Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Ve onu ve âilesini, pek büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Biz O’nu da, aile ve dostlarını da o korkunç felaketten kurtarmıştık.
Adem UğurAdem Uğur:
Kendisini ve ailesini büyük felâketten kurtardık.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Onu ve Onun ehlini çok büyük tasadan kurtardık.
Ahmet VarolAhmet Varol:
Onu da ailesini de o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Ali BulaçAli Bulaç:
Onu ve ailesini, o büyük üzüntüden kurtarmıştık.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Biz, hem onu, hem ehlini (kendisine iman edenleri) o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
Kendisini ve ehlini o büyük felâketten kurtardık.
Bekir SadakBekir Sadak:
Onu ve ailesini buyuk sikintidan kurtarmistik.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Biz, onu da, aile ve dostlarını da o büyük sıkıntı ve üzüntüden kurtardık.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
(75-76) Andolsun ki, Nuh bize (dua edip) seslenmişti. Biz de ne güzel icabet etmiştik. (Tufan`da) onu ve ailesini, pek büyük bir sıkıntıdan kurtarmıştık.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Onu ve ailesini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Kendisini ve ailesini büyük felâketten kurtardık.
Edip YükselEdip Yüksel:
Onu ve ailesini o büyük felaketten kurtarmıştık.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Biz hem onu, hem ailesini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Onu ve ailesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Onu ve ehlini (ailesini) o büyük üzüntüden kurtarmıştık.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Kendisini ve ailesini büyük felâketten kurtardık.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Biz hem onu, hem ehlini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
Çünki (biz) onu ve ehlini o büyük felâketten kurtardık.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Onu ve ailesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Nuh’u ve ona inananları büyük bir beladan kurtarmıştık.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Ve O’nu (Hz. Nuh’u) ve O’nun ailesini kerbil azîmden (büyük üzüntüden) kurtardık.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Onu ve ailesini, o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
çünkü onu ve ailesini o korkunç felaketten kurtardık,
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
zira onu ve (inanç) ailesini büyük bir badireden kurtarmıştık;
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Ve O’nu ve ehlini o pek büyük gamdan kurtardık.
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Onu ve âilesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Onu ve ailesini, o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Onu ve ailesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Onu, ailesini ve yanındaki müminleri o müthiş felaketten kurtardık.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Onu ve âilesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Onu ve ailesini, o büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Onu ve ailesini, o büyük üzüntüden kurtarmıştık.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Ve kurtarmıştık onu da ailesini de o büyük sıkıntıdan.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
And We delivered him and his people from the Great Calamity,