ
köpekleridir
قُلْ
de ki
رَبِّي
Rabbim
أَعْلَمُ
daha iyi bilir
بِعِدَّتِهِمْ
onların sayısını
مَا
yoktur
يَعْلَمُهُمْ
onları bilen
إِلَّا
dışında
قَلِيلٌ
azı
فَلَا
تُمَارِ
münakaşaya girme
فِيهِمْ
onlar hakkında
إِلَّا
dışında
مِرَاءً
tartışma
ظَاهِرًا
sathi
وَلَا
ve
تَسْتَفْتِ
bir şey sorma
فِيهِمْ
onlar hakkında
مِنْهُمْ
bunlardan
أَحَدًا
hiçbirine

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Diyecekler ki onlar üçtü, dördüncüleri, köpekleri ve beş tâneydi onlar, altıncıları köpekleri; fakat bu sözler, ortada olmayan hedefe boşuna taş atmak ve diyecekler ki yedi taneydi onlar, sekizincileri köpekleri. De ki: Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir, onları pek az kişi bilir ancak. Artık sen de onlar hakkında sana açıkladığımıza râzı ol da fazla münâkaşaya, mübâhaseye girişme ve onlara dâir kitap hakkında bir hüküm dilemeye kalkışma.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Onların sayısını en iyi Rabbim bilir, zaten çok az kimse, onlar hakkında kayda değer birşeyler bilmektedir. Artık sen de, onlar hakkında sana açıkladığımıza razı ol da, fazla münakaşa ve tartışmaya dalma, onlar hakkında malûmat edineceğim diye daha fazla bilgi almak için ona buna hiçbirşey sorma.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    (İnsanların kimi:) "Onlar üç kişidir; dördüncüleri de köpekleridir" diyecekler; yine: "Beş kişidir; altıncıları köpekleridir" diyecekler. (Bunlar) bilinmeyen hakkında tahmin yürütmektir. (Kimileri de:) "Onlar yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir" derler. De ki: Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. Öyle ise Ashâb-ı Kehf hakkında, delillerin açık olması haricinde bir münakaşaya girişme ve onlar hakkında (ileri geri konuşan) kimselerin hiçbirinden malumat isteme.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Üçtür, dördüncüleri köpekleridir" diyecekler... "Beştir, altıncıları köpekleridir" diyecekler... Ki bu gaybı taşlamaktır (bilmedikleri hakkında atıp tutmaktadırlar)! "Yedidir, sekizincileri köpekleridir" derler... De ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir... Onları bilen azdır"... Onlar hakkında fikir alışverişi haricinde tartışma! Onlar hakkında, onlardan hiç kimseye de bir şey sorma!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Pek az kimseden başkası onları bilmez.’ Artık onlar hakkında açık bir tartışmadan başka tartışmaya girme ve onlar hakkında onlardan (kitap ehlinden) kimseye bir şey sorma.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    (Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: "Üç’tüler, onların dördüncüsü köpekleridir." Ve: "Beştiler, onların altıncısı köpekleridir" diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. "Yedidirler, onların sekizincisi köpekleridir" diyecekler. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az (insan) dışında kimse bilemez." Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Ehl-i kitab, Hz. Peygamber Aleyhisselâmın huzurunda): "- Yiğitlerin sayısı üçtür, dördüncüleri de köpekleridir." diyecekler; "-Sayıları beştir, altıncıları da köpekleridir." diyecekler ve gayb için zanda bulunacaklar. (Müminler de): "-bunlar yedi kimsedir, sekizincileri köpekleridir." diyecekler. Ey Rasûlüm, sen, onlara de ki "-Rabbim, bunların sayısını daha iyi bilendir; kendilerini ancak pek az kimseler bilir. Artık bunlar hakkında zahiri bir münakaşadan başka bir münakaşa yapma (işi derinleştirmeden Kur’ân’da vahyolunanla iktifa et) ve bunlara dair ehl-i kitabdan kimseye bir şey sorma."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Onların sayısını en iyi Rabbim bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. Onlar hakkında bu yüzeysel anlatılanların dışında kimseyle tartışma ve onlar hakkında başkalarından bilgi isteme!”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Karanliga tas atar gibi, «Magara ehli uctur, dordunculeri kopekleridir» derler, yahut,"Bestir, altincilari kopekleridir» derler, yahut «Yedidir, sekizincileri kopekleridir» derler. De ki: «Onlarin sayisini en iyi bilen Rabbim’dir. Onlari pek az kimseden baskasi bilmez.» Bunun icin, onlar hakkinda, bu kisaca anlatilanin disinda, kimseyle tartisma ve onlar, hakkinda kimseden bir sey sorma.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Mağaradakiler üçtür, dördüncüleri köpekleridir, derler. Beştir, altıncıları köpekleridir, derler. Bu, gaybe taş atmaktır. Kimi de, yedidir, sekizincileri köpekleridir, derler. De ki: Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir. Onları pek az kimseden başkası bilmez. Onlar hakkında (şu) ortaya konulandan fazlasiyle tartışma ve onlar hakkında hiç kimseden bir şey sorma.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Kimileri (Ashabı Kehf`in sayıları hakkında): “Onlar üç kişi idi, dördüncüleri köpekleridir” diyecekler, kimileri “beş kişi idiler, altıncıları köpekleridir” diyecekler. (Bu sözler) karanlığa taş atmaktır. Kimileri de “yedi kişi idiler, sekizincileri köpekleridir” diyeceklerdir. De ki: “Onların sayısını hepimizden daha iyi Rabbim bilir. Onları pek az (insan) dışında kimse bilemez.” O hâlde, onlar hakkında (Kur`an`ın sana aktardığının) dışında kimse ile münakaşa etme ve bu konuda ileri geri konuşanlardan da hiçbir bilgi isteme!

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    (Ey Muhammed!) Bazıları bilmedikleri şey hakkında atıp tutarak: "Onlar üç kişidirler, dördüncüleri köpekleridir" diyecekler. Yine, "Beş kişidirler, altıncıları köpekleridir" diyecekler. Şöyle de diyecekler: "Yedi kişidirler, sekizincileri köpekleridir." De ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir. Zaten onları pek az kimse bilir. O hâlde, onlar hakkında (Kur’an’daki) apaçık tartışma(yı aktarmak)dan başka tartışmaya girme ve bunlar hakkında onlardan hiçbirine bir şey sorma."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    (İnsanların kimi:) «Onlar üç kişidir; dördüncüleri de köpekleridir» diyecekler; yine: «Beş kişidir; altıncıları köpekleridir» diyecekler. (Bunlar) bilinmeyen hakkında tahmin yürütmektir. (Kimileri de:) «Onlar yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir» derler. De ki: Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. Öyle ise Ashâb-ı Kehf hakkında, delillerin açık olması haricinde bir münakaşaya girişme ve onlar hakkında (ileri geri konuşan) kimselerin hiçbirinden malumat isteme.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Tahminde bulunanların bazıları, "Onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir" derken diğerleri de, "Beştir, altıncıları köpekleridir" diyecekler. Başkaları ise, "Yedidir, sekizincileri köpekleridir" diye bilinmeyen hakkında atıp tutacaklar. De ki: "Onların sayısını en iyi bilen Efendimdir." Onları bilen azdır. Onlarla yüzeysel olması hariç tartışmaya girme ve onlardan hiç kimseye de bu konuyu danışma.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Ashab-ı Kehf’in sayılarında ihtilaf edenlerden bazıları: «Onlar, üç kişidir, dördüncüleri köpekleridir» diyecekler. Diğer bazıları da «Onlar, beş kişidir, altıncıları köpekleridir» diyecekler. Her ikisi de bilinmeyen hakkında tahmin yürütmektir. (kimileri de:) «Onlar, yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir» derler. De ki: «Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir.» Onları ancak pek azı bilir, Bu sebeple onlar hakkında bu bildirilenler dışında bir münakaşaya girişme ve bunlar hakkında hiç kimseye de bir şey sorma!

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ey Muhammed, kimileri «Onlar üç kişi idi, dördüncüleri köpekleridir», kimileri «beş kişi idiler, altıncıları köpekleridir» diyeceklerdir. Bu sözler karanlığa taş atmaktır. Kimileri de «yedi kişi idiler, sekizincileri köpekleridir» diyeceklerdir. De ki; «Onların sayısını hepimizden iyi Rabb’im bilir.» Onlar hakkında derine dalan bir tartışmaya girme ve bu olay konusunda hiç kimseye bir şey sorma.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    (Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: "Üçtüler, onların dördüncüsü köpekleridir." Ve: "Beştiler, onların altıncısı köpekleridir" diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. "Yedidirler, onların sekizincisi köpekleridir" diyecekler. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az (insan) dışında kimse bilemez." Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    (İnsanların kimi:) "Onlar üç kişidir; dördüncüleri de köpekleridir" diyecekler; yine: "Beş kişidir; altıncıları köpekleridir" diyecekler. (Bunlar) bilinmeyen hakkında tahmin yürütmektir. (Kimileri de:) "Onlar yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir" derler. De ki: Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. Öyle ise Ashâbı Kehf hakkında, delillerin açık olması haricinde bir münakaşaya girişme ve onlar hakkında (ileri geri konuşan) kimselerin hiçbirinden malumat isteme.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    «(Sayıları) üçdür, dördüncüleri köpekleridir» diyecekler, «Beşdir, altıncıları köpekleridir» diyecekler. (İkisi de) ğaybı taşlamakdır. «Yedidir sekizincileri kelbleridir» diyecekler. Söyle ki: «Rabbim onların sayısını daha iyi bilendir. Onları (insanların) birazından başkası bilemez». O halde bunlar hakkında zaahirî bir münâkaşadan gayrı ile mücâdele etme. Bunlara dâir içlerinden hiç bir kimseden fetva da isteme.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    (Ehl-i kitâbın bir kısmı:) `(Onlar) üç (kişi)dir, dördüncüleri köpekleridir` diyecekler. Yine (bir kısmı): `(Onlar) beş (kişi)dir, altıncıları köpekleridir` diyecekler.(Hâlbuki bunlar) gayba (karanlığa) taş atmak kabîlindendir ve (mü`minler ise): `(Onlar)yedi (kişi)dir, sekizincileri köpekleridir` diyecekler. De ki: `Rabbim, onların sayılarını en iyi bilendir! Onları ancak pek az kimseler bilir.` Öyle ise onlar hakkında (Kur`ân`da bildirilen) açık delillerin dışında münâkaşaya girme ve onlar hakkında bunlardan hiçkimseye bir şey sorma!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Karanlığa taş atar gibi; üçtür, dördüncüsü köpekleridir, diyeceklerdir. Veya beştir, altıncıları köpekleridir, derler. Yahut: Yedidir, sekizincileri köpekleridir, derler. Onların sayısını en iyi bilen Rabbımdır, de. Onları pek az kimseden başkası bilmez. Bu yüzden onlar hakkında bu kısa anlatılanların dışında kimseyle tartışma ve onlar hakkında kimseden bir şey sorma.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    (Daha sonrakiler) "Mağaraya sığınanlar üç kişi idiler, dördüncüleri köpekti, (bir başkaları da) beş kişilerdi altıncıları köpekti, (daha başkaları da) yedi kişilerdi sekizincileri de köpekti" diyecekler. İnsanlara deki "Rabbim onların sayılarını daha iyi bilir. " Ancak o insanların sayılarını pek az insan biliyor. Sen onlarla, açıkça sana anlatılanın dışında tartışmaya girme ve onlar hakkında hiçbir kimseden de fetva isteme (soru sorma). "

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve gaybı taşlayarak (bilmeden tahminde bulunarak) diyecekler ki: "(Onların sayısı) üçtür, dördüncü onların köpeğidir." "Beştir, altıncı onların köpeğidir." diyecekler. Ve "Yedidir, sekizinci onların köpeğidir." diyecekler. De ki: "Onların adedini en iyi Allah bilir. Pek azı hariç, onlar bilmezler." Onlar hakkında, zahir olandan (bilinenden) başka tartışma (mücâdele etme)! Onlar hakkında, onlardan birisine soru sorma (açıklama isteme)!

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    (İnsanların kimi,) "Üç kişidir, onların dördüncüsü de köpekleridir" diyorlar. Veya "Beş kişidir, onların altıncısı da köpekleridir" diyorlar. (Bu adeta,) Görülmeyene (gayba) taş atmaktır. Ya da "Yedi kişidir, onların sekizincisi de köpekleridir" diyorlar. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir; onları pek az (insan) dışında da kimse bilemez." Öyleyse onlar hakkında bu bildirilenler dışında tartışmaya girişme ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (Ve çağlar sonra), bilemeyecekleri bir konuda gereksiz tahminlerde bulunarak, "onlar üç kişiydiler; dördüncüleri köpekleriydi", yahut "beş kişiydiler, altıncıları köpekleriydi", hatta "yedi kişiydiler, sekizincileri köpekleriydi" diyen kimseler çıkacak. De ki: "Onların sayısını en iyi Rabbim bilir! Zaten ancak çok az kimse onlar hakkında kayda değer bir şeyler bilmektedir. Bunun içindir ki, onlar hakkında, (kıssalarından çıkan) görünür dersin dışında, kimseyle tartışma(yın), ve onlar hakkında daha fazla bilgi almak için o (rivayetçilerden) hiçbir şey sorma(yın)".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    (Asırlar) sonra, bilinmeyen hakkında atıp tutma kabilinden, "Onlar üç kişiydiler dördüncüleri köpekleriydi" diyenler çıkacağı gibi, "Beş kişiydiler altıncıları köpekleriydi" diyenler de çıkacak; dahası "Yedi kişiydiler sekizincileri köpekleriydi" diyenler bile...De ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir! Onlar hakkında (gerçek) bilgiye sahip olanların sayısı çok azdır." (Sen, ey muhatap!) O halde artık onlar hakkında, olayın görünen boyutunun dışına taşan bir tartışmaya girme; yine onlar hakkında, (bilinmeyen hakkında atıp tutan) kimselere itibar edip de soru sorma!

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Diyeceklerdir ki: «Onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir» ve diyeceklerdir ki: «Beştir, altıncıları köpekleridir.» (Bu iki söz) Gayba taş atmaktır ve diyeceklerdir ki: «Yedidirler. Sekizincileri de köpekleridir.» De ki: «Onların adetlerini en ziyâde bilen Rabbimdir. Onları ancak pek azı bilir.» Artık onların hakkında zahiri bir mücadeleden başka münakaşada bulunma ve onlara dair bunlardan hiçbirinden bir fetva da isteme.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    "Onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir. " diyecekler. "Beştir, altıncıları köpekleridir. " diyecekler. Bunlar gaybı taşlamaktır. "Yedidir, sekizincisi köpekleridir. " diyecekler. De ki: "Rabbim onların sayısını daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. " Onun için, onlar hakkında ortaya konulandan fazlası ile bir münâkaşa yapma ve onlar hakkında kimseye bir şey sorma.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    "onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir" derlerse; "Beştirler, altıncıları da köpekleridir" derlerse; "Gayb/bilinmeyen hakkında" tahmin yürütürlerse; "Yedidirler, sekizincileri de köpekleridir" derlese; de ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir. Onların kayda değer bir bilgiye sahip olanları çok azdır. Artık onlar hakkında, açıkça bilinenler dışında hiç kimse ile tartışmaya girme! Ve onlar hakkında, bilgi almak için de hiç kimseye bir soru sorma!"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Ey Muhammed, kimileri «Onlar üç kişi idi, dördüncüleri köpekleridir», kimileri «beş kişi idiler, altıncıları köpekleridir» diyeceklerdir. Bu sözler karanlığa taş atmaktır. Kimileri de «yedi kişi idiler, sekizincileri köpekleridir» diyeceklerdir. De ki; «Onların sayısını hepimizden iyi Rabb’im bilir.» Onlar hakkında derine dalan bir tartışmaya girme ve bu olay konusunda hiç kimseye bir şey sorma.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    İnsanların kimi: "Onlar, üç kişi idi, dördüncüleri de köpekleri idi." diyecekler. Bazıları da: "Beş kişi idiler, altıncıları da köpekleri idi." diyecekler. Bunlar, gayb hakkında tahmin yürütmekten ibarettir. Kimileri de: "Onlar yedi kişi olup sekizincileri de köpekleri idi." derler. De ki: "Onların sayısını tam tamına Rabbim bilir." Onlar hakkında bilgisi olan çok az kişi vardır. Öyleyse onlar hakkında, sathî tartışma dışında kimse ile münakaşa etme ve bu konuda ileri geri konuşanlardan da hiçbir bilgi isteme!

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Görülmeyene taş atar gibi: "Onlar üçtür, dördüncüleri köpekleridir" diyecekler; "Beştir, altıncıları köpekleridir" diyecekler. "(Hayır,) Yedidir, sekizincileri köpekleridir.’ diyecekler. De ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir. Onları bilen azdır." Onun için onlar hakkında, sathi tartışma dışında, derin münakaşaya girme ve onlar hakkında bunlardan hiçbirine bir şey sorma.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Karanlığa taş atarak, -Onlar üç kişi idiler, dördüncüleri köpekleriydi, diyecekler. Beş kişi idiler altıncıları köpekleriydi, diyecekler. Ya da yedi kişiydiler, sekizincileri köpekleriydi, diyecekler. De ki: -Onların sayısını en iyi Rabbim bilir. Onları çok az kimseden başkası bilmez. O halde, onlar hakkında açık olarak ortaya konandan başka bir şeyi tartışma. Onlar hakkında kimseye bir şey sorma!

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    (Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: «Üç’tüler, onların dördüncüsü de köpekleridir.» Ve: «Beştiler, onların altıncısı köpekleridir» diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. «Yedidirler, onların sekizincisi de köpekleridir» diyecekler. De ki: «Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az (insan) dışında da kimse bilemez.» Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "Üç kişiydiler, dördüncüleri köpekleriydi." diyecekler. Şunu da diyecekler: "Beş kişiydiler, altıncıları köpekleriydi." Gaybı taşlamaktır/bilinmeyen şey hakkında atıp tutmaktır bu. Şöyle de derler: "Yedi kişidirler, sekizincileri de köpekleridir." De ki: "Onların sayısını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan, çok azdır." O halde, onlar hakkında yüzeysel bir tartışma dışında hiçbir çekişmeye girme. Onlar hakkında, konuşup duranlardan hiç kimseye bir şey sorma.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    (Some) say they were three, the dog being the fourth among them; (others) say they were five, the dog being the sixth,- doubtfully guessing at the unknown; (yet others) say they were seven, the dog being the eighth. Say thou: "My Lord knoweth best their number; It is but few that know their (real case)." Enter not, therefore, into controversies concerning them, except on a matter that is clear, nor consult any of them about (the affair of) the Sleepers.