يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَلَا يُحِيطُونَ بِهِ عِلْمًا
Ya’lemü ma beyne eydıhim ve ma halfehüm ve la yühıytune bihı ılma
Kelime
Anlamı
Kökü
يَعْلَمُ
O bilir
مَا
olanı
بَيْنَ
arasında (önlerinde)
أَيْدِيهِمْ
ellerinin (önlerinde)
وَمَا
ve olanı
خَلْفَهُمْ
arkalarında
وَلَا
ve
يُحِيطُونَ
onlar ise kavrayamazlar
بِهِ
O’nu
عِلْمًا
bilgice

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Önlerinde ne varsa onu da bilir, artlarında ne varsa onu da ve onların bilgisi, bunu ihata edemez.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Çünkü O Allah, tüm insanların olmuş olacak, gelmiş gelecek her yaptıklarını bilir. Ama onlar Allah’ı bilgileriyle kavrayamazlar.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz:

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Onların önlerindekini de, arkalarındakini de (geçmiş ve geleceklerini) bilir... O’nun ilmini ihâta edemezler.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    O, onların önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlarsa O’nu bilgi bakımından kuşatamazlar.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp kuşatamazlar.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Allah, onların geleceklerini de, geçmişlerini de bilir. Kulların ilmi ise asla bunu kavrayamaz.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onlar, bilgi olarak Allah`ı kuşatamazlar.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Allah onlarin gecmislerini de, geleceklerini de bilir. Onlarin hicbirinin ilmi ise O’nu kusatamaz.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Allah onların önlerindekini de, arkalarındakini de bilir; onların ilmi ise, O’nu kuşatamaz, kavrayamaz.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (Allah) onların önlerindeki (gelecekleri)ni ve arkalarındaki (geçmişleri)ni bilir. Onların bilgisi ise O`nu(n bilgisini) asla kavrayamaz.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    O, önlerindekini ve arkalarındakini (dünyadaki ve ahiretteki durumlarını) bilir. Onların bilgisi ise Rahmân’ı kuşatamaz.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Hiç kimse O’nu bilgice kavrayamazken, O onların geçmişini de geleceğini de bilir.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Allah, onların geleceklerini de, geçmişlerini de bilir. Onlar ise O’nu ilmen kavrayamazlar.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Allah, insanların geçmişlerini ve geleceklerini tümü ile bilir,

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp kuşatamazlar.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    O, insanların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Onların ilmi ise bunu kapsayamaz:

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    O, onların önlerindekileri de, arkalarındakilerini de bilir. Onların ilmi ise asla bunu kavrayamaz.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `(O) onların önlerindekini ve arkalarındakini (geçmişlerini ve geleceklerini) bilir; ve (onlar) bunu ilmen kuşatamazlar.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    O, onların önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onların hiç birinin ilmi asla bunu kavrayamaz.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Çünkü onların yapıp önlerine koyduklarını ve yapmaları gerekenlerin hangilerini yapmadıklarını yalnızca Rahman bilir. Ama hiçbir kimse, o Rahman hakkında bilgi sahibi olamaz.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    (Allah), onların önündeki(leri) ve arkasındaki(leri) (onların geçmişini ve geleceğini) bilir ve onu, ilim ile ihata edemezler (bilemezler).

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    O, önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp ihata edemezler.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (Çünkü) O, insanların gözleri önünde olanı da, onlardan saklı tutulanı da bütünüyle bilmektedir, ama onlar O’nu bilgice asla kuşatamazlar.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    O onların bildiklerini de, bilmediklerini de biliyor; fakat insan bilgi (kapasitesinin sınırlılığı) sebebiyle bunu asla kavrayamaz.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Onların ilerisinde olanı da, gerilerinde olanı da bilir. Onlar ise O’nu ilmen ihata edemezler.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Allah onların geçmişlerini de geleceklerini de bilir. Kulların ilmi ise bunu kavrayamaz.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    O (Allah) onların, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. Onlar ise ilimce onu kavrayıp kuşatamazlar.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Allah, insanların geçmişlerini ve geleceklerini tümü ile bilir,

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    O, onların geleceklerini de geçmişlerini de bilir. Kulların ilmi ise bunu asla kavrayamaz.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    O, onların önlerindekini ve arkalarındakini (geçmişlerini ve geleceklerini) bilir; onlar ise bilgice O’nu kavrayamazlar.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Allah, önlerindekini de; arkalarındakini de bilir. Onların ilmi bunu kavrayamaz.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp kuşatmazlar.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Onların önden gönderdiklerini de arkada bıraktıklarını da bilir, ama onlar O’nu ilimle kuşatamazlar.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    He knows what (appears to His creatures as) before or after or behind them: but they shall not compass it with their knowledge.