Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ikinci âyette geçen “er-Rûm” kelimesinden almıştır. Sûrede başlıca kıyametin hâllerinden, Allah’ın kudretine ve birliğine delalet eden kevnî meseleler ile Kureyş kabilesinin İslâm’a karşı olumsuz tutumu konu edilmiştir.
4.
Birkaç (3 ile 9) sene içinde. Bundan önce de sonra da emir, Allah’ındır. O gün mü’minler, ferahlayacaklar (sevinecekler).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Allah’ın yardımı ile Allah, dilediğine yardım eder. Ve O; Azîz’dir (yüce, üstün), Rahîm’dir (Rahîm esması ile tecelli eden).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Onlar, dünya hayatının zahirini (görünen kısmını) bilirler. Ve onlar, ahiretten gâfil olanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Onlar, kendi nefsleri hakkında tefekkür etmiyorlar mı (düşünmüyorlar mı)? Allah gökleri ve yeri ve ikisinin arasındaki şeyleri ancak hak ile ve belirlenmiş bir süre ile yarattı. Ve muhakkak ki insanların çoğu, Rab’lerine mülâki olmayı (hayatta iken ruhlarını Allah’a ulaştırmayı) inkar edenlerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Onlar, yeryüzünde dolaşmıyorlar mı ki onlardan öncekilerin akıbetinin nasıl olduğuna baksınlar? Kuvvet bakımından onlardan daha güçlüydüler ve yeri (toprağı) altüst etmişlerdi. Onların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Onların resûlleri onlara zulmetmiyordu ve lakin onlar kendi nefslerine zulmediyorlardı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
Sonra fenalık yapanların akıbetleri, Allah’ın âyetlerini tekzip etmeleri (yalanlamaları) ve onunla alay etmiş olmaları sebebiyle çok kötü oldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
Allah, ilk olarak yaratmaya başlar sonra onu geri çevirir (eski haline iade eder). Sonra O’na döndürülürsünüz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Ve o saatin (kıyâmetin) vuku bulduğu (koptuğu) gün, mücrimler cennetten ümitlerini keserler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
(Ve (şirk koştukları) ortaklarından şefaatçileri olmaz. Ve (onlar o gün) ortaklarını inkâr edenlerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
Ve o saatin vuku bulduğu (kıyâmetin koptuğu) gün, izin günü onlar fırkalara ayrılırlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
Fakat âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler) ve amilüssalihat (nefs tezkiyesi) yapanlar, onlar bahçelerde (ni’met verilip) sevindirilirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
Ve onlar ki (kâfirlerdir), âyetlerimizi inkâr ve tekzip ettiler (yalanladılar) ve ahirete ulaşmayı (hayattayken ruhu Allah’a ulaştırmayı tekzip ettiler). İşte onlar, azap içinde hazır bulundurulanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
O, ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır. Ve arzı (toprağı), ölümünden sonra diriltir. Ve işte (tıpkı) bunun gibi (topraktan) çıkarılacaksınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
Ve O’nun âyetlerinden (mucizelerinden)dir ki, sizi topraktan yarattı. Sonra siz, beşer (insan) haline gelince (çoğalıp yeryüzünde) yayılırsınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
Ve O’nun âyetlerinden olarak sizin için nefslerinizden zevceler yaratmıştır ki, onunla sukûn bulasınız. Ve sizin aranızda sevgi ve rahmet (merhamet) kıldı (oluşturdu). Muhakkak ki bunda, tefekkür eden (düşünen) bir kavimiçin mutlaka âyetler (deliller) vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
Ve O’nun âyetlerindendir ki, gökleri ve yeri yaratmıştır ve lisanlarınız ve renkleriniz (birbirinden) farklıdır. Muhakkak ki bunda, âlimler için mutlaka âyetler (deliller) vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
Ve O’nun âyetlerindendir ki, siz gece uyursunuz ve gündüz O’nun fazlından istersiniz. Muhakkak ki bunda, işiten bir kavim için mutlaka âyetler (deliller) vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
Ve O’nun âyetlerindendir ki, korku ve ümit olarak size şimşeği gösterir. Ve gökten su indirir, böylece onunla, ölümünden sonra arzı (toprağı) diriltir. Muhakkak ki bunda, akıl eden bir kavim için mutlaka âyetler (deliller) vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Ve O’nun âyetlerindendir ki, gök ve yer O’nun emri ile (dengede) durur. Sonra sizi bir tek davetle çağırdığı zaman yerden (kabirden) çıkacaksınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
Ve O, O’dur ki ilk yaratışı başlatır ve sonra onu iade eder (eski haline döndürür). Bu, O’nun için çok kolaydır. Göklerde ve yerde yücelik sıfatı, O’nundur (O’na aittir). Ve O; Azîz’dir (çok yüce), Hakîm’dir (hikmet ve hüküm sahibi).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
(Allah), size kendi nefslerinizden örnek verdi. Sizi rızıklandırdığımız şeylerde, sizin sağ elinizin (altında bulunan) sahip olduğunuz (kölelerinizden) ortaklarınız var mı ki (o putlar da Allah’a ortak olsun), böylece onlarla eşit olasınız, onları birbirinizi saydığınız gıbı sayasınız. Akıl eden bir kavim için ayetleri işte böyle açıklıyoruz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Hayır, zalimler ilim sahibi olmaksızın heveslerine tâbî oldular. Bundan sonra Allah’ın dalâlette bıraktığını kim hidayete erdirebilir? Ve onların yardımcıları da yoktur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
Artık hanif olarak kendini (vechini) dîn için ikame et, Allah’ın hanif fıtratıyla ki; Allah, insanları onun üzerine (hanif fıtratıyla) yaratmıştır. Allah’ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaşayacak) dîn budur. Fakat insanların çoğu bilmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaşmayı dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
32.
(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
33.
Ve insanlara bir zarar dokunduğu zaman Rab’lerine dua ederek, O’na yönelirler. Sonra onlara kendisinden rahmet tattırdığı (Rahîm esması ile hidayete erdirdiği) zaman onlardan bir kısmı Rab’lerine şirk (ortak) koşarlar (hidayetteyken dalâlete düşerler).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
Onlara verdiklerimizi inkâr etsinler. Böylece metalansınlar (faydalansınlar). Yakında bilecekler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Yoksa onlara bir sultan (delil, kitap) indirdik de böylece o (kitap onlara), O’na (Allah’a) şirk koşmalarını mı söylüyor?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Ve insanlara rahmet tattırdığımız zaman onunla ferahlarlar (şımarırlar). Ve eğer, elleri ile takdim ettiklerinden dolayı onlara bir kötülük isabet ederse o zaman onlar, ümitsizliğe düşerler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Ve onlar, Allah’ın dilediğine rızkı genişlettiğini ve (dilediğine) takdir ettiğini (daralttığını) görmediler mi? Muhakkak ki bunda, mü’min bir kavim için âyetler (ibretler) vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
38.
Öyleyse akrabalara, miskinlere ve yolculara haklarını ver. Bu, Allah’ın vechi’ni (Allah’a ulaşmayı) dileyenler için daha hayırlıdır. İşte onlar, onlar felâha erenlerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Ve insanların mallarında artış olsun diye faizden (faiz olarak) verdiğiniz şey (Allah’a ulaşmayı dilemeden yaptığınız zikir), o taktirde Allah’ın katında artmaz (nefsinizin kalbindeki nurları oluşturmaz ve arttırmaz). Allah’ın vechini (Allah’a ulaşmayı) dileyerek verdiğiniz zakat (yaptığınız (zikir)ler); işte böylece kat kat (nefsinizin kalbindeki burları) artıranlar onlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
40.
O Allah ki sizi yarattı. Sonra sizi rızıklandırdı (dünyada rızık verdi ve nefsinizin kalbini nurlarla doldurdu). Sonra sizi öldürecek, sonra da sizi diriltecek. Sizin ortaklarınızdan (putlarınızdan), bunlardan birini yapacak var mı? Allah Sübhan’dır (herşeyden münezzeh). Ve şirk koştukları şeylerden yücedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
İnsanların elleriyle kazandıkları sebebiyle karada ve denizde fesat zuhur etti (ortaya çıktı), yaptıklarının bir kısmının onlara tattırılması için. Umulur ki böylece onlar, (Allah’a) dönerler (yönelirler).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
De ki: "Yeryüzünde dolaşın. Böylece daha öncekilerin akıbetinin (sonlarının) nasıl olduğuna bakın. Onların çoğu müşrik idiler."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
43.
Öyleyse Allah’ın onu geri döndürmeyeceği o gün (kıyâmet günü) gelmeden önce vechini, kayyum (ezelden ebede kadar devam edecek) olan dîn için ikame et (kıyamda tut). İzin günü onlar bölük bölük ayrılırlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
Kim inkâr ederse küfrü (inkârı), kendi aleyhinedir. Ve kim salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa onlar, böylece kendi nefsleri için hazırlık yaparlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
(İşte bu) âmenû olanları (Allah’a ulaşmayı dileyenleri) ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanları, Kendi fazlından mükâfatlandırmak içindir. Muhakkak ki O (Allah), kâfirleri sevmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Ve O’nun (Allah’ın) âyetlerindendir ki, rüzgârları müjdeleyici olarak gönderir. Ve rahmetinden size tattırır. Ve emri ile gemileri yüzdürür. Ve O’nun fazlından istersiniz ve böylece siz şükredersiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Ve andolsun ki, senden önce onların kavmine resûller gönderdik. Böylece onlara beyyineler (kesin deliller) getirdiler. Bunun üzerine mücrimlerden intikam aldık. Mü’minlere yardım, Bizim üzerimize hak oldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
O Allah’tır ki, rüzgârları gönderir, böylece bulutları hareket ettirir. Sonra semada onu dilediği gibi yayar. Ve onu kısımlara ayırır, bundan sonra onun arasından yağmurun çıktığını görürsün. Böylece kullarından dilediğine onu (yağmuru) isabet ettirdiği zaman onlar sevinirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
49.
Ve onlar, onun (yağmurun) onlara indirilmesinden önce gerçekten ümitlerini kesenlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
Öyleyse Allah’ın rahmetinin eserlerine bak. Ölümünden sonra arzı (yeryüzünü) nasıl diriltiyor? Muhakkak ki (O), ölüleri işte böyle gerçekten diriltendir ve O, herşeye kaadirdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
51.
Ve eğer Biz, rüzgârı göndersek, böylece onu (ekinleri) sararmış görseler (bile) bundan sonra mutlaka inkâra devam ederler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Öyleyse muhakkak ki sen ölülere duyuramazsın, arkalarına dönüp gittikleri zaman sağırlara da daveti duyuramazsın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
Ve sen, körleri dalâletlerinden kurtarıp hidayete erdirecek değilsin. Sen ancak âyetlerimize îmân edenlere duyurursun. İşte onlar teslim olanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
O Allah ki, sizi güçsüz (zayıf) bir şeyden (nutfeden) yarattı. Sonra zayıflığın ardından (sizi) kuvvetli kıldı. Sonra (sizi), kuvvetin ardından zayıf ve ihtiyar kıldı. O (Allah), dilediğini yaratır. Ve O; Âlim’dir (en iyi bilen), Kaadir’dir (herşeye gücü yeten).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
55.
Ve o saatin geldiği (kıyâmetin koptuğu) gün, mücrimler bir saatten fazla (mezarda) kalmadıklarına yemin ederler. İşte böyle döndürülüyorlardı (ölümden hayata döndürülüyorlardı).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
56.
Ve ilim ve îmân verilenler: "Andolsun ki Allah’ın Kitabı’ndaki beas (yeniden diriliş) gününe kadar (mezarda) kaldınız." dediler. İşte bu beas (yeniden diriliş) günüdür. Lâkin siz bilmiyordunuz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
57.
O zaman izin günü (kıyâmet günü), zalimlere mazeretleri (özürleri) fayda vermeyecek. Ve onlardan (Allah’ı) razı etmeleri de istenmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Ve andolsun ki, bu Kur’ân’da insanlar için bütün meselelerden örnekler verdik. Ve eğer onlara bir âyet getirsen, kâfirler mutlaka: "Siz sadece bâtılla uğraşan kimselersiniz." derler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
Öyleyse sabret, muhakkak ki Allah’ın vaadi haktır. Ve yakîn hasıl etmemiş olanlar (kesin bilgi sahibi olmayanlar), sakın seni hafifliğe sürüklemesinler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster