Mekke döneminde inmiştir. 44 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyetteki “el-Me’âric” kelimesinden almıştır. Me’âric, yükselme yolları demektir. Sûrede başlıca, Mekke müşriklerinin inkâr, inat ve azgınlıkları, insan tabiatının bazı yönleri, ölüm ötesi hayatın gerçekliği konu edilmektedir.
11.
(11-14) Onlar birbirlerine gösterilecekler (fakat birbirlerinden yararlanamayacaklar). Suçlu, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, eşini ve kardeşini, kendisini himaye etmiş olan bütün akrabalarını ve yeryüzündeki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmak isteyecek.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
(11-14) Onlar birbirlerine gösterilecekler (fakat birbirlerinden yararlanamayacaklar). Suçlu, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, eşini ve kardeşini, kendisini himaye etmiş olan bütün akrabalarını ve yeryüzündeki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmak isteyecek.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
(11-14) Onlar birbirlerine gösterilecekler (fakat birbirlerinden yararlanamayacaklar). Suçlu, o günün azabından kurtulmak için oğullarını, eşini ve kardeşini, kendisini himaye etmiş olan bütün akrabalarını ve yeryüzündeki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmak isteyecek.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
Hayır, (hiçbiri kabul edilmeyecek). Doğrusu o (cehennem), cayır cayır yanmakta olan ateştir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
(22-23) Ancak namaz kılanlar bunun dışındadır. Onlar ki, namazlarını sürekli kılarlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
(22-23) Ancak namaz kılanlar bunun dışındadır. Onlar ki, namazlarını sürekli kılarlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
(24-25) Onlar (bilirler) ki, gerek dilenen, gerekse (iffetinden dolayı dilenmeyip) yoksun kalan (fakire vermek) için mallarında (onların) belirli bir hakkı vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
(24-25) Onlar (bilirler) ki, gerek dilenen, gerekse (iffetinden dolayı dilenmeyip) yoksun kalan (fakire vermek) için mallarında (onların) belirli bir hakkı vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
Onlar hesap gününü içtenlikle doğrularlar (ve çalışmalarını bu bilinç üzerine inşa ederler).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
Çünkü Rablerinin azabı emin olunacak bir azap değildir (ona karşı hiç kimse kendini tam bir güven içinde hissedemez).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
(29-30) Ve onlar, edep yerlerini, eşleri ve cariyelerinden başkasından korurlar. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
(29-30) Ve onlar, edep yerlerini, eşleri ve cariyelerinden başkasından korurlar. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
Fakat bundan (zevce ve cariyelerden) ötesini arayanlar ise, işte onlar haddi aşanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
(36-37) Şimdi bu inkârcılara ne oluyor ki sağdan, soldan bölükler halinde sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
(36-37) Şimdi bu inkârcılara ne oluyor ki sağdan, soldan bölükler halinde sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Hayır (Aldatıcı akıbetten kurtulamazlar onlar)! Biz onları (da diğer insanlar gibi) bildikleri şeyden (meniden) yarattık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
(40-41) İş onların sandığı gibi değil. Bütün gündoğumu ve günbatımı (güneşin doğduğu ve battığı) noktaların bütün hareketlerinin Rabbine yemin olsun ki, şüphesiz biz her şeye kadiriz. Biz onların yerine kendilerinden daha hayırlı insanlar getirmeye de (kadiriz). Bizim elimizden kurtulan, gücümüzün yetmediği hiçbir şey yoktur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
Şu halde sen, kendilerine vadedilen (azap) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp oynasınlar, oyalansınlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster