1. Elif lam mim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
2. Allâh ki, O’ndan başka tanrı yoktur, dâimâ diri ve (yaratıklarını) koruyup yöneticidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
3. Sana Kitabı gerçek ile ve kendinden öncekini doğrulayıcı olarak indirdi, Tevrât ve İncil’i de indirmişti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
4. Daha önce, insanlara yol gösterici olarak, Furkan(doğruyu ve eğriyi birbirinden ayırdeden Kitap)ı da indirdi, Muhakkak ki Allâh’ın âyetlerini tanımayanlar için çetin bir azâb vardır. Allâh dâimâ üstündür ve öc alandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
5. Ne yerde, ne de gökte hiçbir şey Allah’a gizli kalmaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
6. Rahimlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O’dur. O’ndan başka tanrı yoktur. O azizdir, hüküm ve hikmet sâhibidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
7. Kitabı sana O indirdi. Onun bazı âyetleri muhkemdir (ki) onlar Kitabın anasıdır. Diğerleri de müteşâbih(birbirine benzeyen, sonucu tam bilinmeyen)dir. Kalblerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak, uyardığı sonuca uğra(yıp belâlarını bul)mak için onun müteşâbih âyetlerinin ardına düşerler. Oysa onun te’vili(uyardığı sonucun ne zaman gerçekleşeceği)ni Allah’tan başka kimse bilmez. İlimde ileri gidenler: "Ona inandık, hepsi Rabbimiz katındandır" derler. Sağduyu sâhiplerinden başkası düşünüp öğüt almaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
8. (Onlar derler ki): "Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalblerimizi eğriltme, bize katından bir rahmet ver, kuşkusuz sen çok bağış yapansın." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
9. "Rabbimiz, sen mutlaka insanları, asla şüphe olmayan bir günde toplayacaksın." Allâh sözünden dönmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
10. İnkâr edenler var ya, ne malları, ne de çocukları onlara, Allah’a karşı hiçbir yarar sağlamaz. Onlar ateşin yakıtıdırlar; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
11. Fir’avn âilesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibi. Onlar da âyetlerimizi yalanladılar. Allâh da onları günâhlarıyla yakaladı. Allâh’ın cezâsı çetindir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
12. İnkâr edenlere söyle: "Yenileceksiniz ve cehenneme sürüleceksiniz. Orası ne kötü bir döşektir!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
13. Karşılaşan şu iki toplulukta sizin için bir ibret vardır: Bir topluluk Allâh yolunda çarpışıyordu, öteki de nankördü, onları, gözleriyle kendilerinin iki katı görüyorlardı. Allâh dilediğini yardımıyle destekler. Elbette (bunda) gözleri olanlar için bir ibret vardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
14. Kadınlardan, oğullardan, kantarlarca yığılmış altın ve gümüşten, salma atlardan, davarlardan ve ekinlerden gelen zevklere aşırı düşkünlük, insanlara süslü (câzip) gösterildi. Bunlar, sadece dünyâ hayâtının geçimidir. Asıl varılacak güzel yer, Allâh’ın yanındadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
15. De ki: "Bunlardan daha iyisini size söyleyeyim mi? Korunanlar için Rableri katında altlarından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allâh’ın rızâsı vardır." Allâh, kulları görür: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
16. "Rabbimiz, biz inandık, bizim günâhlarımızı bağışla, bizi ateş azâbından koru!" diyenleri, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
17. Sabredenleri, doğru olanları, huzûrunda gönülden boyun büküp divan duranları, Allâh için (mal) harcayanları ve seherlerde istiğfar edenleri (Allah’tan bağışlanmalarını dileyenleri Allâh) görmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
18. Allâh, kendisinden başka tanrı olmadığına şâhiddir. Melekler ve ilim sâhipleri de adâletle şâhiddir (ki O’ndan başka tanrı yoktur. O), azizdir, hakimdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
19. Allâh katında din, İslâmdır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf aralarındaki aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allâh’ın âyetlerini inkâr ederse, bilsin ki Allâh, hesabı çabuk görendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
20. Seninle tartışmaya girişirlerse, de ki: "Ben de özümü Allah’a teslim ettim bana uyanlar da." Kendilerine Kitap verilenlere ve ümmilere de ki: "Siz de İslâm oldunuz mu?" Eğer İslâm olurlarsa doğru yolu bulmuşlardır. Yok eğer dönerlerse, sana düşen, sadece duyurmaktır. Allâh kulları(nın yaptıklarını) görmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
21. Allâh’ın âyetlerini inkâr edenler, haksız yere peygamberleri öldürenler, insanlar arasında adâleti emredenleri öldürenler (var ya), onlara, acı bir azâbı müjdele! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
22. Onların yaptıkları, dünyâda da, âhirette de boşa çıkmıştır ve onların hiçbir yardımcıları da yoktur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
23. Baksana Kitaptan kendilerine bir pay verilmiş olanlar, aralarında hüküm versin diye Allâh’ın Kitabına çağırılıyorlar da sonra onlardan bir topluluk yüz çevirerek dönüyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
24. Bu hareketleri, onların: "Bize, ateş sayılı birkaç günden başka dokunmayacak." demelerinden ileri gelmektedir. Uydurdukları şeyler, onları dinlerinde yanıltmıştır... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
25. Peki, ya kendilerini, hiç şüphe olmayan bir gün için topladığımız ve herkesin kazandığı, kendisine tastamam verilip hiç kimseye haksızlık edilmediği zaman (durumları) nasıl (olacak)? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
