1. Ta, sin, mim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
2. Bu ayetler, açık anlamlı Kitabın ayetleridir.? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
3. Ey Muhammed, onlar mü’min olmuyorlar diye neredeyse canına kıyacaksın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
4. Eğer dilesek onlara gökten bir mucize indiririz de karşısında boyunları eğik kalır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
5. Onlar son derece merhametli olan Allah’ın kendilerine gönderdiği her yeni uyarıya burun kıvırarak set çevirirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
6. Onlar yalanladılar. Fakat, alay konusu ettikleri gerçeklerin somut olayları ile yakında yüzyüze geleceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
7. Onlar yeryüzüne bakarak orada ne kadar yararlı bitki türleri yarattığımızı görmezler mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
8. Hiç kuşkusuz bunda, üstün gücümüzü kanıtlayan bir ayet vardır, ama onların çoğu inanmazlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
9. Hiç kuşkusuz senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
10. Hani Rabb’in Musa’ya şöyle seslenmişti, «Şu zalim topluma git. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
11. Firavun’un soydaşlarına. Onlar hiç mi başlarına geleceklerden korkmuyorlar?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
12. «Ya Rabbi, onlar beni yalanlayacaklar diye korkuyorum.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
13. Bu yüzden canım sıkılır ve öfkemden dilim tutulur. Onun için Harun’a da peygamberlik görevi ver. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
14. Hem onların bana isnat ettikleri bir suç var, bu gerekçe ile beni öldürürler diye korkuyorum. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
15. Allah dedi ki; «Hayır, korkma, İkiniz birlikte ayetlerimizle gidiniz. Biz sizinle birlikteyiz ve söylenecek her sözü işitiriz.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
16. Firavun’un yanına vararak ona deyiniz ki; «Biz bütün alemlerin Rabb’i olan Allah’ın peygamberiyiz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
17. İsrailoğullarının bizimle birlikte buradan ayrılmalarına izin ver. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
18. «Biz seni çocukken yanımıza alarak büyütmedik mi? Ömrünün birçok yılını aramızda geçirmedin mi?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
19. Sonunda o ağır suçu işledin. Sen o sırada bir kafirdin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
20. «O suçu işlediğim sırada ben henüz doğru yolu bulmuş değildim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
21. Bu yüzden sizden korkunca yanınızdan kaçtım. Sonra Rabb’im bana hikmet bağışlayarak beni peygamberlerinden biri yaptı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
22. O nimet diye başıma kaktığın şey israiloğullarını köleleştirmenin sonucudur.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
23. Firavun, «alemlerin Rabb’i dediğin nedir?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
24. Musa «Eğer kesin gerçeği öğrenmek istiyorsanız, O göklerin, yerin ve bu ikisi arasındaki bütün varlıkların Rabbidir» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
25. Firavun çevresindekilere «dediklerini duyuyor musunuz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
26. «O hem sizin hem de sizden önceki atalarınızın Rabbidir» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
27. «Size peygamber olarak gönderilen bu adam kesinlikle bir delidir» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
28. Musa, «Eğer düşünme yeteneğiniz varsa anlarsınız ki, O doğunun, batının ve bu ikisi arasındaki bütün varlıkların Rabbidir.» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
29. Firavun «Eğer benden başka bir ilah edinirsen yemin ederim ki, seni hapse attırırım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
30. Musa «Sana doğru söylediğimi kanıtlayan apaçık bir delil göstersem de mi? dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
31. Firavun «Eğer doğru söylüyorsan kanıtını göster bakalım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
32. Bunun üzerine Musa elindeki değneği yere attı, değnek o anda sahici bir yılan oluverdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
33. Ve elini yeninin altından çıkardı; bakanlar, onun ak bir parıltı saçtığını gördüler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
34. Bunun üzerine Firavun, çevresindeki seçkin yakınlarına dedi ki, «bu adam bilgili bir büyücüdür» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
35. Sizi büyücülüğü ile yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Peki ne buyuruyorsunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
36. Dediler ki; «Onu kardeşi ile birlikte oyala ve adam toplayacak elçilerini bütün kentlere gönder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
37. Bütün bilgili büyücüleri bulup sana getirsinler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
38. Bir süre sonra büyücüler belirli bir günün kararlaştırılan saatinde biraraya geldiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
39. Halka da dediler ki, haydi toplanın bakalım. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
40. Toplanın da eğer büyücüler galip gelirlerse onların peşinden gideriz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
41. Büyücüler gelince Firavun’a «Eğer biz yenecek olursak herhalde bize bir ödül verilecek değil mi? dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
42. Firavun evet, yakın adamlarım arasına gireceksiniz, dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
43. Musa, «Ne atacaksanız atın, hünerinizi gösterin bakalım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
44. Büyücüler, «Firavun’un ululuğuna andolsun ki, üstün gelen taraf biz olacağız» diyerek iplerini ve değneklerini attılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
45. Arkasından Musa değneğini atınca, değnek büyücülerin bütün göz boyayıcılıklarını yutuverdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
46. Bunun üzerine bütün büyücüler secdeye kapandılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
47. Ve «bütün varlıkların Rabbine inandık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
48. Musa ile Harun’un Rabbine dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
49. Firavun, «ben izin vermeden O’na inandınız, öyle mi? Hiç kuşkusuz O size büyücülüğü öğreten elebaşınızdı. Ama yakında başınıza neler geleceğini öğreneceksiniz. Andolsun ki, sağlı sollu birer el ve ayağınızı kesecek ve arkasından hepinizi asacağım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
50. Büyücüler de dediler ki, «zararı yok, nasıl olsa Rabb’imize döneceğiz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
51. Bizler ilk inananlar olduğumuz için Rabb’imizin kusurlarımızı bağışlayacağını umarız.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
52. Arkasından Musa’ya «Bana inanan kullarımı geceleyin yola çıkar; sizi takip edecekler» diye vahyettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
53. Firavun asker toplamakla görevli adamlarını şehirlere saldı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
54. Toplanan askerlerine dedi ki, «Bu adamlar, bir avuçluk, az sayıda bir toplulukturlar.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
55. Fakat bizi öfkelendiriyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
56. Biz ihtiyatlı bir toplumuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
57. Böylece biz, Firavun ve soydaşlarını bahçelerden ve pınar başlarından çıkardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
58. Hazinelerden ve konforlu köşklerden de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
59. Böylece bunlara, İsrailoğullarını mirasçı kıldık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
60. Firavun ile soydaşları gün doğar doğmaz İsrailoğullarının ardına düştüler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
61. İki topluluk birbirlerini gördüklerinde Musa’nın taraftarları «Eyvah, yakalandık» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
62. Musa «Hayır endişelenmeyin, Rabb’im benimle birliktedir, O bana bir çıkış yolu gösterecektir’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
63. O sırada Musa’ya; «Değneğinle denize vur» diye vahyettik. Bunun üzerine deniz yarılarak içinde oniki yol açıldı. Denizin her parçası yüce bir dağ gibi oldu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
64. Arkadan gelenleri oraya yaklaştırdık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
65. Musa ile yanındakilerin tümünü kurtardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
66. Arkasından öbürlerini suda boğduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
67. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Fakat insanların çoğu buna inanmadı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
68. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
69. Ey Muhammed, o müşriklere İbrahim’in olayını da anlat. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
70. Hani İbrahim, babası ile soydaşlarına, «Neye tapıyorsunuz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
71. Onlar da «Putlara tapıyoruz ve biz tapınmayı hep sürdüreceğiz» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
72. İbrahim dedi ki, «O putlar, kendilerini imdada çağırdığınızda sesinizi işitirler mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
73. Ya da size yarar veya zarar dokundurabiliyorlar mı?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
74. Onlar, «Hayır ama, atalarımızın böyle yaptıklarını gördük» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
75. İbrahim dedi ki, «Nelere taptığınızı görüyor musunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
76. Gerek sizin ve gerekse eski atalarınızın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
77. O putlar, benim düşmanlarımdırlar. Benim tek dostum alemlerin Rabb’i olan Allah’tır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
78. O beni yaratan ve doğru yola iletendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
79. O beni doyuran ve içirendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
80. Hastalığımda beni iyileştiren O’dur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
81. O, beni öldürecek ve sonra yeniden diriltecek olandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
82. Hesaplaşma günü günahlarımı affedeceğini umduğum da O’dur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
83. Ya Rabbi, bana yararlı bilgi ve egemenlik ver ve beni iyi kullarının arasına kat. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
84. İlerdeki kuşaklar arasında doğruluğun sözcüsü olmamı nasip eyle. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
85. Beni bol nimetli cennette sürekli kalanlardan eyle. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
86. Babamı affeyle. Çünkü o sapıklardandır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
87. İnsanların yeniden dirilecekleri gün beni mahcup etme. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
88. Ki, o gün, insana ne malı ve ne de evlatları yarar sağlamaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
89. Yalnız temiz kalple Allah’ın huzuruna gelen kurtulur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
90. O gün, cennet, kötülüklerden sakınanların yakınına getirilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
91. Cehennem de sapıkların gözleri önünde dikilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
92. Sapıklara denir ki; «Hani vaktiyle taptığınız sözde ilahlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
93. Allah’ı bir yana bırakarak ilah edindiğiniz putlar? Şimdi size yardım edebiliyorlar ya da kendilerini kurtarabiliyorlar mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
94. Düzmece ilahlar ile sapıklar başaşağı cehenneme atılırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
95. Şeytanın bütün askerleri de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
96. Orada birbirleri ile tartışmaya tutuşarak derler ki, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
97. Vallahi bizler apaçık bir sapıklığa saplanmıştık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
98. Çünkü sizleri alemlerin Rabb’ine denk tutmuştuk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
99. Bizi ağır suçlular yoldan çıkarmışlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
100. Şimdi bizim bir şefaatçimiz yok. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
101. Cana yakın bir dostumuz da yok. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
102. Ah keşki, bir daha dünyaya dönebilsek de mü’minlerden olsak. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
103. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
104. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
105. Nuh’un soydaşları peygamberlerini yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
106. Hani kardeşleri Nuh, onlara dedi ki, Siz hiç Allah’tan korkmaz mısınız? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
107. Ben size gönderilmiş, güvenilir bir Allah elçisiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
108. Öyleyse Allah’tan korkunuz ve çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
109. Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden herhangi bir ücret istemiyorum, benim çabamın karşılığını verecek olan alemlerin Rabb’idir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
110. O halde Allah’tan korkunuz ve çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
111. Soydaşları, «peşinden gelenler aramızdaki ayak takımı iken hiç biz sana inanır mıyız» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
112. Nuh dedi ki; «Onların neler yaptıklarını ben bilemem.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
113. Onların hesabını görmek, sadece Rabb’ime düşer. Keşke bu gerçeğin bilincinde olsanız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
114. Mü’minleri yanımdan kovmak bana yakışmaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
115. Ben sadece açık sözlü bir uyarıcıyım. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
116. Soydaşları; «Ey Nuh, eğer bu dediklerinden vazgeçmezsen taşa tutulup öldürülenlerden olacaksın» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
117. «Ya Rabbi, soydaşlarım beni yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
118. Onlar ile aramdaki meseleyi sen kesin çözüme bağla; beni ve yanımdaki mü’minleri kurtar.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
119. Bunun üzerine Nuh’u ve yanındakileri dolu bir gemiye bindirerek kurtardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
120. Bunun arkasından dışarda kalanları suda boğduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
121. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
122. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
123. Adoğulları da peygamberlerini yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
124. Hani kardeşleri Hud, onlara dedi ki, «Siz hiç Allah’tan korkmaz mısınız?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
125. Ben size gönderilmiş, güvenilir bir Allah elçisiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
126. Öyleyse Allah’tan korkunuz da, çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
127. Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden herhangi bir ücret istemiyorum, benim çabamın karşılığını verecek olan alemlerin Rabb’idir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
128. Sizler her yüksek tepeye gösteriş amaçlı bir anıt dikerek boş işlerle mi oyalanıyorsunuz.? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
129. Hiç ölmemek ümidi ile sağlam köşkler mi yapıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
130. Birini yakalayınca zorbaca yakalıyorsunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
131. Allah’tan korkunuz da çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
132. Size bildiğiniz nimetleri bağışlayan Allah’tan korkunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
133. O size davar sürüleri ile evlatlar bağışladı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
134. Bahçeler ve pınarlar armağan etti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
135. Sizin hesabınıza ’büyük gün’ün azabından endişe ederim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
136. Adoğulları dediler ki, «İster öğüt ver, ister öğüt verenlerden olma, bizim için birdir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
137. Bu uygulamalarımız, eski atalarımızdan bize gelen geleneklerden başka birşey değildir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
138. Bizim azaba çarpılmamız sözkonusu değildir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
139. Böylece peygamberlerini yalanladılar. Biz de onları yokettik. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğu inanmamış kimselerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
140. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
141. Semudoğulları da peygamberlerini yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
142. Hani kardeşleri Salih onlara dedi ki, siz hiç Allah’tan korkmaz mısınız? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
143. Ben size gönderilmiş güvenilir bir Allah elçisiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
144. Öyleyse Allah’tan korkunuz da çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
145. Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden herhangi bir ücret istemiyorum; benim çabalarımın karşılığını verecek olan, alemlerin Rabb’idir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
146. Siz bu dünyada hep güven içinde yaşatılacağınızı mı sanıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
147. Bahçeler ve pınarlar arasında Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
148. Ekinler ve olgun tomurcuklar hurmalar arasında Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
149. Dağları maharetle oyup alımlı köşkler yapıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
150. Allah’tan korkunuz da çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
151. Aranızdaki azıtmışların emirlerine uymayınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
152. Onlar yeryüzünde kargaşa çıkarırlar, hiçbir bozukluğu düzeltmezler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
153. Semudoğulları dediler ki; «Sen büyüye çarpılmış birisin.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
154. Sen sadece bizler gibi bir insansın. Eğer doğru söylüyorsan bize bir mucize göster. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
155. İstediğiniz mucize işte şu dişi devedir. Su içme sırası bir gün onun ve belli bir günde sizindir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
156. Ona bir kötülük dokundurmayınız. Yoksa Büyük Gün’ün azabına çarpılırsınız.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
157. Buna rağmen devenin ayaklarını keserek onu cansız yere devirdiler. Fakat hemen pişman oldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
158. Arkasından azab, yakalarına yapıştı. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
159. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
160. Lut’un soydaşları da peygamberlerini yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
161. Hani kardeşleri Lut, onlara dedi ki; «Siz hiç Allah’tan korkmaz mısınız? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
162. Gerçekten ben, size gönderilen güvenilir bir peygamberim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
163. Öyleyse Allah’tan korkunuz da çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
164. Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum, benim çabalarımın karşılığını verecek olan alemlerin Rabb’idir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
165. Sizler erkekler ile cinsel ilişki kuruyorsunuz, öyle mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
166. Buna karşılık Rabb’inizin sizin için eş olarak yarattığı kadınları bırakıyorsunuz? Sizler doğal sınırları çiğneyen, sapık bir toplumsunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
167. Soydaşları «Ey Lut, eğer bu dediklerinden vazgeçmezsen kesinlikle seni buradan süreceğiz» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
168. Lut dedi ki; Ben sizin bu sapık davranışınızdan tiksinenlerdenim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
169. Ya Rabbi, beni ve ailemi bunların sapık davranışlarının yaygın cezasından kurtar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
170. Biz de Lut’u ve ailesini kurtardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
171. Ailesinden sadece yaşlı bir kadın, sapıklar arasında kaldı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
172. Sonra geride kalanları yokettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
173. Onların başlarına müthiş bir yağmur yağdırdık. Uyarıcıları umursamayanların başlarına yağan yağmur ne fenadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
174. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
175. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
176. Eyke halkı da peygamberlerini yalanladılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
177. Hani Şuayb, onlara dedi ki; «Siz hiç Allah’tan korkmaz mısınız?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
178. Ben size gönderilmiş, güvenilir bir elçiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
179. Öyleyse Allah’tan korkunuz da çağrıma uyunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
180. Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum; benim çabalarımın karşılığını verecek olan, alemlerin Rabb’idir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
181. Ölçme işlemlerinizde dürüst olunuz, eksik ölçenlerden olmayınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
182. Tartma işlemlerinde doğru ve duyarlı terazi kullanınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
183. Halkın mallarına düşük değer biçmeyiniz, yeryüzünde kargaşa çıkarıp dirliği bozmayınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
184. Sizi ve sizden önceki kuşakları yaratan Allah’tan korkunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
185. Eykeliler dediler ki; «Sen büyüye çarpılmış birisin.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
186. Sen de sadece bizler gibi bir insansın. Senin kesinlikle yalan söylediğin kanısındayız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
187. Eğer doğru söylüyorsan başımıza gökten parçalar yağdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
188. Şuayb «Rabbim neler yaptığınızı herkesten iyi bilir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
189. Eykeliler, Şuayb’i yalanladılar. Bunun üzerine «Yakar bulut günü» nün azabı yakalarına yapıştı. O gerçekten müthiş bir günün azabı idi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
190. Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
191. Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb’in üstün iradeli ve merhametlidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
192. Ve hakıkat bu (kur’an) rabbül’âlemînin şübhesiz bir tenzilidir Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
193. Onu «güvenilir ruh» (Cebrail) indirdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
194. Senin kalbine; uyarıcılardan biri olasın diye. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
195. Açık, yalın bir arapça ile Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
196. Kur’an’ın temel ilkeleri, daha önceki ümmetlerin kutsal kitaplarında da yer almıştı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
197. İsrailoğulları bilginlerinin bu Kur’an’dan haberdar olmaları müşrikler için bir delil değil mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
198. Eğer biz Kur’an’ı ana dili arapça olmayan birine indirseydik de, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
199. Onu o müşriklere okusaydı ona yine inanmazlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
200. İşte Biz vahyin, günaha batmışların kalplerinde (etki etmeden) geçip gitmesini böyle sağlamışızdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
201. Onlar acıklı azabı görmedikçe ona inanmazlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
202. O azapla hiç farkında olmadıkları bir sırada, ansızın yüzyüze gelirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
203. O zaman «Acaba bize mühlet verilir mi?» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
204. Onlar azabımızın bir an önce gerçekleşmesini mi istiyorlar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
205. Baksana, eğer onları yıllarca refah içinde yaşatsak da, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
206. Sonra tehdit edildikleri azap başlarına gelse; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
207. Vaktiyle refah içinde geçirdikleri hayat kendilerine hiçbir fayda sağlamaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
208. Yok ettiğimiz her ülkeye mutlaka uyarıcılar gönderdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
209. Amaç başlarına gelecekleri kendilerine önceden haber vermektir. Biz zalim değiliz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
210. Kur’an, şeytanlar tarafından indirilmiş değildir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
211. Bu onların sıfatları ile bağdaşmaz. Zaten onlar bunu yapamazlar da. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
212. Çünkü onların vahyi işitmeleri engellenmiştir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
213. Sakın Allah’ın yanısıra başka bir ilaha yalvarma; yoksa azaba çarpılanlardan olursun. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
214. Öncelikle en yakın akrabalarını uyar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
215. Sana uyan mü’minlere karşı alçak gönüllülük kanatlarını indir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
216. Eğer hemşehrilerin sana karşı gelirlerse onlara «Ben sizin yaptıklarınızdan uzağım» de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
217. Üstün iradeli ve merhametli olan Allah’a dayan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
218. O seni namaza durduğunda görür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
219. Secde edenler ile birlikte eğilip dikildiğini de görür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
220. Hiç kuşkusuz O, herşeyi işitir ve herşeyi görür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
221. Size haber vereyim mi kimlerin üzerine şeytanların iniverdiğini? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
222. Onlar ne kadar aşırı yalancı ve günah düşkünü varsa onlara inerler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
223. Onlar, çoğunluğu yalancı olan şeytanların söylediklerine kulak verirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
224. Şairlere gelince ancak amaçsız, havai insanlar onların peşinden gider. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
225. Görmüyormusun ki, onlar her vadiye dalarlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
226. Ve yapmadıklarını söylerler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
227. Yalnız iman edip iyi ameller işleyenler, sık sık Allah’ı ananlar ve zulme uğradıklarında zalimlere karşı koyanlar böyle değildirler. Zalimler ne acı bir akıbetle yüzyüze geleceklerini yakında anlayacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster