Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 1, 18 ve 27. âyetlerde geçen “fetih” kelimesinden almıştır. Sûrede başlıca, hicretin altıncı yılında Hz.Peygamber ile Mekke’li müşrikler arasında gerçekleşen Hudeybiye antlaşması, cihad, savaştan geri kalan münafıklar ve Mekke’nin fethedileceği müjdesi konu edilmektedir.
2.
Böylece Allah senin hem geçmişte, hem de gelecekteki bütün hatalarına karşı bağışlayıcılığını gösterecek, yani her türlü sıkıntı ve tasalardan seni kurtaracak ve sana kafa tutanları, sana baş eğdirmek suretiyle nimetini sana tamamlayacaktır ve gönderdiği son din ile cennete götüren yola seni iletecektir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
Mü’minlerin kalplerine sükûnet bağışlayan O’dur ki, göklerin ve yerin bütün ordu ve güçlerinin Allah’a ait bulunduğunu ve Allah’ın herşeyi bilen ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapan olduğunu görerek, imanları kat kat artsın diye.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Ve Allah’ın mü’min erkek ve kadınları, içinden ırmaklar akan cennetlere sokması, günah ve kusurlarını örtmesi içindir. Bu Allah katında gerçekten büyük bir kurtuluştur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Böylece Allah hakkında kötü zanda bulunan münafık erkeklere ve kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve kadınlara azap etsin, onların müslümanlar için işledikleri kötü işler, kendi başlarına gelecektir. Allah onlara gazap etmiş, onları lanetlemiş ve onlara cehennemi hazırlamıştır. Orası ne kötü varış yeridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Gerçek şu ki, ey Muhammed! Biz seni Allah’ın birliğinin bir şahidi, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdikMealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
ki, siz insanlar da bu peygamber vasıtasıyla, Allah’a ve Peygamberine iman edesiniz, O’nu destekleyip yardımcı olasınız, O’na saygı gösteresiniz ve sabah akşam, Allah’ın şanını yüceltesiniz diye, bu peygamber size gönderildi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
Ey peygamber! Sana bağlılıklarını bildirenler, Allah’a olan bağlılıklarını göstermiş olurlar. Allah’ın eli, onların elleri üzerindedir yani aslında onlar sana el uzatıp söz verirken Allah’a söz vermiş oluyorlar. Allah onlarla daima beraberdir. Artık kim Allah’a verdiği sözü bozarsa, zararı kendinedir ve kim de Allah’a karşı verdiği söze uyarsa, Allah ona büyük bir ödül verecektir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
"Allah size bir zarar vermek veya yarar sağlamak istese, kim Allah’ın istediği birşeyi geri çevirebilir. Hayır, kimse çeviremez. Allah yapmakta olduğunuz herşeyden tamamiyle haberdardır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Geri kalıp umre seferine katılmayan bedevi ve münafıklar zannettiler ki, elçi ve mü’minler bir daha, ailelerine ve akrabalarına dönemeyecekler ve bu kalplerinize güzel göründü de, bu tür haince düşüncelere kapıldınız ve böylece hiçbir hayra yaramaz, kötü bir topluluk haline geldiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Ve kim, Allah’a ve peygambere inanmazsa bilsin ki, biz o gerçekleri örtbas edenlere, çılgınca yakıp kavuran bir ateş hazırlamışızdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
Göklerin ve yerin saltanat ve tedbiri Allah’ındır. O dilediğini bağışlar, dilediğini azaba uğratır. Gerçekten de Allah, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
"Hayır, siz bizi kıskanıyorsunuz" derler. Gerçektende onlar hakikati çok az kavrayan bir topluluktur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
"Yakında çok güçlü bir topluma karşı, savaş yapmak üzere çağrılacaksınız. Onlarla savaşacaksınız veya onlar teslim olacaklar. Eğer çağrıya evet deyip, peygambere itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat ihsan edecektir. Ama şimdi olduğu gibi yine vazgeçer, yüz çevirirseniz sizi şiddetli bir cezaya çarptıracaktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
Gözleri kör, topal ve hasta olanın Allah yolunda savaşa çıkmaktan uzak kalmalarında, bir sorumlulukları yoktur. Ama her kim, Allah ve elçisinin çağrısına uyarsa, Allah onu içinden ırmakların aktığı cennetlere sokacaktır. Kim de itaatten yüz çevirirse, acıklı bir azapla azaplandırılacaktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Ey Muhammed! O ağacın altında, sana bağlılıklarını bildiren mü’minlerden, Allah razı olmuştu. Çünkü onların kalplerinden geçeni biliyordu. Böylece Allah onlara, bir iç huzuru bağışladı ve yakında gerçekleşecek bir zaferin müjdesi ile onları ödüllendirdiMealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
ve elde edecekleri bir çok ganimeti ile. Çünkü Allah gerçekten çok güçlüdür, O’nun gücüne hiçbir güç erişemez ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapandır O.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
Ey mü’minler! Allah size ele geçireceğiniz birçok ganimetleri de vaat etmiştir. Bu Hayber ganimetini şimdilik size hemen verdi. İnsanların ellerini sizden çekti, yani size karşı onların dirençlerini kırdı ki, bu başarılar; inananlara, kendilerinin hak yolda olduklarına ve Allah’ın kendilerine yardım edeceğine, bir işaret ve alamet olsun ve Allah hepinizi dosdoğru yola iletsin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
Size başka ganimetler de verecektir ki, henüz onları elde etmediniz. Fakat Allah onları kuşatmıştır. İleride onları size verecektir. Çünkü Allah, dilediğini yapma gücüne sahiptir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
Kâfirler Hudeybiye’de sizinle savaşsalardı, arkalarını dönüp kaçarlardı, sonra da Allah’ın azabına karşı, kendilerine ne bir koruyucu, ne de bir yardımcı bulamazlardı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
Allah’ın öteden beri süregelen kanunu ve yöntemi budur. Allah’ın kanun ve yönteminde hiçbir değişiklik bulamazsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
O Allah ki, sizi onların üzerine galip getirdikten sonra, Mekke’nin göbeğinde onların elini sizden, sizin elinizi onlardan çeken O’dur. Allah ne yaparsanız hepsini görür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Onlar öyle kimselerdir ki, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas ettiler, sizi Mescidi Haram’ı ziyaretten ve bekletilen kurbanları yerlerine varmaktan alıkoydular. Eğer orada istemeden çiğneyip geçebileceğiniz, yani öldürebileceğiniz ve bilmeden kendileri yüzünden büyük bir hata işleyebileceğiniz, Mekke’deki mü’min erkekler ve kadınlar olmasaydı, Allah sizin savaşmanıza engel olmazdı. Böyle yaptı ki, Allah dilediğini rahmetine soksun. Şayet O Mekke’deki insanlardan, inananlar ile inanmayanlar sizin tarafınızdan birbirlerinden ayırdedilmiş olsalardı, elbette onlardan Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenleri, acıklı bir azaba çarptırırdık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
Hani O Allah’tan gelen gerçekleri örtbas eden Mekkeli’lerin temsilcileri, anlaşma metninin başına besmele ve Muhammed Rasulullah ifadesinin girmemesi için gayret gösterip, veya müslümanları Ka’be’ye sokmamak suretiyle kalplerinde, cahiliyye döneminin gurur ve taasusubunu alevlendirdikleri zaman, Allah peygamberi ve mü’minler üzerine güven, huzur ve kalp sükûneti indirdi de, onlara Allah’a karşı sorumluluk duygusunu gerekli kıldı. Zaten o mü’minler, bu ilahi armağana en çok layık olanlardı ve onu pekala haketmişlerdi. Allah herşeyi bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
Böylece Allah, elçisinin sadık rüyasını gerçekleştirmiştir. Allah dilerse, Mescidi Haram’a güven içinde başlarınız traşlı, yahut saçlarınız kısa kesilmiş olarak ve hiçbir korkuya kapılmadan mutlaka girersiniz. Çünkü O, sizin bilmediğinizi her zaman bilmektedir ve sizin için bunun yanısıra, yakında gerçekleşecek bir zafer takdir etmiştir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
Resulünü, bütün dinlere üstün kılmak üzere hidayet ve hak din ile gönderen Odur. Buna şahit olarak Allah yeter.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Muhammed Allah'ın elçisidir. O'nun yanında bulunan mü'minler, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenlerin tümüne karşı, kararlı ve tavizsiz; ama birbirlerine karşı daima merhametlidirler. Onların namazda eğilerek ve yere kapanarak, Allah'ın lütuf ve rızasını aradıklarını görürsün, yüzlerinde secde izi görünmektedir. Bu onların Tevrat'taki tasvirleridir, İncil'de de onların vasıfları şudur: ”Bir ekin gibidirler ki filizini çıkardı, derken filizi kuvvetlenmiştir, derken kalınlaşmıştır, derken gövdesinin üzerinde dümdüz boy vermiştir, ekincileri hayrette bırakır ve sevindirir.” Peygamberin ashabı ve gerçek müslümanlar hakkındaki bu benzetme, kâfirleri öfkelendirmek içindir. Ama yine de onlar içinden, inanıp doğru ve yararlı işler yapanlara, Allah bağışlanma ve büyük bir mükafaat vaadetmiştir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster