Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Yemişler ve onlar, büyük derecelere nâil olanlardır.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Her türlü meyveler… Onlar orada ağırlanıp dururlar.
Adem UğurAdem Uğur:
(Türlü türlü) meyveler vardır. Ve onlar ağırlanırlar.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Meyveler (elde etmiş oldukları kuvvelerin getirileri)... Onlar ikram olunanlardır.
Ahmet VarolAhmet Varol:
(Türlü) meyveler. Onlar ikram görenlerdir.
Ali BulaçAli Bulaç:
Çeşitli-meyveler. Onlar ikram görenlerdir.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Türlü meyvalar... Onlar hep ikram olunurlar;
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
(42-44) Türlü meyveler vardır. Onlar nimet cennetlerinde karşılıklı koltuklarda ağırlanacaklardır.
Bekir SadakBekir Sadak:
(41-44) Iste bildirilen rizik ve meyveler onlaradir. Nimet cennetlerinde, karsilikli tahtlar uzerinde kendilerine ikram olunur.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
(42-43) Meyveler (sunulur) ve kendileri Nîmet Cennet’inde (veya Naîm Cenneti’nde) ağırlanırlar.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
(41-44) İşte onlar için belirlenmiş bir rızık, türlü meyveler vardır. Onlar nimetlerle dolu cennetlerde, birbirlerine karşı tahtlar üzerinde (otururlarken) kendilerine sürekli ikramda bulunulur.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
(41-42) İşte onlar için belli bir rızık, meyveler vardır. Onlar ikram gören kimselerdir.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
(41-44) Bunlar için bilinen bir rızık, türlü meyveler vardır. Naîm cennetlerinde karşılıklı koltuklar üzerine kurulmuş oldukları halde kendilerine ikram edilir.
Edip YükselEdip Yüksel:
Meyvelerle ağırlanacaklardır.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
(42-43) Meyveler (vardır), Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Çeşitli meyveler. Onlar ikram görenlerdir.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
(Türlü türlü) meyveler vardır. Ve onlar ağırlanırlar.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Türlü meyveler. Onlar (izzet ve) ikram edilmiş kimselerdir,
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
(41-42) İşte onlar var ya, kendileri için ma`lûm bir rızık, türlü meyveler vardır. Ve onlar, ikrâm olunacak kimselerdir.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Ve meyveler. Onlar, ikram edilenlerdir;
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
O cennetin (bahçenin) meyvelerinden ikram olunurlar.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Ve meyveler, onlar ikram olunanlardır.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Çeşitli meyveler. Onlar ikram edilenlerdir.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
(yeryüzündeki hayatlarının) ürünü olarak; ve onlar ağırlanacaklardır
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
lezzet kaynağı her tür ürün... Zira onlar (tarifsiz bir) ikrama mazhar olacaklar;
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
(40-42) Allah’ın ihlâsa erdirilmiş olan kulları müstesna. Onlar var ya, onlar için malûm rızk vardır. (Her nevi) Meyveler (vardır) ve onlar ikrâm olunmuşlardır.
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Türlü meyveler kendilerine ikram edilmektedir.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Türlü meyveler ve ikramla ağırlananlardır.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Çeşit çeşit meyveler vardır.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
(41-42) Onların, tarife hacet olmayan, her yönden mükemmel bir nasipleri vardır, onlara meyveler vardır. Ve onlar hep izzet ve ikramla ağırlanırlar.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
(Türlü türlü) Meyvalar. Ve onlar ağırlanırlar.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Meyveler ve onlar ikrama layık olanlardır.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Çeşitli meyveler. Onlar ikram görenlerdir.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Çeşit çeşit meyveler vardır. İkramla karşılanan kişilerdir onlar.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
Fruits (Delights); and they (shall enjoy) honour and dignity,