Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
O putlara tapanlar, bayram yerinden dönüp gelince, puthanedeki manzarayı gördüler ve koşarak, O’na doğru geldiler ve yaptığı bu işten dolayı, O’nu suçladılar.
Edip YükselEdip Yüksel:
Hemen ona doğru koşuştular.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Bunun üzerine birbirlerine girerek ona yürüdüler.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Bunun üzerine puta tapanlar koşarak İbrahim’in yanına geldiler.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Çok geçmeden (halkı) birbirine girmiş durumda kendisine yönelip geldiler.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Hızlıca ona yönelip geldiler.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Derken (kavmi) koşarak onun önüne çıkdı (lar).
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
Bunun üzerine (kavmi) koşarak ona yöneldiler.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Bunun üzerine koşarak ona geldiler.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
İbrahim’in yanına koşarak gelip karşısına dikildiler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Bunun üzerine hızlı hızlı koşarak karşısına dikildiler.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Bunun üzerine (putperestler) hızla ona yöneldiler.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
Bunun üzerine diğerleri koşarak o’na doğru geldiler (ve yaptığından dolayı o’nu suçladılar).
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Derken etraftan koşarak başına üşüştüler.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
(94-96) Bunun üzerine koşar oldukları halde ona yöneldiler. Dedi ki: «Kendi yontar olduğunuz şeye mi taparsınız?» «Halbuki Allah sizi ve yaptığınız şeyi yaratmıştır.»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Putperestler koşarak ona geldiler.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Çok geçmeden koşarak ona geldiler.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Bunun üzerine puta tapanlar koşarak İbrahim’in yanına geldiler.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Bunu haber alan halk telaşla ve sür’atle onun yanına gittiler.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
(Puta, tapanlar, döndüklerinde putlarını kırılmış görünce) Hemen koşarak ona gittiler.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Bu sebeple hışımla onun yanına geldiler.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Çok geçmeden (halkı) birbirine girmiş durumda kendisine yönelip geldiler.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Bir süre sonra, halkı koşarak İbrahim’e geldi.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
Then came (the worshippers) with hurried steps, and faced (him).