أَوْ خَلْقًا مِمَّا يَكْبُرُ فِي صُدُورِكُمْ ۚ فَسَيَقُولُونَ مَنْ يُعِيدُنَا ۖ قُلِ الَّذِي فَطَرَكُمْ أَوَّلَ مَرَّةٍ ۚ فَسَيُنْغِضُونَ إِلَيْكَ رُءُوسَهُمْ وَيَقُولُونَ مَتَىٰ هُوَ ۖ قُلْ عَسَىٰ أَنْ يَكُونَ قَرِيبًا
Ev halkam mimma yekbüru fı suduriküm fe seyekulune mey yüıydüna kulillezı fetaraküm evvele merrah feseyünğıdune ileyke ruusehüm ve yekulune meta hu kul asa ey yekune karıba
Kelime
Anlamı
Kökü
أَوْ
veya
خَلْقًا
yaratık
مِمَّا
herhangi bir
يَكْبُرُ
büyüyen
فِي
صُدُورِكُمْ
gönlünüzde
فَسَيَقُولُونَ
diyecekler ki
مَنْ
kim
يُعِيدُنَا
bizi tekrar döndürebilir
قُلِ
de ki
الَّذِي
فَطَرَكُمْ
sizi yaratan
أَوَّلَ
ilk
مَرَّةٍ
defa
فَسَيُنْغِضُونَ
alaylı alaylı sallayacaklar
إِلَيْكَ
sana
رُءُوسَهُمْ
başlarını
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
مَتَىٰ
Ne zaman?
هُوَ
o
قُلْ
de ki
عَسَىٰ
belki de
أَنْ
يَكُونَ
olabilir
قَرِيبًا
pek yakın

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Yahut da aklınızca bundan da daha büyük bir başka mahlûk olun; mutlaka dirileceksiniz. Diyecekler ki kim tekrar hayâta getirecek bizi? De ki: İlk defa sizi yaratan. Alay ederek başlarını sallayacaklar da ne zaman olacak bu iş diyecekler; de ki: Umarım ki pek yakında.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Umarım ki pek yakında."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    İsterse aklınıza (yeniden dirilmesi) imkânsız gibi görünen herhangi bir yaratık! (Bunlar, Allah’ın sizi yeniden diriltmesini güçleştirmez.) Diyecekler ki: "Bizi tekrar (hayata) kim döndürecek?" De ki: Sizi ilk kez yaratan. Bunun üzerine onlar sana alaylı bir tarzda başlarını sallayacak ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: Yakın olsa gerek!

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Yahut içinizden kendinizi olağanüstü (dünyanızda çok büyük bir yaratık; bilinç) olarak hayal edin (yine de ölüm sonrası bâ’s olacaksınız)!"... Diyecekler ki: "Bizi kim (hayata) iade edecek?"... De ki: "Sizi ilk defa yaratmış olan!"... (Alayla) sana kafalarını sallarlar ve derler ki: "Ne zaman olacak?"... De ki: "Çok yakın olabilir!"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Yakında olması umulur.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Ya da göğüslerinizde büyümekte olan (veya büyüttüğünüz) bir yaratık (olun)." Bizi kim (hayata) geri çevirebilir" diyecekler. De ki: "Sizi ilk defa yaratan." Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve diyecekler ki: "Ne zamanmış o?" De ki: "Umulur ki pek yakında."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Yahud gönlünüzde büyüyen (dağlar ve gökler gibi kuvvetli) her hangi bir yaratık olun, muhakkak öldürülecek ve diriltileceksiniz." Onlar şöyle diyeceklerdir: "-O halde, öldükten sonra bizi kim diriltilip geri çevirecek?" Sen de de ki: "-Sizi ilk defa yaratamış olan kudret sahibi Allah diriltecek." O zaman alay ederek başlarını sallayacaklar da: "- Ne vakit o?" diyecekler. De ki: "-Muhakkak olması yakındır.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Yakın olsa gerek.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:


  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    (50-51) De ki: İster taş olun, ister demir; isterse gönlünüzde büyüyen başka bir yaratık olun, (elbette diriltilip kaldırılacaksınız). «Bizi kim diriltebilecek ?» diyecekler. De ki: Sizi ilk defa yoktan var edip yaratan... Sana başlarını sallayacaklar ve «ne vakit bu ?» diyecekler. De ki: Yakında oluvermesi umulur.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (50-51) De ki: “(Şüphe mi var?) İster taş olun ister demir! Yahut aklınızca, diriltilmesi daha da imkânsız olan başka bir varlık olun, (yine de diriltileceksiniz.)” Diyecekler ki: “Peki bizi hayata tekrar kim döndürecek?” De ki: “Sizi ilk defa yaratan (kimse O döndürecek)!” Bunun üzerine başlarını sana (alaylı bir tarzda) sallayacaklar ve “Ne zamanmış o?” diyecekler. De ki: “Yakın olsa gerek!”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    "Yahut aklınızca, diriltilmesi daha da imkânsız olan başka bir varlık olun, (yine de diriltileceksiniz.)" Diyecekler ki: "Peki bizi hayata tekrar kim döndürecek?" De ki: "Sizi ilk defa yaratan." Bunun üzerine başlarını sana (alaylı bir tarzda) sallayacaklar ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Yakın olsa gerek!"

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    (50-51) De ki: İster taş olun, ister demir, isterse gözünüzde büyüyen herhangi bir mahlûk! (Bunlar, Allah’ın sizi yeniden diriltmesini güçleştirmez.) Diyecekler ki: «Bizi tekrar (hayata) kim döndürecek?» De ki: Sizi ilk kez yaratan. Bunun üzerine onlar sana alaylı bir tarzda başlarını sallayacak ve «Ne zamanmış o?» diyecekler. De ki: Yakın olsa gerek!

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Yahut sizce imkansız görünen bir biçime girin, fark etmez." Buna karşılık, "Bizi kim geri döndürecek?" diyecekler. De ki: "Sizi ilk önce kim yarattıysa O!" Sonra başlarını sallayıp, "Peki ne zaman?" diyecekler. De ki: "Belki düşündüğünüzden daha yakın…"

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    «İsterse gönlünüzde büyüyen başka bir yaratık olun, (Muhakkak öldürülecek ve diriltileceksiniz.)» Onlar: «Bizi kim tekrar diriltecek?» diyecekler. De ki: «Sizi ilk defa yaratmış olan o kudret sahibi.» Sana başlarını sallayarak: «Ne zamandır bu.» diyecekler. De ki: «Yakın olması gerekir!».

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    İster (canlılık olayı ile ilişkili olabileceğini) hafızalarınızın almadığı başka bir yaratık olunuz.» Diyecekler ki «Bizi kim yeniden diriltecek? De ki «Sizi ilk kere yoktan vareden... O zaman şaşkın şaşkın başlarını sallayarak «Peki ne zaman?» diyecekler. Onlara de ki; «Belki de yakında.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Ya da göğüslerinizde büyümekte olan (veya büyüttüğünüz) bir yaratık (olun)." "Bizi kim (hayata) geri çevirebilir" diyecekler. De ki: "Sizi ilk defa yaratan (fataraküm)." Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve diyecekler ki: "Ne zamanmış o?" De ki: "Umulur ki pek yakında."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    İsterse aklınıza (yeniden dirilmesi) imkânsız gibi görünen herhangi bir yaratık! (Bunlar, Allah’ın sizi yeniden diriltmesini güçleştirmez.) Diyecekler ki: "Bizi tekrar (hayata) kim döndürecek?" De ki: Sizi ilk kez yaratan. Bunun üzerine onlar sana alaylı bir tarzda başlarını sallayacak ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: Yakın olsa gerek!

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Yahud göğüslerinizde (akıllarınızca) büyüyen her hangi bir halk (olun, mutlakaa diriltileceksiniz). «O halde bizi kim (dirilterek) geri çevirecek?» diyecekler. Sen de de ki: «Sizi ilk defa yaratmış olan (kudret saahibi diriltecekdir)». O vakit sana başlarını sallayacaklar da: «(istihza ile) Ne vakit o?» diyecekler. Söyle ki: «Yakın olması me’muldür».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `İsterse gönlünüzde büyüyen (dirilmesi size imkânsız gelen) herhangi bir mahlûk!(Allah sizi mutlaka diriltecektir.)` Buna rağmen diyecekler ki: `Bizi tekrar (hayâta) kim döndürecek?` De ki: `Sizi ilk def`a yaratan!` Bunun üzerine sana (alaylı alaylı) başlarını sallayacaklar ve: `Ne zaman o?` diyecekler. De ki: `Umulur ki yakın olabilir!`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Veya gözünüzde büyüttüğünüz bir yaratık olun. Diyecekler ki: Bizi tekrar kim diriltir? De ki: Sizi ilk defa yaratmış olan. Sana başlarını sallayacaklar ve ne zaman o? diyecekler. De ki: Yakın olması umulur.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Yahut, içinizden geçirdiğiniz büyüklükte bir yaratık olun" de. Sonra "Bizi eski halimize kim döndürecek" diyecekler. Deki "Sizi ilk defa yaratan, tekrar yaratacak. " Sonra başlarını sallayarak sana "Bu ne zaman olacak" derler. Onlara "Olması yakındır" de.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    "Veya gönlünüzde büyüyen (daha büyük ve çok kuvvetli, güçlü olarak hayal ettiğiniz) başka bir yaratılış olsun. O zaman da bizi, kim (hayata) geri çevirecek?" diyecekler. "Sizi ilk defa yaratan." de! Bunun üzerine sana başlarını (alaylı bir tarzda) sallayarak: "O, ne zaman?" diyecekler. De ki: "(Onun) yakın olması muhtemeldir."

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Ya da göğüslerinizde (gözlerinizde) büyüksediğiniz bir yaratık (olun fark etmez)!" "Bizi kim (hayata) geri çevirebilir?" diyecekler. De ki: "Sizi ilk defa yaratan." Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Pek yakında olması umulur!"

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    hatta isterseniz aklınıza gelebilecek (hayata, dirime) daha uzak (başka) bir unsura dönüşün (yine de ölümden sonra diriltileceksiniz). Ve bunun üzerine (eğer), "Bizi kim (hayata) geri döndürecek?" diye soracak (olur)lar (sa), de ki: "Peki, sizi ilk defa var eden kimdi?" Ve sonra sana (inanmamış bir tavırla) başlarını sallayıp, "Bu ne zaman olacak?" diye sorarlar(sa), (onlara) de ki: "Belki, çok yakında!",

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    ya da mahlukat içerisinde aklınıza gelebilecek (hayata) en uzak (başka) bir varlığa!.." Bundan sonra kalkıp da "Kimmiş bizi yeniden diriltecek olan?" diye soracak olurlarsa, "Sizi ilk defa yaratan Kimse!" diye cevapla. Bunun üzerine, kafalarını (kinayeli kinayeli) sallayarak "Peki, bu ne zaman gerçekleşecekmiş bakayım?" diye sana soracak olurlarsa, de ki: "Kim bilir (!) belki de çok yakında gerçekleşecektir:

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    «Veya göğüslerinizde büyütülenden hangi bir halk (olunuz, her halde diriltileceksinizdir).» Diyeceklerdir ki: «O halde bizi kim geri getirecektir?» De ki: «Sizi ilk defa yaratmış olan zât» (geri getirecektir). Artık sana başlarını sallayacaklar ve diyeceklerdir ki: «O ne zaman?» De ki: «Yakın olması umulur.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    "İsterse gönlünüzde büyüttüğünüz herhangi bir yaratık olun. " Diyecekler ki: "Bizi tekrar kim diriltecektir?" De ki: "Sizi ilk defa yaratan!" Bunun üzerine sana alaylı alaylı başlarını sallayacaklar ve: "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Yakın olması umulur. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Ya da; aklınızda imkânsız gibi görünen herhangi bir yaratık!" Diyecekler ki: "Bizi tekrar kim (hayata) döndürebilir?" De ki: "İlk defa sizi yaratan!" Başlarını sana alaylı bir şekilde sallayacaklar ve: "O ne zaman?" diyecekler. De ki: "Belki de pek yakında!"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    İster (canlılık olayı ile ilişkili olabileceğini) hafızalarınızın almadığı başka bir yaratık olunuz.» Diyecekler ki «Bizi kim yeniden diriltecek? De ki «Sizi ilk kere yoktan vareden... O zaman şaşkın şaşkın başlarını sallayarak «Peki ne zaman?» diyecekler. Onlara de ki; «Belki de yakında.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    (50-51) De ki: "İster taş olun, ister demir. İsterse yeniden dirilmesi aklınızca imkânsız gibi görünen herhangi bir yaratık, ne olursanız olun, mutlaka diriltilip kaldırılacaksınız." "O halde" diyecekler, "kimdir bizi diriltecek olan?" De ki: "Sizi ilk defa yoktan yaratan!" Bu sefer, alay ederek başlarını sallayacak da: "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Belki de yakındır."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    "İster gönlünüzde büyüyen, (aklınıza tuhaf gelen) herhangi bir yaratık, (ne olursanız olun, Allâh sizi mutlaka diriltecektir). "Bizi kim tekrar (hayâta) döndürebilir?" diyecekler. "Sizi ilk defa yaratan (döndürür)" de. Sana alaylı alaylı başlarını sallayacaklar ve: "Ne zaman o?" diyecekler. "Pek yakın olabilir" de.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    (50-51) De ki: -İster taş olun, ister demir! İsterse kalplerinizde tasavvur ettiğiniz hayal ötesi bir yaratık olun! Diyecekler ki: -Bizi tekrar kim diriltecek? De ki: -Sizi ilk defa yaratan! Bunun üzerine sana başlarını sallayarak: -O, ne zaman olacak? diyecekler. De ki: -Yakın olsa gerek!

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Ya da göğüslerinizde büyümekte olan (veya büyüttüğünüz) bir yaratık (olun) .» «Bizi kim (hayata) geri çevirebilir» diyecekler. De ki: «Sizi ilk defa yaratan.» Bu durumda sana başlarını alaylıca sallayacaklar ve diyecekler ki: «Ne zamanmış o?» De ki: «Umulur ki pek yakında.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "İsterseniz gönlünüzde büyüyen herhangi bir yaratık olun." Diyecekler ki: "Peki bizi yeniden kim yaratacak?" De ki: "Sizi ilk kez yaratan kimse, o." Bunun üzerine başlarını sana doğru alaylı bir biçimde sallayarak şöyle konuşacaklar: "Ne zaman o?" De ki: "Çok yakın olabilir!"

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    "Or created matter which, in your minds, is hardest (to be raised up),- (Yet shall ye be raised up)!" then will they say: "Who will cause us to return?" Say: "He who created you first!" Then will they wag their heads towards thee, and say, "When will that be?" Say, "May be it will be quite soon!