26. De ki: "Allâh’ım, (ey) mülkün sâhibi, sen dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden mülkü alırsın; dilediğini yükseltirsin, dilediğini alçaltırsın. Hayır (mal), senin elindedir. Sen her şeye kâdirsin!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
27. "Geceyi gündüze sokarsın, gündüzü geceye sokarsın; ölüden diri çıkarırsın, diriden ölü çıkarırsın, dilediğini hesapsız rızıklandırırsın!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
28. Mü’minler, inananları bırakıp, kâfirleri dost edinmesin. Kim böyle yaparsa Allâh ile bir dostluğu kalmaz. Ancak onlardan (gelebilecek tehlikeden) korunmanız başka. (Şerlerinden korunmak için dost gözükebilirsiniz). Allâh sizi kendisin(in emirlerine karşı gelmek)den sakındırır. (Sakın hükümlerine aykırı davranarak, düşmanlarını dost tutarak O’nun gazabına uğramayın. Çünkü) dönüş Allah’adır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
29. De ki: "Göğüslerinizde olanı gizleseniz de, açığa vursanız da Allâh onu bilir; göklerde ve yerde olanları da bilir. Allâh her şeye kâdirdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
30. O gün her nefis, yaptığı her hayrı hazır bulacaktır; işlediği her kötülüğü de. O kötülükle kendisi arasında uzak bir mesafe bulunmasını ister. Allâh sizi kendisin(in emirlerine karşı gelmek)den sakındırıyor. Allâh, kulllarına şefkatlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
31. De ki: "Eğer Allâh’ı seviyorsanız bana uyun ki Allâh da sizi sevsin ve günâhlarınızı bağışlasın. Allâh bağışlayandır, esirgeyendir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
32. De ki: "Allah’a ve Elçiye itâ’at edin!" Eğer dönerlerse muhakkak ki Allâh, kâfirleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
33. Allâh Âdem’i, Nûh’u, İbrâhim âilesini ve İmrân âilesini seçip âlemlere üstün kıldı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
34. (Bunlar) Birbirinden türeyen nesil(ler)dir. Allâh işitendir, bilendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
35. İmrân’ın karısı demişti ki: "Rabbim, karnımda olanı tam hür olarak sana adadım, benden kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
36. Onu doğurunca Allâh onun ne doğurduğunu bilirken yine şöyle söyledi: "Rabbim, onu kız doğurdum, erkek, kız gibi değildir. Ona Meryem adını verdim. Onu ve soyunu kovulmuş şeytânın şerrinden sana ısmarlıyorum." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
37. Rabbi onu güzel bir şekilde kabul buyurdu; onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi ve Zekeriyyâ da onun bakımını üstlendi. Zekeriyyâ, onun yanına, mihrâba her girdiğinde yanında bir rızık bulurdu. "Ey Meryem, bu sana nereden?" derdi. (O da) "Bu, Allâh katından" derdi. "Allâh, dilediğine hesapsız rızık verir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
38. Orada Zekeriyyâ, Rabbine du’â etmiş: "Rabbim, demişti, bana katından temiz bir nesil ver. Sen du’âyı işitensin!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
39. Zekeriyyâ, mabedde durmuş namaz kılarken, melekler ona: "Allâh sana, Allah’tan bir kelimeyi doğrulayıcı, efendi, nefsine hakim ve iyilerden bir peygamber olacak Yahya’yı müjdeler," diye ünlediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
40. Dedi ki: "Rabbim, bana ihtiyarlık gelip çatmış, karım da kısırken benim nasıl oğlum olur?" (Allâh): "Öyle (ama) Allâh, dilediğini yapar." dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
41. "Rabbim, o halde bana (oğlum olacağına dair) bir alâmet ver!" dedi. (Allâh) buyurdu ki: "Senin alâmetin üç gün insanlarla işâretten başka türlü konuşamamandır; Rabbini çok an, akşam sabah (O’nu) tesbih et!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
42. Melekler demişti ki: "Ey Meryem, Allâh seni seçti, temizledi ve seni dünyâların kadınlarına üstün kıldı." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
43. "Ey Meryem, Rabbine divân dur, secde et ve (O’nun huzûrunda) eğilenlerle beraber eğil!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
44. (Ey Muhammed) Bunlar sana vahyettiğimiz, görünmez âlemin haberlerindendir. Meryem’e hangisi kefil olacak diye (kur’a) oklarını atarlarken sen onların yanında değildin; birbirleriyle çekiştikleri zaman da sen yanlarında değildin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
45. Melekler demişti ki: "Ey Meryem, Allâh seni, kendisinden bir kelime ile müjdeliyor: Adı Meryem oğlu Îsâ Mesih’dir; dünyâda da, âhirette de gözde (şerefli) ve (Allah’a) yakın olanlardandır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
46. "Beşikte ve yetişkinlikte insanlara konuşacak ve iyilerden olacaktır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
47. Dedi ki: "Rabbim, bana bir beşer dokunmamışken benim nasıl çocuğum olur?" "Allâh, böylece dilediğini yaratır, dedi, bir şey(in olmasını) istedi mi ona ’ol’ der, o da oluverir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
48. "Ona Kitabı, Hikmeti, Tevrât’ı ve İncil’i öğretecek." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
49. "Onu İsrâil oğullarına (şöyle diyen) bir elçi yapacak: "Ben size Rabbinizden bir mu’cize getirdim: Ben çamurdan kuş şeklinde bir şey yaratır, ona üflerim, Allâh’ın izniyle hemen kuş oluverir; körü ve alacalıyı iyileştiririm; Allâh’ın izniyle ölüleri diriltirim; evlerinizde ne yeyip, ne biriktirdiğinizi size haber veririm. Eğer inanıcı iseniz elbette bunda sizin için bir ibret vardır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
50. "(Ben), Benden önce gelen Tevrât’ı doğrulayıcı olarak ve size harâm kılınan bazı şeyleri size helâl yapayım diye gönderildim. Size Rabbinizden bir mu’cize getirdim, Allah’tan korkun, bana itâ’at edin!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
51. "Allâh benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir; O’na kulluk edin, doğru yol budur." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
52. Îsâ onlardan inkârı sezince: "Allâh yolunda kimler bana yardımcı olacak?" dedi. Havariler: "Biz, Allâh(yolun)un yardımcılarıyız; Allah’a inandık, şâhid ol, biz müslümanlarız." dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
53. "Rabbimiz, senin indirdiğine inandık, elçiye uyduk; bizi şâhidlerle beraber yaz!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
54. Tuzak kurdular, Allâh da onların tuzaklarına karşılık verdi; çünkü Allâh, en iyi tuzak kurandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
55. Allâh demişti ki: "Ey Îsâ, ben senin canını alacağım, seni bana yükselteceğim, seni inkâr edenlerden temizleyeceğim ve sana uyanları kıyâmet gününe kadar inkâr edenlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz bana olacaktır. Ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
56. "İnkâr edenlere gelince, onlara dünyâda da, âhirette de şiddetle azâbedeceğim, onların yardımcıları da olmayacaktır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
57. İnanıp iyi şeyler yapanlara da (Allâh) mükâfâtlarını tam olarak verecektir. Allâh zâlimleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
58. İşte bu sana okuduğumuz, o âyetlerden ve o hikmetli Zikir(Kitap)dandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
59. Allah’a göre Îsâ’nın durumu, Âdem’in durumu gibidir: Onu, topraktan yarattı, sonra ona "Ol!" dedi, artık olur... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
60. (Bu,) Rabbinden gelen gerçektir. Öyle ise kuşkulananlardan olma. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
61. Kim sana gelen ilimden sonra seninle tartışmaya kalkarsa, de ki: "Gelin oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra gönülden la’netle du’â edelim de, Allâh’ın la’netini yalancıların üstüne atalım!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
62. İşte (Îsâ hakkındaki) gerçek kıssa (öykü) budur. Allah’tan başka tanrı yoktur. Allâh, elbette aziz (kesin gâlib), hüküm ve hikmet sâhibidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
63. Eğer dönerlerse, muhakkak ki Allâh, bozguncuları bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
64. De ki: "Ey Kitap ehli, bizim ve sizin aranızda eşit olan bir kelimeye gelin: "Yalnız Allah’a tapalım. O’na hiçbirşeyi ortak koşmayalım; birbirimizi Allah’tan başka tanrılar edinmeyelim." Eğer yüz çevirirlerse; "Şâhid olun, biz müslümanlarız!" deyin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
65. Ey Kitap ehli, neden İbrâhim hakkında tartışıyorsunuz? Oysa Tevrât da, İncil de ondan sonra indirilmiştir. Düşünmüyor musunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
66. Haydi siz, biraz bilginiz olan şey hakkında tartıştınız; ama hiç bilginiz olmayan şey hakkında neden tartışıyorsunuz? Allâh bilir, siz bilmezsiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
67. İbrâhim ne yahûdi, ne de hıristiyandı; dosdoğru bir müslümandı. Müşriklerden de değildi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
68. Doğrusu, insanların İbrâhim’e en yakın olanı, ona uyanlar, bu peygamber ve mü’minlerdir. Allâh da mü’minlerin dostudur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
69. Kitap ehlinden bir grup istedi ki sizi saptırsınlar. Oysa sadece kendilerini saptırıyorlar; fakat farkında değiller. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
70. Ey Kitap ehli, (gerçeği) gördüğünüz halde, niçin Allâh’ın âyetlerini inkâr ediyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
71. Ey Kitap ehli, niçin hakkı bâtıla karıştırıyor ve bile bile gerçeği gizliyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
72. Kitap ehlinden bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana, günün önünde inanın, sonunda inkâr edin; belki (size bakarak onlar da) dönerler;" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
73. "Sizin dininize uyandan başkasına güvenmeyin!" (dediler.) De ki: "Hidâyet Allâh’ın hidâyetidir. Birine, size verilenin benzerinin verilmesinden veya Rabbinizin huzûrunda aleyhinize deliller getireceklerinden ötürü mü (böyle söylüyorsunuz)?, De ki: "Lutuf Allâh’ın elindedir, onu dilediğine verir, Allâh(ın lutfu) geniştir, (O her şeyi) bilendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
74. Rahmetini dilediğine has kılar. Allâh, büyük lutuf ve ikram sâhibidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
75. Kitap ehlinden öylesi vardır ki, ona yüklerle emânet bıraksan, onu sana öder. Onlardan öylesi de vardır ki, ona bir dinar versen, devamlı olarak başına dikilmeden onu sana ödemez. Onlar "Ümmilere karşı bize bir sorumluluk yoktur." dedikleri için böyle yapıyorlar ve Allah’a karşı bile bile yalan söylüyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
76. Hayır, kim sözünü yerine getirir ve (günâhtan) korunursa, şüphesiz Allâh da korunanları sever. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
77. Fakat Allah’a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte onların âhirette bir payı yoktur; Allâh kıyâmet günü onlara konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları yüceltmeyecektir. Onlar için acı bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
78. Onlardan bir grup var ki, Kitapta olmayan bir şeyi, siz Kitaptan sanasınız diye dillerini Kitapla eğip büker(sözlerini, Kitabın sözü imiş gibi göstermek için kelimeleri dillerinde bükerek okur, onları, Kitabın sözlerine benzetmeğe çalışır)lar ve: "O, Allâh katındandır." derler. Oysa o, Allâh katından değildir. Bile bile Allah’a karşı yalan söylerler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
79. Hiçbir insana yakışmaz ki, Allâh ona Kitap, hüküm (hikmet) ve peygamberlik versin de, sonra (o kalksın) insanlara: "Allâh’ı bırakıp bana kullar olun", desin; fakat: "Öğrettiğiniz Kitap ve okuduğunuz şeyler gereğince Rabba halis kullar olun!" der. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
80. Ve size: "Melekleri ve peygamberleri tanrılar edinin!" diye de emretmez. Siz müslüman olduktan sonra, size inkârı emreder mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
81. Allâh, peygamberlerden şöyle söz almıştı: "Bakın, size Kitap ve hikmet verdim; imdi yanınızda bulunan(Kitap)ı doğrulayıcı bir peygamber geldiğinde, ona mutlaka inanacak ve ona mutlaka yardım edeceksiniz! Bunu kabul ettiniz mi? Ve bu hususta ağır ahdimi üzerinize aldınız mı?" demişti. "Kabul ettik!" dediler. "O halde tanık olun, ben de sizinle beraber tanık olanlardanım." dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
82. Artık kim bundan sonra dönerse, işte onlar fâsıklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
83. Allâh’ın dininden başkasını mı arıyorlar? Oysa göklerde ve yerde olanların hepsi, ister istemez, O’na teslim olmuştur ve O’na döndürüleceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
84. De ki: "Allah’a, bize indirilene, İbrâhim’e, İsmâ’il’e, İshak’a, Ya’kûb’a ve sıbtlara (Ya’kûb oğullarından türeyen kabilelere) indirilene; Mûsâ’ya, Îsâ’ya ve peygamberlere Rableri tarafından verilene inandık; onlar arasında bir ayırım yapmayız, biz O’na teslim olanlarız." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
85. Kim İslâm’dan başka bir din ararsa, bilsin ki, (o din) ondan kabul edilmeyecek ve o, âhirette kaybedenlerden olacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
86. İman ettikten, Resul’ün hak olduğunu gördükten ve kendilerine açık deliller geldikten sonra, inkâr eden bir topluma Allâh nasıl yol gösterir? Allâh, zâlim toplumu doğru yola iletmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
87. İşte onların cezâsı: Allâh’ın, meleklerin ve bütün insanların la’neti onların üzerinedir! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
88. O(la’net)in içinde ebedi kalacaklardır. Onlardan azâb hafifletilmeyecek ve onlara asla fırsat verilmeyecektir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
89. Ancak ondan sonra, tevbe edip uslananlar başka. Çünkü Allâh, çok bağışlayan, çok esirgeyendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
90. Onlar ki, inandıktan sonra inkâr ettiler, sonra inkârları arttı; onların tevbeleri kabul edilmeyecektir. Onlar sapıkların tâ kendileridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
91. İnkâr edip kâfir olarak ölenler, dünyâ dolusu altın fidye vermiş olsa dahi hiçbirinden kabul edilmeyecektir. Onlar için acı bir azâb vardır ve onların hiçbir yardımcıları yoktur! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
92. Sevdiğiniz şeylerden (Allâh için) harcamadıkça asla iyiliğe eremezsiniz. Ne harcarsanız Allâh onu bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
93. Tevrât indirilmeden önce, İsrâil’in kendisine harâm kıldığı şeyler dışında, İsrâil oğullarına bütün yiyecekler helâldi. De ki: "Doğru iseniz, Tevrât’ı getirip okuyun." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
94. Artık bundan sonra da kim Allah’a yalan uydurursa, işte onlar zâlimlerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
95. De ki: "Allâh doğru söyledi, öyle ise dosdoğru, Allâh’ı birleyici olarak İbrâhim dinine uyun. O, ortak koşanlardan değildi." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
96. Doğrusu insanlara (ma’bed olarak) ilk kurulan ev, Mekke’de olandır. Âlemlere uğur, bereket ve hidâyet kaynağı olarak kurulmuştur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
97. Onda açık açık deliller, İbrâhim’in Makâmı vardır. Ona giren, güvene erer. Yoluna gücü yeten herkesin, o Ev’e gi(dip haccet)mesi, insanlar üzerinde Allâh’ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse şüphesiz Allâh, bütün âlemlerden zengindir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
98. De ki: "Ey Kitap ehli, Allâh yaptıklarınıza tanık iken neden Allâh’ın âyetlerini inkâr ediyorsunuz?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
99. De ki: "Ey Kitap ehli, gerçeğe tanık olduğunuz halde, niçin Allâh’ın yolunu eğri göstermeğe yeltenerek, inanmak isteyenleri Allâh yolundan çevirmeğe çalışıyorsunuz? Allâh yaptıklarınızdan habersiz değildir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
100. Ey inananlar, Kitap verilenlerden herhangi bir gruba uyarsanız imanınızdan sonra, (onlar) sizi döndürüp kâfir yaparlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
101. Size Allâh’ın âyetleri okunmakta ve O’nun Elçisi de aranızda iken nasıl inkâr edersiniz? Kim Allah’a sarılırsa muhakkak ki o, doğru yola iletilmiştir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
102. Ey inananlar, Allah’tan, O’na yaraşır biçimde korkun ve ancak müslümanlar olarak ölün. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
103. Ve topluca Allâh’ın ipine yapışın, ayrılmayın; Allâh’ın size olan ni’metini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz, (Allâh) kalblerinizi uzlaştırdı. O’nun ni’metiyle kardeşler haline geldiniz. Siz ateşten bir çukurun kenarında bulunuyordunuz, (Allâh) sizi ondan kurtardı. Allâh size âyetlerini böyle açıklıyor ki, yola gelesiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
104. İçinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten men’eden bir topluluk olsun; işte onlar kurtuluşa erenlerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
105. Kendilerine açık deliller geldikten sonra bölünüp ihtilâf edenler gibi olmayın. İşte onlar (evet) onlar için büyük bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
106. O gün bazı yüzler ağarır, bazı yüzler kararır. Yüzleri kararanlara: "İnanmanızdan sonra inkâr ettiniz ha? Öyle ise inkâr etmenize karşılık azâbı tadın!" (denilir). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
107. Yüzleri ağaranlar ise Allâh’ın rahmeti içindedirler, orada sürekli kalacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
108. İşte onlar Allâh’ın âyetleridir. Onları sana gerçek ile okuyoruz. Allâh, âlemlere zulmetmek istemez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
109. Göklerde ve yerde olanların hepsi Allâh’ındır. Bütün işler Allah’a döndürülür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
110. Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmet oldunuz. İyiliği emreder, kötülükten men edersiniz ve Allah’a inanırsınız. Eğer Kitap ehli, inanmış olsaydı, elbette kendileri için iyi olurdu. Onlardan inananlar da var, ama çokları yoldan çıkmışlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
111. Size eziyetten başka bir zarar veremezler. Sizinle savaşsalar bile, size arkalarını dönüp kaçarlar, sonra onlara yardım da edilmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
112. Nerede olsalar, onlara alçaklık (damgası) vurulmuştur (ezilmeğe mahkûmdurlar). Meğer ki Allâh’ın ahdine ve (inanan) insanların ahdine sığınmış olsunlar. Allâh’ın gazabına uğradılar ve üzerlerine miskinlik damgası vuruldu (yoksulluk içinde ezildiler). Böyle oldu, çünkü onlar Allâh’ın âyetlerini inkâr ediyorlar, haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı ve çünkü isyân etmişlerdi, haddi aşıyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
113. Ama hepsi bir değildir. Kitap ehli içinde, gece sâatlerinde ayakta durup Allâh’ın âyetlerini okuyarak secdeye kapanan bir topluluk da vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
114. Onlar, Allah’a ve âhiret gününe inanırlar, iyiliği emreder, kötülükten men ederler; hayır işlerine koşarlar. İşte onlar iyilerdendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
115. Yapacakları hiçbir iyilik inkâr edilmeyecektir. Şüphesiz Allâh, (günâhlardan) korunanları bilmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
116. Nankörlere gelince, ne malları, ne de evlâdları onlara, Allah’a karşı hiçbir yarar sağlamayacaktır. Onlar ateş halkıdır; onlar orada sürekli kalacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
117. Onların bu dünyâ hayâtında harcadıkları malların durumu, nefislerine zulmeden bir topluluğun ekinine vurup onu mahveden dondurucu bir rüzgâr(ın tahribatın)a benzer. Allâh onlara zulmetmedi; fakat onlar, kendi kendilerine zulmediyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
118. Ey inananlar, kendinizden başkasını kendinize dost edinmeyin; onlar sizi bozmaktan geri durmazlar. Size sıkıntı verecek şeyleri isterler. Onların ağızlarından öfke taşmaktadır. Göğüslerinde gizledikleri (kin) ise daha büyüktür. Düşünürseniz, size âyetleri açıkladık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
119. İşte, siz öyle kimselersiniz ki, onları seversiniz, halbuki onlar sizi sevmezler. Kitabın hepsine inanırsınız. Onlar sizinle karşılaştıkları zaman "İnandık" derler. Ama kendi başlarına kaldıklarında, size karşı öfkeden parmak uçlarını ısırırlar. De ki: "Öfkenizden ölün! Şüphesiz Allâh, göğüslerin özünü bilir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
120. Size bir iyilik dokunsa (bu,) onları tasalandırır; size bir kötülük dokunsa, ona sevinirler. Eğer sabreder, korunursanız, onların tuzağı size hiçbir zarar vermez. Şüphesiz Allâh, onların yaptıklarını kuşatmıştır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
121. Hani sen, erkenden âilenden ayrılmıştın, (Uhud’da) mü’minleri savaş üslerine yerleştiriyordun. Allâh da işitendi, bilendi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
122. Sizden iki takım, korkup bozulmaya yüz tutmuştu. Halbuki Allâh, kendilerinin dostu idi. İnananlar, Allah’a dayansınlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
123. (Allâh mü’minlere yardım eder). Nitekim Allâh, zayıf durumda bulunduğunuz Bedir’de de size yardım etmişti. O halde Allah’tan korkun ki, şükredesiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
124. O zaman sen mü’minlere: "Rabbinizin, size, indirilmiş üç bin melek ile yardım etmesi, size yetmez mi?" diyordun. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
125. Evet, sabreder, korunursanız; onlar hemen şu dakikada üzerinize gelseler, Rabbiniz size nişanlı beşbin melekle yardım eder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
126. Allâh bu(yardım va’di)ni sırf size müjde olsun ve kalbleriniz bununla güven bulsun diye yaptı. Yardım, yalnız, dâimâ gâlib, hüküm ve hikmet sâhibi Allâh katındandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
127. İnkâr edenlerden bir kısmını kessin ve perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler diye (size yardım eder). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
128. O konuda senin yapacağın bir şey yoktur. Allâh, ya tevbelerini kabul edip onları affeder, ya da zâlim olduklarından dolayı onlara azâb eder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
129. Göklerde ve yerde olanların hepsi Allâh’ındır. (O), dilediğini bağışlar, dilediğine azâbeder, Allâh, çok bağışlayan, çok esirgeyendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
130. Ey inananlar, kat kat ribâ yemeyin, Allah’tan korkun ki, kurtuluşa eresiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
131. Kâfirler için hazırlanmış ateşten sakının! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
132. Allah’a ve Elçiye itâ’at edin ki, size merhamet edilsin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
133. Rabbinizden bir bağışlanmaya ve genişliği göklerle yer arası kadar olan, korunanlar için hazırlanmış cennete koşun! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
134. O(koruna)nlar bollukta ve darlıkta Allâh için harcarlar, öfke(lerin)i yutkunurlar, insanları affederler. Allâh da güzel davrananları sever. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
135. Ve onlar bir kötülük yaptıkları, ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allâh’ı hatırlayarak hemen günâhlarının bağışlanmasını dilerler; günâhları da Allah’tan başka kim bağışlayabilir? Ve onlar, hatâlarında bile bile, ısrar etmezler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
136. İşte onların mükâfâtı Rableri tarafından bağışlanma ve altlarından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetlerdir. Çalışanların ücreti ne güzeldir! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
137. Sizden önce de yasalar uygulanmıştır. Yeryüzünde dolaşın da yalanlayıcıların sonunun nasıl olduğunu görün. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
138. Bu, insanlara bir açıklama, korunanlara yol gösterme ve öğüttür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
139. Gevşemeyin, üzülmeyin, eğer inanıyorsanız, mutlaka siz üstün geleceksiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
140. Eğer size bir yara dokunduysa, o topluluğa da benzeri bir yara dokunmuştu. O günler... onları biz insanlar arasında çevirip dururuz (kâh bir kavme, kâh ötekine gâlibiyet veririz; bazen bir topluma iyi veya kötü günler gösteririz, bazan ötekine). Allâh inananları ortaya çıkarmak, sizden şehidler edinmek için (zamanı kâh lehinize, kâh aleyhinize çevirmektedir). Allâh, zâlimleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
141. Ve inananları iyice özleştirmek, kâfirleri de mahvetmek için (günleri insanlar arasında böyle çevirmektedir). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
142. Yoksa siz, Allâh, içinizden cihâd edenleri (sınayıp) bilmeden, sabredenleri (sınayıp) bilmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
143. Andolsun ki, siz ölümle karşılaşmadan önce onu arzuluyordunuz. İşte onu gördünüz, ama bakıp duruyorsunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
144. Muhammed, sadece bir elçidir. Ondan önce de elçiler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse siz ökçelerinizin üzerinde geriye mi döneceksiniz? Kim ökçesi üzerinde geriye dönerse, Allah’a hiçbir ziyan veremez. Allâh, şükredenleri mükâfâtlandıracaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
145. Allâh’ın izni olmadan hiçbir kişi ölmez. (Ölüm) Belirli bir süreye göre yazılmıştır. Kim dünyâ sevâbını (menfaatini) isterse, kendisine ondan veririz; kim âhiret sevâbını isterse, kendisine ondan veririz, şükredenleri mükâfâtlandıracağız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
146. Nice peygamber var ki, kendileriyle beraber birçok erenler çarpıştılar; Allâh yolunda başlarına gelenlerden yılmadılar, zayıflık göstermediler, boyun eğmediler. Allâh sabredenleri sever. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
147. Sadece şöyle diyorlardı: "Rabbimiz, bizim günâhlarımızı ve işimizde taşkınlığımızı bağışla, ayaklarımızı (yolunda) sağlam tut, kâfir topluma karşı bize yardım eyle!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
148. Allâh da onlara hem dünyâ karşılığını, hem âhiret karşılığının en güzelini verdi. Çünkü Allâh, güzel davrananları sever. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
149. Ey inananlar, eğer inkâr edenlere itâ’at ederseniz, sizi arkanıza (küfre) çevirirler, o zaman büsbütün kaybedersiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
150. Hayır, Mevlânız Allah’a (itâ’at edin), yardımcıların en iyisi O’dur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
151. Allâh’ın, kendilerine hiçbir güç (vermediği, haklarında hiçbir delil) indirmediği şeyleri, Allah’a ortak koştuklarından dolayı inkâr edenlerin kalblerine korku salacağız; gidecekleri yer de cehennemdir! Zâlimlerin varacağı yer, ne kötüdür! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
152. Kendi izniyle onları öldürdüğünüz sürece Allâh, size (yardım) va’dini doğruladı: Nihâyet siz korktunuz, Allâh size sevdiğiniz(gâlibiyet)i gösterdikten sonra (verilen) emir hakkında (birbirinizle) çekişip isyân ettiniz: Kiminiz dünyâyı istiyordu, kiminiz âhireti istiyordu. Sonra Allâh sizi denemek için onlardan geri çevirdi (yenilgiye uğrattı. Buna rağmen) sizi bağışladı. Allâh mü’minlere karşı çok lutufkârdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
153. Elçi, aranızdan sizi çağırırken siz, boyuna uzaklaşıyor, hiç kimseye dönüp bakmıyordunuz. Bundan dolayı Allâh, size gam üstüne gam verdi ki ne elinizden gidene, ne de başınıza gelene üzülmeyesiniz. Allâh, yaptıklarınızı duymaktadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
154. Sonra o üzüntünün ardından (Allâh) size bir güven, bir kısmınızı bürüyen bir uyku indirdi; bir kısmınız da kendi canlarının kaygısına düşmüştü. Allah’a karşı câhiliyye zannı gibi haksız bir zanda bulunuyorlar: "Bu işten bize bir şey var mı?" diyorlardı. De ki: "Bütün iş, Allah’a aittir." Onlar sana açıklayamadıklarını içlerinde gizliyorlar. Diyorlar ki: "Bu işten bize bir fayda olsaydı, burada öldürülmezdik." De ki: "Evlerinizde dahi olsaydınız, yine üzerine öldürülme(si) yazılmış olanlar, mutlaka (vurulup) yatacakları yeri boylardı. Allâh göğüslerinizdekini denemek, kalblerinizdekini açığa çıkarmak için (bunları başınıza getirdi)". Allâh göğüslerin özünü bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
155. İki topluluğun karşılaştığı gün, içinizden yüz çevirip gidenleri, yaptıkları bazı işlerden dolayı şeytân, (yoldan) kaydırmak istemişti. Ama yine de Allâh, onları affetti. Şüphesiz Allâh, çok bağışlayandır, halimdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
156. Ey inananlar, siz inkâr edenler ve yeryüzünde sefere, ya da savaşa çıkan gazi kardeşleri için: "Eğer bizim yanımızda olsalardı ölmezlerdi ve vurulmazlardı." diyenler gibi olmayın. Allâh, onların bu düşünce ve sözlerini, kalblerinde dert yapar. Yaşatan da, öldüren de Allahtır. Allâh, yaptıklarınızı görmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
157. Eğer Allâh yolunda öldürülür, ya da ölürseniz, Allâh’ın bağışlaması ve rahmeti, onların topladıkları(dünyâ malı)ndan daha hayırlıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
158. Ölür veya öldürülürseniz, elbette Allah’a götürüleceksiniz! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
159. Allâh’ın rahmeti sebebiyledir ki, sen onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, çevrenden dağılır, giderlerdi. Öyleyse onlar(ın kusurların)dan geç, onlar için mağfiret dile. İşini onlara danış, karar verince de Allah’a dayan; çünkü Allâh kendine dayanıp güvenenleri sever. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
160. Eğer Allâh size yardım ederse, artık sizi yenecek yoktur. Ve eğer sizi yüz üstü bırakırsa, O’ndan sonra size kim yardım edebilir? Mü’minler, Allah’a dayansınlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
161. Bir peygamberin aşırması, hiyanet etmesi, olur şey değildir. Kim (emânete hıyanet eder), aşırırsa kıyâmet günü aşırdığını boynuna yüklenip getirir. Sonra herkese kazandığı tastamam verilir, hiçbir haksızlığa uğratılmazlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
162. Hiç Allâh’ın rızâsına uyan kimse; Allâh’ın hışmına uğrayan, yeri de cehennem olan adam gibi olur mu? Ne kötü sonuçtur orası! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
163. O(insa)nlar, Allâh katında derece derecedirler. Allâh, onların yaptıklarını görmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
164. Andolsun ki, Allâh, mü’minlere büyük lutufta bulundu: Zira daha önce açık bir sapıklık içinde bulunuyorlarken onlara, kendi içlerinden, kendilerine Allâh’ın âyetlerini okuyan, kendilerini yücelten ve kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
165. Başınıza bir belâ gelince -siz, onun iki katını onların başlarına getirmiş olduğunuz halde yine- Bu nereden başımıza geldi?" dediniz. De ki: "O (belâ), kendinizdendir." Allâh, herşeye kâdirdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
166. İki topluluğun karşılaştığı gün, sizin başınıza gelen, ancak Allâh’ın izniyle olmuştur ki (O), inananları bilsin (deneyip ortaya çıkarsın). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
167. Ve iki yüzlülük edenleri bilsin (ortaya çıkarsın). Onlara: "Gelin, Allâh yolunda savaşın, ya da savunun." dendiği halde: "Eğer savaş (olacağını) bilseydik, sizinle gelirdik." dediler. Onlar, o gün, imandan çok küfre yakın idiler. Ağızlarıyla, kalblerinde olmayanı söylüyorlar. Halbuki Allâh, içlerinde sakladıkları şeyi çok iyi bilmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
168. (Savaştan geri kalıp) Oturarak, kardeşleri için "Bizim sözümüzü tutsalardı, öldürülmezlerdi." diyenlere söyle: "Eğer doğru iseniz, kendinizden ölümü savınız!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
169. Allâh yolunda öldürülenleri ölüler sanma; hayır, (onlar) diridirler, Rableri katında rızıklanmaktadırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
170. Allâh’ın, keremiyle kendilerine verdiklerinden sevinçli olarak, arkalarından henüz kendilerine yetişemeyenlere de korku olmadığına, onların da üzüntüye uğramayacaklarına sevinirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
171. Allâh’ın ni’metine, lutfuna ve Allâh’ın mü’minlerin ecrini zayi etmeyeceğine sevinirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
172. O(mü’mi)nler ki yaralandıkları halde yine Allâh’ın ve Elçinin çağrısına uydular; onlardan güzel davrananlar ve (günâhlardan) korunanlar için pek büyük ecir vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
173. Onlar ki, halk kendilerine: "(Düşman) İnsanlar size karşı ordu toplamışlar, onlardan korkun!" deyince, (bu söz,) onların imanını artırdı. Ve: "Allâh bize yeter, O, ne güzel vekildir." dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
174. Bundan dolayı Allah’tan bir ni’met ve bollukla geri döndüler, kendilerine hiçbir kötülük dokunmadı. Ve Allâh’ın rızâsına uydular. Allâh büyük lutuf sâhibidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
175. O şeytân sizi kendi dostlarından korkutuyor, eğer inanmış iseniz, onlardan korkmayın, benden korkun! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
176. İnkâra koşanlar seni üzmesin, onlar Allah’a hiçbir zarar veremezler. Allâh onlara âhirette hiçbir nasip koymamak istiyor. Onlar için büyük bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
177. İman karşılığında inkârı satın alanlar, Allah’a hiçbir zarar vermezler. Onlar için acı bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
178. İnkâr edenler sanmasınlar ki, kendilerine süre vermemiz, kendileri için hayırlıdır. Biz onlara süre veriyoruz ki günâhı artırsınlar. Onlar için alçaltıcı bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
179. Allâh mü’minleri, (şu) üzerinde bulunduğunuz halde bırakacak değildir, temizi pisten ayıracaktır. Ve Allâh sizi gaybe vakıf kılacak değildir. Fakat Allâh, elçilerinden dilediğini seçer (onu gaybe vakıf kılar). O halde Allah’a ve elçilerine inanın; eğer inanır ve (günâhlardan) korunursanız sizin için büyük mükâfât vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
180. Allâh’ın kereminden kendilerine verdiğine cimrilik edenler, onu kendileri için hayırlı sanmasınlar. Hayır, o, kendileri için şerlidir. Cimrilik ettikleri şeyler, kıyâmet günü boyunlarına dolandırılacaktır. Göklerin ve yerin mirâsı Allâh’ındır (bütün mülk O’na aittir ve O’na kalacaktır). Allâh yaptıklarınızı haber alandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
181. Allâh: "Allâh fakirdir, biz zenginiz." diyenlerin sözünü işitti. Onların dediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürmelerini yazacağız ve: "Yangın azâbını tadın!" diyeceğiz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
182. "Bu, sizin ellerinizin yapıp öne sürdürdüğünün karşılığıdır." Allâh, kullara asla zulmedici değildir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
183. Onlar: "Allâh bize, and verdi ki, bize ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir elçiye inanmayalım." dediler. De ki: "Size benden önce açık deliller ve bu dediğinizi de getiren elçiler gelmişti. Eğer doğru idiyseniz niçin onları öldürdünüz?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
184. Eğer seni yalanladılarsa, senden önce açık deliller, hikmetli sahifeler ve aydınlatıcı Kitabı getiren peygamberler de yalanlanmıştı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
185. Her can ölümü tadacaktır. Kıyâmet günü ecirleriniz size eksiksiz verilecektir. Kim ki hemen ateşin elinden çekilip kurtarılır da cennete sokulursa, işte o, kurtuluşa ermiştir. Dünyâ hayâtı, aldatıcı zevkten başka bir şey değildir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
186. Mallarınız ve canlarınız hususunda deneneceksiniz; sizden önce kendilerine Kitap verilenlerden ve ortak koşanlardan çok incitici (sözler) duyacaksınız. Ama sabreder, korunursanız; işte bunlar, yapmağa değer işlerdendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
187. Allâh, kendilerine Kitap verilenlerden: "Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, gizlemeyeceksiniz!" diye söz almıştı. Fakat onlar, verdikleri sözü sırtlarının ardına attılar ve karşılığında birkaç para aldılar. Ne kötü şey satın alıyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
188. O ettiklerine sevinen, yapmadıkları şeylerle övülmeyi sevenlerin, azâbdan kurtulacaklarını sanma. Onlar için acı bir azâb vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
189. Göklerin ve yerin mülkü Allâh’ındır. Allâh herşeye kâdirdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
190. Göklerin ve yerin yaratılışında, gecenin ve gündüzün gidip gelişinde elbette sağduyu sâhipleri için ibretler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
191. Onlar ayakta, oturarak ve yanları üzerine yatarken Allâh’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler: "Rabbimiz (derler), bunu boş yere yaratmadın, sen yücesin, bizi ateş azâbından koru!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
192. "Rabbimiz, sen birini ateşe soktun mu, onu perişan etmişsindir. zâlimlerin yardımcıları yoktur." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
193. "Rabbimiz, biz, ’Rabbinize inanın’ diye imânâ çağıran bir davetçi işittik, hemen inandık. Rabbimiz, bizim günâhlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, canımızı iyilerle beraber al (bizi ma’nada onlarla beraber eyle)!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
194. "Rabbimiz bize, elçilerine va’dettiğini ver, kıyâmet günü bizi rezil, perişan etme. Zira sen verdiğin sözden caymazsın!" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
195. Rableri onlara karşılık verdi: "Ben, sizden erkek kadın, hiçbir çalışanın işini zayi etmeyeceğim. Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence edilenler, vuruşanlar ve öldürülenler... Elbette onların kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Yaptıklarına), Allâh katından bir karşılık olarak (onlara bu ni’metleri vereceğim). Karşılıkların en güzeli Allâh katındadır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
196. İnkâr edenlerin, öyle şehirlerde gezip dolaşması seni aldatmasın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
197. Bu, az bir geçimdir. Sonra gidecekleri yer, cehennemdir. Ne kötü bir yataktır orası! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
198. Fakat Rablerinden korkanlar için, altlarından ırmaklar akan cennetler var. Orada ebedi kalacaklar, Allâh tarafından ağırlanacaklardır. İyiler için Allâh yanında bulunan ödüller ise (dünyâ varlığından) daha hayırlıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
199. Kitap ehlinden öyleleri var ki, Allah’a inanırlar, size indirilene ve kendilerine indirilene inanırlar; Allah’a karşı saygılıdırlar; Allâh’ın âyetlerini birkaç paraya satmazlar. Onların da Rableri katında ödülleri vardır! Şüphesiz Allâh, hesabı çabuk görendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
200. Ey inananlar, sabredin, direnin. Savaşa hazırlıklı, uyanık bulunun ve Allah’tan korkun ki, başarıya eresiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster